AVRUPA Birliği tarafından desteklenen MODAP (Mobility, Data Mining and Privacy) projesi kapsamında Sabancı Üniversitesi tarafından düzenlenen ‘Mahremiyet: Başlangıç mı Son mu’ başlıklı konferansta anlatılanlar, internet dünyasında yaşanan büyük kaosu seriyordu gözler önüne.
Söz gelişi, ABD hükümeti, Obama’nın öncülüğünde ve Dışişleri Bakanı Clinton’ın ofisinin hemen yanıbaşında, Arap ülkelerinde internet aracılığıyla yaşanan devrimleri desteklemek için bir büro kurmuştu Washington’da. Büronun amacı, muhtelif ülkelerde uygulanan internet yasaklarını delmekti. Ancak, bunun başka amaçlar için de kullanılabilmesi mümkündü elbette.
Yeni bir kölelik düzeni
Öte yandan herkesin özel hayatına bu kadar düşkün olduğu bir dönemde, özel hayatını Facebook, Google, MySpace, Twitter gibi ‘sosyal ağ’larda bütün dünyaya sereserpe sergilemesi bir başka çelişkiydi. Bunun için “İnternette anarşi safhasındayız” diyordu Faruk Eczacıbaşı. Avrupa Komisyonu’ndan Paul Hearn, internete düşen verilerin istismarının nasıl engellenebileceğini sorguluyor ve kişisel bilgilerin mahrem kalmasının önemini vurguluyordu. Hollanda Tilburg Üniversitesi’nden Prof. Kees Stuurman ise apaçık, yeni bir kölelik düzeninde yaşadığımızı söylüyordu ve ekliyordu: “Yasal düzenleme gerekli ama nasıl yapacağımızı bilmiyoruz.”
Meraklı gözler izliyor
İsrailli hukukçu Ömer Tene ise ‘mahremiyet’ konusunda kimin karar vereceğini sorguluyordu. İnsanın doğum tarihinin veya mezun olduğu okulun mahrem olup olmadığı neye göre belirlenecekti? “İnternete bağlandığınız zaman” diyordu Ömer Tene, “pek çok meraklı göz sizi izlemeye başlıyor. Google, arama motorlarında yaptığınız her türlü araştırmayı kaydediyor ve bu son derece endişe verici. Bunun bütün sorumluluğunu internete giren kişiye de yükleyemeyiz üstelik.”
Interpol: Ortak yasa gerekli
INTERPOL adına konferansa, Fransız Interpol’ünde görevli Caroline Goemans-Dorny katıldı. Dorny, sadece ekonomilerin değil, suçların da globalleştiğini belirterek, Interpol’ün bu yeni duruma ayak uydurabilmek için yeni bir örgütlenme modeli geliştirmeye çalıştığını söyledi. Bunun için yapılması gerekenin bütün ülkelerin üzerinde birleşebileceği uluslararası bir yasa olduğunu hatırlatan Caroline Goemans-Dorny, her ülkenin farklı bir internet kültürüne sahip olmasının bu durum zorlaştırdığını da vurguladı.
hürriyet
Söz gelişi, ABD hükümeti, Obama’nın öncülüğünde ve Dışişleri Bakanı Clinton’ın ofisinin hemen yanıbaşında, Arap ülkelerinde internet aracılığıyla yaşanan devrimleri desteklemek için bir büro kurmuştu Washington’da. Büronun amacı, muhtelif ülkelerde uygulanan internet yasaklarını delmekti. Ancak, bunun başka amaçlar için de kullanılabilmesi mümkündü elbette.
Yeni bir kölelik düzeni
Öte yandan herkesin özel hayatına bu kadar düşkün olduğu bir dönemde, özel hayatını Facebook, Google, MySpace, Twitter gibi ‘sosyal ağ’larda bütün dünyaya sereserpe sergilemesi bir başka çelişkiydi. Bunun için “İnternette anarşi safhasındayız” diyordu Faruk Eczacıbaşı. Avrupa Komisyonu’ndan Paul Hearn, internete düşen verilerin istismarının nasıl engellenebileceğini sorguluyor ve kişisel bilgilerin mahrem kalmasının önemini vurguluyordu. Hollanda Tilburg Üniversitesi’nden Prof. Kees Stuurman ise apaçık, yeni bir kölelik düzeninde yaşadığımızı söylüyordu ve ekliyordu: “Yasal düzenleme gerekli ama nasıl yapacağımızı bilmiyoruz.”
Meraklı gözler izliyor
İsrailli hukukçu Ömer Tene ise ‘mahremiyet’ konusunda kimin karar vereceğini sorguluyordu. İnsanın doğum tarihinin veya mezun olduğu okulun mahrem olup olmadığı neye göre belirlenecekti? “İnternete bağlandığınız zaman” diyordu Ömer Tene, “pek çok meraklı göz sizi izlemeye başlıyor. Google, arama motorlarında yaptığınız her türlü araştırmayı kaydediyor ve bu son derece endişe verici. Bunun bütün sorumluluğunu internete giren kişiye de yükleyemeyiz üstelik.”
Interpol: Ortak yasa gerekli
INTERPOL adına konferansa, Fransız Interpol’ünde görevli Caroline Goemans-Dorny katıldı. Dorny, sadece ekonomilerin değil, suçların da globalleştiğini belirterek, Interpol’ün bu yeni duruma ayak uydurabilmek için yeni bir örgütlenme modeli geliştirmeye çalıştığını söyledi. Bunun için yapılması gerekenin bütün ülkelerin üzerinde birleşebileceği uluslararası bir yasa olduğunu hatırlatan Caroline Goemans-Dorny, her ülkenin farklı bir internet kültürüne sahip olmasının bu durum zorlaştırdığını da vurguladı.
hürriyet
Hiç yorum yok :
Write yorumNe düşündüğünüzü bize söyleyin ... !