Dünya

Dünya
kaza yeri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kaza yeri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

6/26/2011

amerikalı istihbaratçı rusyada düşen uçağında ispartada düşen uçağında arkasında mossad var

Eski istihbaratçı Wayne Matson, Rusya'daki uçak kazasına dikkat çekti: "İçinde İran'a çalışan 5 nükleercinin olduğu uçak önce havada patladı, sonra düştü."
"Türkiye'de 2007'de, içinde Türk fizikçilerin de olduğu uçak önce havada patlayıp düşmüştü. Tüm bu kazaların ardında İsrail gizli servisi MOSSAD var."
SADECE KAZA MI?
Son yıllarda yaşanan ve kurbanları arasında Türk nükleer bilim insanlarının da yer aldığı bir dizi suikast ve 'kaza" olayının ardında İsrail gizli servisi Mossad'ın bulunduğua ilişkin bir iddia ortaya atıldı. Rusya'da 20 Haziran'da meydana gelen uçak kazasında 45 kişi ölmüştü.

Ölenler arasında İran'daki Buşehr nükleer reaktörünün inşaasında çalışan ve İsrail'in şiddetle karşı çıktığı İran'ın nükleer programına önemli katkılarda bulunan "beş nükleer bilimci ve mühendis" yer alıyordu. Kazada hayatını kaybeden nükleer bilimciler Hindistan, Çin ve Bulgaristan'da da bazı nükleer projelerde çalışmışlardı. Şimdi serbest gazetecilik yapan Amerikalı eski istihbarat görevlisi Wayne Madsen, Rusya'daki son "kaza" dahil son yıllarda yaşanan bir dizi olayı Mossad ile ilişkilendirdi. Madsen, Rusya'daki uçak kazasındaki komplo iddialarını dile getirirken "Mosad mı?" diye sordu ve Tupelov 134 tipi uçağın yere çakılmadan önce alev aldığına ilişkin iddiaları hatırlattı. Wayne Madsen, İranlı nükleer bilimci Mecid Şaşhiari'nin geçen Kasım'da motorsikletinin patlaması sonucu ölmesine, bir başka nükleer uzman Feridun Abbasi'nin yine Tahran'da benzer biçimde ağır yaralanmasına işaret etti. Madsen, İran'ın Meşhed kentinde iki yıl önce yaşanan bir başka uçak kazasında nükleer bilimcilerin ölmesi ile bir diğer nükleer uzman olan Ardeşir Hasanpur'un 2007'de İsfahan'da zehirlenerek öldürülmesine işaret etti.

PARÇALARA AYRILDI
Madsen, 30 Kasım 2007 günü İstanbul'dan Isparta'ya giden uçağın da inişten önce havada parçalara ayrıldığını ifade ederek, iyi hava koşullarında uçağın bu şekilde parçalanmasını sorguladı. Aynı uçakta, önde gelen nükleer bilimci Engin Arık ile Araştırma Görevlisi Özgen Berkol Doğan, Yüksek Lisans Öğrencisi Engin Abat ile Doğuş Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Fizik Birimi Başkanı Prof. Dr. Şenel Fatma Boydağ, Doç. Dr. İskender Hikmet ve Araştırma Görevlisi Mustafa Fidan'ın yer aldığına dikkat çekti. Madsen, uçağın ana parçalarının rahatça birbirinden ayrıldığını ve Vali Şemsettin Uzun'un "Böyle bir uçak kazası görmedim" dediğini aktardı. Madsen, kurtarma ekiplerinin uçağa sorunsuz girerek bazı çantaları rahatça aldıklarını öğrendiğini belirtti. Arık ve nükleer bilimciler Isparta'da bilimsel bir konferansa gidiyordu. Arık ayrıca, Türkiye'de çok önemli rezervleri bulunan toryum madeninin enerji sorununa temiz ve ekonomik bir çözüm olabileceği ve olması gerektiği yönündeki görüşleri ve çalışmalarıyla tanınıyordu.
mynet

6/05/2011

arabasıyla kaza yaptı kurtuldu yaya olarak karşıya geçerken araba çarptı

Ayşegül Peköz, Havsa yakınlarında önceki akşam aracıyla TEM üzerinde direksiyon hâkimiyetini kaybederek bariyerlere çarptı. Bu kazayı yarasız atlatan Peköz, otoyolu geçerken, başka bir aracın altında kaldı. Aracı kullanan, kalp damar cerrahı Prof. Suat Canbaz ilk müdahaleyi yaptı, ama bu Peköz’ü kurtarmaya yetmedi.
EDİRNE’nin Havsa İlçesi’nde, 1 çocuk annesi Ayşegül Peköz, önceki akşam, TEM Havsa çıkışında 34 GP 2202 plakalı otomobilin direksiyon kontrolünü yitirince bariyerlere çarptı. Peköz, bu kazayı yara almadan atlattı. Kaza sonrası ailesini cep telefonu ile arayarak yardım isteyen Peköz daha sonra da yürüyerek TEM’de karşı şeride geçmeye çalıştı.
Perşembe günü profesör olmuştu

Bu sırada kendisine, Trakya Üniversitesi Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Suat Canbaz, 34 YNS 10 plakalı otomobiliyle çarptı. Aracından inen Prof. Canbaz, Peköz’e ilk müdahaleyi yaptı, jandarma ve sağlık ekiplerine haber verdi. Ancak asıl mesleği hemşirelik olan ve bir süredir bir ilaç firmasında tıbbi mümessillik yapan Peköz, kaza yerinde can verdi. Şoka giren Prof. Canbaz, jandarmadaki ifadesinin ardından çıkarıldığı mahkemece tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Canbaz perşembe günü düzenlenen törenle doçentlikten profesörlüğe yükselmişti, önceki gün katıldığı akademik yıl mezuniyet töreninin ardından İstanbul’a dönüyordu.
hürriyet gündem

5/10/2011

prenses diananın ölümünün gerçek hikayesi belgesel olarak gösterilecek

Cannes Film Festivali'nde Prenses Diana'nın bir paparazzi tarafından çekilen ölüm anının yer aldığı bir belgesel gösterilecek olması tepki yarattı.

Prenses Diana'nın geçirdiği kazadan sonra bir paparazzi tarafından çekilen ölüm anı ilk kez bir belgeselle gün ışığına çıkacak.

90 dakikalık filmde Dodi ve Diana çiftinin kaza geçirdikleri Paris'teki tünelden çıkarılışları yakın plan siyah beyaz karelerle gösteriliyor.

Bu hafta Cannes'da gösterilecek olan 'Unlawful Killing'in arkasında Keith Allen ve Diana ile aynı kazada ölen Dodi Fayed'in babası Mohammed Fayed yer alıyor.


'Rahatsız edici' olarak tanımalanan bu karelerde Prenses'in saçları ve yüzünün bir bölümü net bir şekilde görülebiliyor.


Fayed ve Allen belgeseli 'çiftin ölümünün gerçek hikayesi' olarak tanımlıyor.

Diana'nın bu fotoğrafları dünyada daha önce gösterilse de İngiltere'de hiçbir şekilde yayınlanmamıştı, hatta kaza sonrası jüriye verilen resimler bile mozaiklenmişti.

"İngiliz avukatlar filmden 87 sahnenin çıkartılmasını istedi" diyen yapımcılar filmin kesilmemesi için filmin önce Fransa'da ardından ABD'de ve sonrasında İngiltere hariç her yerde gösterileceğini açıkladı.

12/27/2010

yazıcıoğlu kazasında şok iddialar helikopterde elt cihazı muamması

Daha önce "Helikopterde yoktu" denilen GPS cihazı kazada hayatını kaybeden gazeteci İsmail Güneş'in çektiği fotoğraflarda olduğu tespit edilmiş, ancak kazadan sonra enkazdan "gizli bir el tarafından" alındığı belirlenmişti. Şimdi ise bir başka skandal ortaya çıktı...

Helikopterin bulunduğu konumu belirlemeye yarayan ELT (Emergency Locater Transmıtter) cihazının sinyal vermemesi yüzünden kaza yerine ulaşılamadığı günlerce tartışılmıştı. Daha sonra "ELT anteni kırıldığı için uyduya sinyal gönderemedi" denildi. Ancak Toplumsal Hafıza'nın elde ettiği belgeler, bütün bu bilgilerin saptırma olduğunu ve helikopterde ELT cihazının aslında hiç bulunmadığını ortaya çıkarıyor...

O HELİKOPTERİN SON PİLOTU DA "ELT CİHAZI YOKTU" DEMİŞTİ

Muhsin Yazıcıoğlu ve 5 arkadaşının ölüme uçtuğu helikopter MED-AİR şirketinden kiralanmıştı. Helikopteri en çok kullan kişi olan MED-AİR pilotlarından Ali İbanoğlu kazadan kısa süre sonra Devletin Resmi Ajansına (AA) helikopterde yer tespitinin yapılmasını sağlayan ELT cihazının bulunmadığını söylemişti.

Anadolu Ajansından Murat Kaban'nın haberi aynen şöyleydi

" Esas Hava Taşımacılık Turizm ve Ticaret AŞ'ye ait Medair şirketinin kaptan pilotlarından İbanoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, helikopterin tam olarak nerede düştüğünü bilmediklerini, yerinin tespiti için ise ne kendilerinde ne de helikopterde sinyal gönderen bir cihaz bulunmadığını söyledi"

HELİKOPTERİ EN İYİ TANIYAN PİLOT

İbanoğlu'nun bu açıklamayı neden yapmıştı ve helikopterde ELT cihazı bulunmadığını nerden biliyordu? İlk etapta basit bir yanılgı gibi görünen olayın içinde korkunç gerçekler saklı.

Med-air şirketinin İşletme Ruhsatı 29/01/2009 tarihinde Sivil Havacılık Genel Müdürü Ali ARIDURU imzasıyla yenileniyor. Elde ettiğimiz belgede Ali İbanoğlu'nun aynı zamanda şirketin Kalite Sistemi Yöneticisi olduğu açıkça görülüyor.

HER TÜRLÜ DEĞİŞİKLİKTEN HABERİ OLMASI GEREKEN TEK KİŞİ ALİ İBANOĞLU

Gerek helikopterde ve gerekse pilotların sağlık ve eğitimleri ile ilgili her detayı ilk önce bilmesi gereken kişi Kalite Sistemi Yönetici yani Ali İbanoğlu. ELT cihazı bulunup bulunmadığını veya arızalı ise ne zaman çıkarıldığını Kalite Sistemi gereği onun bilmesi gerekiyor.

Helikopterin uçuşa uygunluğunu hazırlayan ekibin başındaki isem "helikopterde ELT cihazı yok" diyorsa bunu bilerek söylemesi gerekir

ÖLÜM HELİKOPTERİNİ EN SON VE EN ÇOK KULLANAN PİLOT İBANOĞLU

Yazıcıoğlu'na kiralanan ölüm helikopterinin (TC-HEK) Sivil Havacılık Genel Müdürlüğünde Kayıtlı 45 adet uçuş belgesini ele geçirdik. O belgelerde de helikopteri en çok kullanan pilotlardan birinin Ali İbanoğlu olduğu görülüyor.

Resmi Kayıtlara göre TC-HEK BELL 206 L-4 tipi ölüm helikopteri, ölüm uçuşundan bir önceki uçuşu Bursa'ya yapıyor. Merhum Kaptan Pilot Kaya İstektepe ile Kaptan Pilot Ali İbanoğlu'nun birlikte uçtukları bu uçuş helikopterin kaza öncesi son uçuşu... Elde ettiğimiz belgede 28.02.2009 tarihinde yapıldığı görülen bu uçuşta Bursa'dan dönüşte helikopteri Ali İbanoğlu kullanmış. İşte bu pilot, kazadan hemen sonra yaptığı açıklamada, helikopterde ELT cihazı olmadığını söylemişti.

HELİKOPTERE ELT CİHAZINI KAZADAN SONRA KİM TAKTI?

Ölen pilot Kaya İstektepe'nin de yakın dostu olan Ali İbanoğlu ELT cihazı ile ilgili bilgiye sahip olan en yetkili isim. Ounun yoktu sözlerine rağmen kaza sonrası helikotperde bir ELT cihazı olduğu ve bunun kırılmış olduğuna ilişkin fotoğraflar yayınlandı.

HELİKOPTERDE BULUNAN CİHAZ SİNYAL VERMEK ÜZERE AYARLANMAMIŞTI

Meclis Araştırma Komisyonu'nun talebi üzerine Kaptan Pilot Feyzi Altkunbulak tarafından hazırlanan raporda, ELT cihazına kod girilmesi işlemi yapılmadığı, bu yüzden uydular tarafından tanınmasının mümkün olmadığı ortaya çıkmıştı. Yani ELT cihazını helikoptere takanlar, cihazı uydulara tanıtacak kod numaralarını girmeye fırsat bulamamışlardı. Bu da, söz konusu cihazın kazadan sonra helikoptere "alelacele" takıldığını gösteren önemli bir delil olarak dikkati çekiyordu.

ELT'Yİ TAKTIĞI İDDİA EDİLEN KİŞİ

ELT cihazını helikoptere MED AİR'de görevli teknisyen Mehmet Aytar'ın taktığı ancak Aytar'ın bu cihazı helikoptere takacak yetkili kişi olmadığı da raporda yer alıyordu. Olayla ilgili savunması veren Aytar'ın cihazı 23.01.2009'da taktığını iddia ettiği görülüyor. Ancak sö konusu helikopteri kazadan önce en son 28.02.2009'da kullanan şirketin Kalite Kontrol Yöneticisi Ali İbanoğlu, (helikoptere bir ay önce takıldığı iddia edilen) ELT cihazının olmadığını söylemişti. Yani en son kullanımdan bir ay önce takıldığı iddia edilen ELT cihazını şirketin yöneticisi ve deneyimli pilotu İbanoğlu görmemişti...

EN ÖNEMLİ SORU İŞARETİ

Helikopteri en iyi bilen pilotun "Yok" dediği ELT cihazının kazadan sonra helikopterde takılı halde bulunması dikkatleri, "Kazadan sonra helikopter enkazına "ilk önce" kim ulaştı? Helikopterde bulunmayan cihazı enkaz yerine kim getirdi? Bu cihazın takılmasını kimler istedi" sorularına çevirdi.
mynet