dahi tasarımcıdan türk tasarımcılara mızmızlanmayın yaratın yeter
Louis Vuitton, Apple ve Swatch’a korsan ürünler tasarlayarak ünlenen Ora İto, Stepevi için olmayan halılar yapdı. İto, “Asla ‘Türk’üm, senin şansın bende yok’ diye mızmızlanmayın. İnternet hepimizi eşitliyor. Yaratın yeter” dedi.
TASARIM oklundan 19 yaşında atıldıktan sonra kendini Japon isimli bir Fransız’a dönüştürdü. Markaların peşinde koşturmak yerine, Louis Vuitton, Apple, Levi’s ve Swatch’a korsan ürünler tasarlayarak dev markaların dikkatini çekti. Bugün dünyanın en dahi tasarımcıları arasında gösterilen ve Stepevi için halı atıklarından halı tasarlayan Ora İto “Kimse oturduğu yerde mızmızlanmasın. Türk tasarımcılara sesleniyorum. İnternet hepimizi eşitliyor. Yeterki işe yarar tasarımlarınız olsun” dedi.
Çeneni kapat ve tasarla
“Artık Türk, Fransız, İngiliz tasarımcı diye bir şey yok” diyen 32 yaşındaki Ora İto şöyle devam etti: “Ben Fransa’dan dünyanın her yerine tasarım yapıyorum. Bana gelip ‘Senin şansına biz sahip değiliz. Avrupa’nın göbeğindesin’ diyorlar. Onlara hemen çenelerini kapamalarını söylüyorum. İnternetiniz var. Yapın dünyanın en güzel tasarımlarını bütün dünya sizin olsun. Kimse nereli olduğuna, kim olduğuna bakmaz. Elindeki mal iyiyse, markalar satabileceklerini düşünürlerse alırlar. Kimse boşuna mızmızlanmasın, ağlamasın. Global bir dünyadayız.”
TASARIM oklundan 19 yaşında atıldıktan sonra kendini Japon isimli bir Fransız’a dönüştürdü. Markaların peşinde koşturmak yerine, Louis Vuitton, Apple, Levi’s ve Swatch’a korsan ürünler tasarlayarak dev markaların dikkatini çekti. Bugün dünyanın en dahi tasarımcıları arasında gösterilen ve Stepevi için halı atıklarından halı tasarlayan Ora İto “Kimse oturduğu yerde mızmızlanmasın. Türk tasarımcılara sesleniyorum. İnternet hepimizi eşitliyor. Yeterki işe yarar tasarımlarınız olsun” dedi.
Çeneni kapat ve tasarla
“Artık Türk, Fransız, İngiliz tasarımcı diye bir şey yok” diyen 32 yaşındaki Ora İto şöyle devam etti: “Ben Fransa’dan dünyanın her yerine tasarım yapıyorum. Bana gelip ‘Senin şansına biz sahip değiliz. Avrupa’nın göbeğindesin’ diyorlar. Onlara hemen çenelerini kapamalarını söylüyorum. İnternetiniz var. Yapın dünyanın en güzel tasarımlarını bütün dünya sizin olsun. Kimse nereli olduğuna, kim olduğuna bakmaz. Elindeki mal iyiyse, markalar satabileceklerini düşünürlerse alırlar. Kimse boşuna mızmızlanmasın, ağlamasın. Global bir dünyadayız.”