Dünya

Dünya
Pentagon etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Pentagon etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

5/11/2012

amerikan askeri okulunda islama karşı topyekün savaş skandalı

ABD'nin en üst rütbeli askeri, Amerika'nın en yetkin askeri okulundaki İslam karşıtı dersi kınayarak "reddedilmesi gereken" bir olay olarak niteledi.

İlk olarak aylık Wired dergisinde ortaya çıkarılan bu ders haberi, Genelkurmay Başkanı General Martin Dempsey'i kızdırmış olmalı.

Joint Forces Staff College adlı askeri okulda verilen derste subaylara ılımlı İslam diye bir şeyin sözkonusu olmadığı ve subayların bu dini düşman olarak görmeleri gerektiği öğretiliyordu.

Derste Müslümanlara karşı 'topyekün savaş' düşüncesi işleniyor, kutsal Mekke ve Medine kentlerine nükleer saldırı ile sivil halkın yeryüzünden kazınması önerileri getiriliyordu.

Pentagon, internet sitelerindeki kurs materyallerinin gerçek olduğunu doğruladı.

Bunlar, öğretilecek konuların sınırlarını zorlayan hasta ruhlu bir akademik alıştırma niyetiyle anlatılan şeyler değil, bu dersi veren askerin gerçek düşünceleriydi.

Bu nedenle General Dempsey, diğer askeri okullarda din hakkında öğretilen konulara dair kapsamlı bir soruşturma emri verdi.

Kıdemli subaylara yönelik sözkonusu ders, seçmeli olarak Virgina'nın Norfolk bölgesindeki bu askeri okulda bir yıl boyunca okutuldu.

General Dempsey bu dersi "din özgürlüğü ve kültürel farkındalık konusundaki hoşgörü değerlerine aykırı" olarak niteledi ve "reddedilmesi gereken ve akademik olarak sorumsuz" bir uygulama olduğunu söyledi.

Dersin içeriğinin ortaya çıkması ise bir öğrencinin şikayeti üzerine gerçekleşti.

Bu dersin nasıl onaylandığı ve müfredatın bir parçası haline geldiğini anlamak için bir soruşturma başlatıldı.

Bunun üzerine bir yarbay ders öğretmenliğinden alındı fakat şimdilik görevde kalmaya devam ediyor.

Pentagon bu ay sonunda bu konuyla ilgili kapmsamlı bir rapor bekliyor.

Fakat asıl şaşırtıcı olan şey, bu derse katılmış o kadar askerin bir tuhaflık olduğunu düşünüp de kimseye haber vermemiş olması.bbc türkçe

8/29/2011

10 yıl sonra 11 eylül saldırıları ile ilgili birbirinden ilginç beş yeni komplo teorisi

11 Eylül saldırılarının üzerinden 10 yıl geçti, ama saldırıların kaynağına dair tartışmalar bitmedi.

Bu süre içinde dile getirilen komplo teorilerini boşa çıkarmak için çok sayıda resmi soruşturma yapıldı, raporlar açıklandı.
Ama ne zaman bir teori yalanlansa, gözler bir başka "yanıtlanamayan soru"ya çevrildi.

İşte internette dolaşan komplo teorilerinden birkaçı ve yetkililerin verdiği yanıtlar:
1. Kaçırılan uçaklar niye durdurulamadı?
Soru: Dünyanın en güçlü hava kuvvetleri, kaçırılan dört uçaktan hiçbirini neden durduramadı ya da düşüremedi?

Komplo teorisyenleri: ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney uçaklara dokunmamaları için orduya talimat verdi.

Resmi raporlar: Benzeri görülmedik bir şekilde birden fazla uçak kaçırılmıştı; uçaklarda kavgalar çıkmıştı ve uçağın tam yerini bildiren radyo vericileri kapatılmış ya da değiştirilmişti.

Ayrıca o gün Amerikan hava kuvvetleri merkezinde olağan bir tatbikat yapılıyordu.

Sivil hava trafik denetimi ile ordu arasında iletişim bozukluğu ve karmaşa vardı.

Ordunun teçhizatı eskiydi; hala Soğuk Savaş döneminde olduğu gibi okyanustan gelecek tehditleri belirlemeye programlanmıştı.
2. İkiz Kuleler'in Çökmesi
İkiz Kuleler'den geriye kalan boşluk

Soru: İkiz Kuleler neden bu kadar çabuk (yani birkaç katta çıkan yangın 1-2 saattir sürüyorken) ve kendi içine doğru çöktü?

Komplo teorisyenleri: İkiz Kuleler kontrollü patlamalarla yıkıldı. Binaların yaklaşık 10 saniyede yıkılması, yangınların nisbeten kısa sürmesi (2. kulede 56 dakika, 1. kulede 102 dakika), çöküşten kısa süre önce patlamalar duyanların olması, çöküşün başladığı katlardan çok altlardaki bazı pencerelerde şiddetli enkaz püskürmeleri görülmesi buna işaret ediyor.

Resmi raporlar: Ulusal Standartlar ve Teknoloji Enstitüsü'nün yaptığı kapsamlı araştırmada, uçakların binadaki ana kolonları yıktığı ve yangın kontrol aygıtlarını devreden çıkardığı belirlendi.

Yaklaşık 10 bin ton uçak yakıtı, pekçok kata yayıldı ve farklı noktalarda şiddetli yangınlar çıktı. Bin dereceye varan sıcaklıklar yüzünden katlar çöktü, çeper kolonlar büküldü; "patlama" sesleri de bundan kaynaklandı.

Çöken katların muazzam yükü, kolonların taşıyabileceğinin çok üzerindeydi. Üst katlar çökerken enkaz parçaları aşağıdaki pencerelerden fırladı.

Kontrollü patlama olsaydı önce alt katlar çökerdi, üsttekiler değil.

Ayrıca kulelerin enkazında karış karış yapılan aramalara rağmen patlayıcı maddeye veya kontrollü patlamadan önce muhakkak yapıldığı gibi kolon ya da duvarların kesildiğine dair bulguya rastlanmadı.
3. Pentagon Saldırısı
11 Eylül sabahı Pentagon
Soru: Amatör bir pilot, ticari bir uçağı çok zor bir manevrayla dünyanın en güçlü ordusunun komuta merkezine nasıl çarpabilir? Üstelik bunu olası bir uçak kaçırma uyarısından 78 dakika sonra nasıl yapabilir?

Komplo teorisyenleri: Binaya ticari Boeing 757 çarpmadı; bir füze, küçük bir uçak ya da insansız uçak çarptı.

Ancak American Havayolları'nın 77 sefer sayılı uçağının binaya çarptığına dair kanıtlar arttıktan sonra, komplocular binaya yaklaşırkenki manevranın güçlüğüne yoğunlaşmaya başladı. Uçağı el Kaidecilerin değil de Pentagon'un yönettiği öne sürüldü.

Resmi raporlar: Olay yerinde uçağın kalıntıları ve kara kutuları bulundu; bunlar FBI'ın resmi kayıtlarına yansıdı.

Pentagon'dan gelen ilk görüntüler fazla enkaz göstermese de, sonradan uçağın enkazını ve (kırık lambalar gibi) binaya uçuş güzergahını gösteren pek çok video ve fotoğraf yayınlandı.

Yolcu ve mürettebatın cesetleri bulundu; DNA testleriyle kimlikleri ortaya kondu. Ayrıca uçağın Pentagon'a çarptığını gören görgü tanıkları da var.
4. Dördüncü Uçak: United Havayolları'nın 93 sefer sayılı uçağı
United uçapının enkazı
Soru: Pensilvanya'nın Shanksville bölgesindeki enkaz alanı neden o kadar küçüktü ve uçağın parçaları görülmedi?

Komplo teorisyenleri: Uçağı füzeyle vurdular; havada infilak ettiği için de enkazı geniş bir alana yayıldı.

Resmi raporlar: Uçağın enkazını gösteren çok sayıda fotoğraf var. Yolcuların isyan ettiğini ve korsanların da uçağı kasten yere çaktığını kanıtlayan kokpit ses kayıtları da bulundu.

Uçağın kalıntılarının geniş bir alana yayıldığı teorileri doğru çıkmadı. Rüzgar, enkazın kağıt ve kumaş gibi hafif parçalarını yaklaşık 2 kilometre çapında bir alana yaymıştı.

Ordu da jetlerine, ticari uçağı vurma emri vermemişti.
5. Dünya Ticaret Merkezi'nde 7 numaralı binanın yıkılması
Dünya Ticaret Merkezi'nde 7 numaralı bina
Soru: Bugüne dek hiçbir çelik kafesli gökdelen yangın yüzünden yıkılmamışken, uçağın çarpmadığı bir bina nasıl bu kadar çabuk ve simetrik bir şekilde yıkılabilir?

Komplo teorisyenleri: Acil durumlar, CIA ve istihbarat servislerinin bulunduğu 7 numaralı bina, patlayıcı ve yanıcı maddeler kullanılarak kontrollü bir şekilde yıkıldı.

Dikkatler önce binanın sahibi Larry Silverstein'ın bir TV söyleşisinde sarf ettiği "Çekin" sözleri üzerinde yoğunlaştı. Ancak Silverstein, itfaiyecileri geri çekmekten söz ediyordu. (Bina yıkma uzmanlarının da "pimi çekmek" manasında "çekin" gibi bir meslek argosu kullanmadığı belirtiliyor.)

Şimdi daha çok 2,25 saniyede serbest düşüşe geçen binanın çöküş hızı üzerinde duruluyor. Bu kadar hızlı ve simetrik bir çöküşe ancak patlayıcıların yol açabileceği söyleniyor.

Resmi söyleme güvenmeyen bazı bilim adamları, olay yerinden aldıkları dört ayrı toz örneğini incelediklerini ve ısıtıldığında şiddetli patlamaya yol açan alaşımlar bulduklarını öne sürüyor.

Bu çevreler yalnızca 7 numaralı binada değil İkiz Kuleler'in içinde de tonlarca alüminyum-demir oksit karışımının ve başka patlayıcıların bulunduğunu savunuyor.

Resmi raporlar: Ulusal Standartlar ve Teknoloji Enstitüsü'nün üç yıllık soruşturması, binanın yanıbaşındaki Kuzey Kulesi'nin çöküşüyle başlayıp denetim altına alınamayan ve yedi saat süren yangınlar yüzünden çöktüğü sonucuna vardı.

Yangın söndürücü fıskiyelere su veren ana su borusu tahrip olmuştu.

Patlayıcı madde izine asla rastlanmadı ve kontrollü patlama sırasında duyulması gereken güçlü infilak sesleri de duyulmadı.

Tozda bulunduğu söylenen şiddetli patlamaya yol açan alaşımlar ise astar boyadan ibaret. Dünya Ticaret Merkezi'nde 1,2 milyon ton inşaat malzemesinin tuzla buz olduğu tahmin ediliyor.

12/02/2010

amerikanın yeni silahı mikrocipli bombaatar betonu deliyor


Taliban’ın yeni kâbusu
ABD Savunma Bakanlığı Pentagon, XM25 adlı dünyanın ilk programlanabilir, akıllı bombaatar silahının prototiplerini tanıttı. Omuzdan ateşlenen silahın mermilerindeki mikroçipe hedef kod olarak giriliyor.

Betonu deliyor

Bu sayede düşman duvar veya başka bir şeyin ardına saklansa bile hedef olmaktan kurtulamıyor. Hedefi bulana kadar yoluna devam eden mermi temas ettikten sonra patlayarak düşmanı yok ediyor.

4/17/2010

Öcalan ile açılımı görüştü


Karayılan'dan bomba iddialar Bir hükümet yetkilisinin Öcalan ile açılımı görüştüğünü iddia etti.

Öcalan ile açılım

Terör örgütünün şu an tepesinde yer alan Murat Karayılan bugüne kadar bilinmeyen üç iddiayı dile getirdi. ABD askerlerini vurduklarını, kendisine yapılan suikast girişimini ve en önemlisi bir hükümet yetkilisinin Öcalan ile açılımı görüştüğünü ileri sürüyor.

Kandil'de yuvalanan teröristlerin en büyük korkusu hava saldırısı. 



Bu nedenle telsiz kullanmıyorlar.. Her an saldırı olacakmış gibi eller tetikte.. Hatta Karayılan kendisine yönelik suikast hazırlığından bahsetti.
Habertürk yazarı Amberin Zaman Kandil'de Karayılan ile görüştü.. Amberin Zaman röportajın ikinci bölümünde Karayılan'ın suikast iddiasını anlattı:


ABD askerlerini vurdu

Geçen Şubat ayında adını vermediği bir hükümet yetkilisi Öcalan ile görüşmüş. Yazarın ısrarla 'kim?' sorularına Karayılan, "Söylemek zorunda değilim" diye cevap veriyor. Basına yansıyan haberlerde aynı tarihlerde Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü'nden bazı yetkililer Öcalan'la hücresiyle ilgili incelemelerde bulunmuşlardı.


Ama Karayılan'a göre söz konusu "Devlet temsilcisi", Öcalan'ın açılıma ilişkin hükümete sunduğu "yol haritası" çerçevesinde "müzakere edilebilecek tartışmaların başlayabileceğini" ifade etmiş ama gerisi gelmemiş.


KANDİL'E HAVADAN GİZEMLİ KUTU

"Bu bağlamda geçen yılın başında 'insansız uçak' Heron'dan fırlatıldığını iddia ettiği muammalı bir kutuya değiniyor. Tepesinde ufak bir paraşütü olduğunu söylediği cihazda Karayılan'ın sesi kayıtlıymış. Karayılan cihazın 5 kilometre çevresindeki bölgede bulunduğu takdirde sesini tanıyıp bir yerlere uyarı sinyali gönderiyormuş. Bugüne kadar bu tipte sadece bir cihaz ele geçirmişler. "Labaratuvarımızda incelettik" diyor Karayılan.


İRANLILAR DA KARAYILAN'IN PEŞİNDE

Beri yandan çevresindeki militanlar gizlice çekim yapmaya gelen üç İranlı'dan bahsediyor. Yani İran'ın da Karayılan'ın peşinde olduğunu ima ediyorlar."


ABD ASKERİNİ VURDUK

Karayılan'ın bugüne kadar hiç bilinmeyen bir iddiayı da dile getirdi. Karayılan 2004 yılında Kandil'e izinsiz giren ABD askerlerini vurduğunu iddia etti. Karayılan, "Bizim Amerikalılarla hiç işimiz olmadı. Ancak birkaç yıl önce gelmişlerdi. 2004 yılıydı, izinsiz girdiler. Arkadaşlar taradı. Bir kişi vuruldu." dedi.Amberin Zaman bu iddiayı ABD büyükelçiliğine sordu.. Onlar da konuyu Pentagon'a havale etmiş.. Ancak Pentagon iddialara cevap vermemiş..


PKK NE İSTİYOR?

Terör örgütü ne istiyor? Karayılan'ın söyledikleri inanılır gibi değil. Amberin Zaman Karayılan'ın konuyla ilgili ne söylediğini işte bu sözlerle dile getiriyor:"Karayılan'a göre ne bağımsızlık ne de federasyon. "Biz Türkiye sınırları içerisinde demokratik ülkede yaşamak istiyoruz" diyor. Anayasa'ya Kürt sözcügünü de koymaya gerek yokmuş. Anayasa'nın 66. maddesindeki "Vatandaşlıkla Türkiye'ye bağlı herkes Türk'tür" ibaresi yerine "Herkes Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıdır" denilse bu Kürtleri tatmin edebilirmiş.