Dünya

Dünya
yaşam etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
yaşam etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

12/15/2011

ilk defa yürürken kaydedilen akciğerli afrika balığı'nın video görüntüleri



Bilimadamları Afrikalı akciğerli balığı yürürken görüntüledi.

Çekilen videoda bu balık, iki uzun arka yüzgecini akvaryumun tabanında arka ayak gibi kullanırken görülüyor.

Balığın hareketleri, yaşamın sulardan karaya nasıl geçtiğine ve evrim sürecine ışık tutabilir.

9/16/2011

iki güneşli ve satürn büyüklüğünde yeni bir gezegen keşfedildi

Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi NASA'nın dünyaya benzeyen gezegenler bulmak için Samanyolu'nu tarayan Kepler teleskopu ile bulunan yeni gezegen, türünün bilinen ilk örneği.
Kepler 16b adı verilen gezegen Satürn ile aynı büyüklükte.

Kepler 16b, çifte gün batımıyla Yıldız Savaşları filmindeki Tatooine gezegenini andırsa da, bilim adamları filmin kahramanı Luke Skywalker'ın da, başka kimsenin de bu gezegende yaşamasının mümkün olmadığını söylüyorlar.

Zira bu gezegen tıpkı Satürn gibi soğuk bir gaz kütlesinden oluşuyor.

İki güneşin ısısı da düşük olduğu için gezegende yaşam olmayacağı düşünülüyor.

Yeni gezegen dünyadan yaklaşık 200 ışık yılı uzakta.
Muhteşem

Kepler 16b'nin iki güneşi, dünyanın güneşinden yüzde 69 ve yüzde 20 daha küçük, bu nedenle de gezegenin ısısı -73 ile -101 santigrat derece arasında.

Gezegen iki güneşin etrafındaki yörüngesini 229 günde dolaşıyor.

Güneşlere olan mesafesi de yaklaşık olarak dünyanın Venüs'e olan uzaklığı kadar, yani 104 milyon km.

Washington yakınlarındaki Carnegie Bilim Enstitüsü'nden Alan Boss, Kepler teleskobunun bu son keşfini muhteşem olarak niteliyor.

Teleskop, yıldız ile arasından bir gezegen geçerken, yıldızın ışığında meydana gelen azalmaya göre ölçüm yapıyor.

Bu şekilde yeni gezegen hakkında çok kesin veriler elde edilebildiği bildiriliyor.

6/26/2011

yaşasaydı 1 temmuzda elli yaşına girecek olan prenses diana için hayranları facebook sayfası oluşturdu

Diana yaşıyor olsaydı 1 Temmuz'da 50 yaşını dolduracaktı. Peki, o zaman da milyonların sevgilisi olmaya devam edecek miydi?
Görkemli bir düğünle İngiltere veliahtı Prens Charles ile evlenen Prenses Diana evliliği boyunca medyanın en çok ilgi gösterdiği isimlerden biriydi. Diana'nın rüya evliliği masallardaki gibi bitmedi. Diana, eşinin daimi gizli aşkına tahammül edemedi ve Buckingham Sarayı’nın duvarları ardında yaşananları bir gazeteciye anlattı. ‘Diana’nın Gerçek Öyküsü’ adlı kitapsa evliliğinin sonunun başlangıcı oldu.

Medyanın Diana'ya ilgisi Prens Charles'tan ayrıldıktan sonra da sona ermedi. Diana'nın sevgilisi Dodi El Fayed ile birlikte, Paris’te 31 Ağustos 1997’de geçirdiği trafik kazasında yaşama veda etmesinden de birçok kişi hala medyayı sorumlu tutuyor. Zira çift paparazzilerden kaçmak için otomobille aşırı hız ve ardından da kaza yapmışlardı.

50'nci yaşgünü için Facebook sayfası

Hayranları Diana'nın 50'nci yaşgünü için bir Facebook sayfası hazırladı. Tüm bunlar yaşanmasaydı, Diana şu anda nerede olurdu, neler yapardı? Diana'nın hayranları bugün bile bu gibi soruların yanıtını merak ediyor.

Magazin sitesi high50.com'da da Diana'nın 50'nci yaşgünüyle ilgili birçok yorum yer alıyor. Bu yorumlardan biri psikoterapist Oliver James'a ait. James "Hayatta olsaydı dünyaya farklı bir kadın imajının mümkün olduğunu gösterirdi: 50 yaşında ama hala çekici" açıklamasını yapıyor. Moda tasarımcısı Bruce Oldfield ise "50'nci yaşgününden ve yaşlanmaktan korkacağını hiç zannetmiyorum. Bence 50 yaşına girmiş olmasını eğlenceli bulurdu" diyor.



© Deutsche Welle Türkçe

DW/dpa, BE

6/24/2011

amerika'da ruh temizleme seansların'da üç kişinin ölümünden sorumlu oldu

ABD’li kişisel gelişim gurusu James Ray, iki yıl önce düzenlediği bir ‘Ruh temizleme’ seansı sırasında üç kişinin ölümünden suçlu bulundu.
Arizona eyaletinin Phoenix kentindeki rehabilitasyon merkezinde 50 kişinin katıldığı seanstan sonra 18 katılımcı solunum şikayetiyle hastaneye kaldırılmış, seansta bayılan üç kişi hastanede yaşamını yitirmişti. Aylardır süren davanın karar duruşmasında Ray’in avukatları olayın ‘trajik bir kaza’ olduğunu ileri sürdü. Dikkatsizlik nedeniyle ölüme sebebiyet vermekten suçlu bulunan Ray’in en az 12 yıl hapis yatması bekleniyor.
hürriyet

6/06/2011

rus ve japon astronotlar uzayda domates salatalık yetiştirecek ancak yemek yasak

Uluslararası Uzay İstasyonu'na bir sonraki seferde gidecek Rus ve Japon astronotlar, altı ay sürecek kalışları sırasında uzayda domates ve salatalık yetiştirecek, ancak yetkililer bunları yemelerine izin vermedi.

UUİ'ye gidecek bir sonraki ekipte yer alan Japon uçuş mühendisi Satoşi Furukava, Rus Interfax ajansına yaptığı açıklamada, istasyondaki Japon modülünde salatalık yetiştirme deneyi yapmayı planladıklarını belirterek, "Bunları yemeyi istiyorduk, ama izin verilmedi" dedi.

Yer kontrol yetkililerinin kendilerine önceden hazırlanmış dondurulmuş ve kurutulmuş gıdalar tüketmeleri konusundaki sıkı kurallarda değişiklik yapılmasına izin vermeleri yönünde daha iyimser olan ekip komutanı Rus kozmonot Sergey Volkov da "Biz de Rus modülünde domates yetiştireceğiz, ama bize de bunları yememize izin verilmedi" diye konuştu.

UUİ'deki sebze yetiştirme deneylerinde, yer çekimsiz ortamın dünya yaşamını nasıl etkilediği test edilecek.

İstasyonda daha önce yapılan deneyde, sineklerin yer çekimsiz ortamda normal şekilde üredikleri, ancak Dünya'ya dönünce uçmayı öğrendikleri görülmüştü.
trt türk

6/03/2011

yerin 3,5 kilometre altında yaşayabilen yeni bir canlı türü bilim dünyasını şaşırttı

Amerikalı bilimadamları, Güney Afrika’daki altın madenlerinde buldukları yeni bir tür kurtçuğun, Dünya’da en derinde yaşayan kara hayvanı olduğunu açıkladılar.


ABD’nin prestijli Princeton Üniversitesi liderliğindeki bir uluslararası ekip, "Halicephalobus mephisto" adı verilen yeni tür kurtçukların, yüzeyden 3,5 km aşağıda bulunduğunu belirtti.
Keşiften önce sadece tek hücreli bakterilerin bu kadar derinde yaşayabileceğini düşünen bilimadamları, bakteriyle beslenen, 700 metre ile 3,5 km arasındaki çeşitli derinliklerde bulunan bu kancalı kurdun sadece 0,5 mm boyunda olduğunu ve yüzeyden bu kadar aşağıda çatlaklar arasından sızan 48 santigrat derecelik suda yaşadığını kaydettiler.

Bulgularını Nature dergisinde yayınlayan araştırmacılar, keşiflerinin dünya dışı yaşam arayışları ve astrobiyoloji için de önemli yansımaları olacağını belirterek, özellikle Mars’ta eskiden yaşam varsa, şimdi Kızıl Gezegen’in iyice derinlerinin incelenmesi gerektiğini kaydettiler.

Amerikalı bilimadamları, Mars’taki yaşam evrilmesinin yeraltında devam ediyor olabileceğinin altını çizdiler.
mynet