Dünya

Dünya
ilginç etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
ilginç etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

10/13/2019

Uluslararası uzay istasyonunda inek hücrelerinden 3 boyutlu yazıcıyla biftek üretildi

hücreden et üretme

Bilim sınır tanımıyor ilerde Mars gezegeninde oluşturulacak olan koloniler de beslenmeyi sağlayabilmek için yapılan ilk deneyde Uluslararası uzay istasyonunda manyetik yazıcı ile inek hücrelerinden biftek üretildi proje bir İsrailli şirkete ait bu proje ile dünyanın her yerinde hücrelerden et üretilebileceği iddia ediliyor

Uluslararası Uzay İstasyonu'ndaki astronot ve kozmonotlar için inek hücrelerinin üç boyutlu yazıcıyla çoğaltılması yoluyla biftek üretildi.

Deney tüpü içinde Uluslararası Uzay İstasyonu'na gönderilen et hücreleri, Rus kozmonotlar tarafından yazıcıdan çıkarılarak biftek haline getirildi.

inek hücresinden biftek

Uzmanlar İsrailli bir şirketin geliştirdiği teknolojinin denendiği bu projenin, dünyanın her yerinde et üretimi yapılabileceğini kanıtladığını söylüyor.

Bu yöntemin özellikle tarıma elverişli olmayan bölgelerde et üretimi için bir çözüm olabileceği belirtiliyor.

Aralık 2018'den bu yana laboratuvar ortamında et üreten Aleph Farms adlı şirketin ineklerden aldığı hücreler, etin besin değerini artıran bir suyla birlikte bir deney tüpüne konularak 25 Eylül'de Soyuz MS-15 uzay aracıyla Kazakistan'dan, Uluslararası Uzay İstasyonu'na gönderildi.

400 kilometrelik yolculuktan sonra istasyona ulaşan hücreler, Rus kozmonotlar tarafından, 3D Bioprinting Solutions adlı Rus şirketinin ürettiği manyetik yazıcıyla kas dokusuna (et) dönüştürüldü.

yazıcıyla biftek üretme

Ay ve Mars'a yerleşecek ilk kolonilere protein

Rus kozmonotların denemediği et, 3 Ekim'de Dünya'ya gönderildi. Eti deneyenler, ortaya çıkan ürünün hoş bir tadı olduğunu, geleneksel biftekle aynı tat ve kıvama sahip olduğunu söylüyor.

3D Bioprinting Solutions'un proje müdürlerinden Grigoriy Şalunov, Business Insider dergisine "Bu deney konseptimizin geçerliliğini güçlü bir şekilde kanıtlıyor" dedi.

Şalunov, gelecekte uzayın derinliklerinde yapılacak yolculuklar ve Ay ile Mars'taki ilk kolonilere protein kaynağı sağlamayı umduklarını söyledi.

NASA uzay bahçesi projesi üzerinde çalışıyor

Uluslararası Uzay İstasyonu'nda 2015'te yapay ortamda marul üretilmişti.

Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi NASA, Ay'ın yörüngesinde dolaşacak bir uzay istasyonunda marul, çilek, havuç ve patates üretilecek bir uzay bahçesi yaratma projesi üzerinde çalışıyor. KAYNAK: BBC Türkçe

10/09/2019

Atatürk neden 1927 yılına dek İstanbul’a gelmedi.

cumhuriyetin kuruluşu

Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk neden 1927 yılına kadar İstanbul'a gelmedi yani Cumhuriyetin kuruluşundan 4 yıl sonra İstanbul'a gelmeyi tercih etti Kurduğu yeni devletin başkentini tüm olanaksızlıklara karşın, Anadolu’nun ortasına Ankara’ya aldı.



Atatürk İstanbul’un tarihten gelen karmaşık yapısını bilir. Kurduğu yeni devletin başkentini tüm olanaksızlıklara karşın, Anadolu’nun ortasına Ankara’ya aldı.

atatürk ve seğmenler

Bu bir kaçış değil, kendi deyimiyle “İstanbul’u bir ibret dersi manzarası olarak karşısına alıp, uzakta ona hakim bir noktada durmaktı.”
1927 yılına dek İstanbul’a gelmedi. Bu kent, Cumhuriyet’in ilanı başta olmak üzere Ankara’nın tüm yenilik atılımlarına karşı çıkışın merkeziydi.

26 Temmuz 1924’te, Bizans olarak tanımladığı İstanbul’da geçerli olan ilişkiler ağından ‘pislik’ diye söz eder ve Yakup Kadri’ye (Karaosmanoğlu) şunları yazar: “İstanbul, karışık yapısını adeta kaçınılmaz bir yargı gibi her zaman korumuştur. Değişen; yalnızca devirler, zaman ve biçimdir. Onun için yeni zamanlarda İstanbul’un gerçek yüzü, içinde yaşayanlara ümitsizlik veren bir karmaşa olmuştur. Ümitsizlik onun içindedir ve bu doğaldır...

atatürk düşünüyor

İstanbul’u bir ibret dersi manzarası olarak karşısına alıp, uzakta, ona hakim bir noktada duranlar ve onu incelemeyi sürdürenler için ümitsizlik var olamaz... Bir takım hizipler, ufukları aydınlık, (bugün için y.n.) karanlıklar içindeki bir çevrede, sinsi çıkarlar peşinde dolaşır.

Satılmışların elindeki basın, durmadan kötülükler saçmaktadır. Bizans’ın gereği budur, ‘Bizans’ budur. Güzel kalpli kardeşim Yakup Kadri Bey! İçinde bulunduğun ‘Bizans’ havasını zorlukla soluduğunu söylüyorsun.

atatürk istasyon

Bu çok doğaldır. O havanın, üzerinde bulunduğu yerin coğrafya ve topografyası nedeniyle en temiz, en saf, en ferah olması gerekirdi; ancak bunun tam tersi, senin solumada zahmet çektiğin bir yapıdadır. O hava, gerçek maddesi oksijen ve hidrojen ile kalmış olsaydı, soluyanlara acı değil, güç verirdi.

Yazık ki, o havaya asırların her türlü pisliği karışmıştır. Henüz yaşına basmayan Cumhuriyeti; kaç yüz, siz söyleyin kaç bin yıllık yönetim pisliğinin merkezi olan ve yüzeyde kalmayıp kaç bin yıllık derinliğe sinen pisliklerle iç içe yaşayan, bu yaşamı doğal hale getiren Bizans’la yönetmek (mümkün müdür? y.n.).Bizans’ın niteliğini değiştirmek için yapmaya mecbur olduğumuz işin önemi, büyüklük ve güçlüğünü düşünmek; herhangi bir sorun için herhangi bir karar vermeye harcadığımız emek, zaman ve çaba kadar değerli (değil y.n.) midir? Aziz Kardeş! Cumhuriyet Bizans’ı adam edecektir.

atatürk celal bayar

Cumhuriyet; pisliği, yalancılığı ve ahlaksızlığı huy edinmiş olması nedeniyle doğallığını, gerçek rengini ve paha biçilmez değerini yitiren Bizans’ı kesinlikle adam edecektir; doğallığına ve temiz haline döndürecektir. Bunu yapmak için uygulanacak yöntem, pisliklerle dolmuş toprakları derinden kazıyarak havaya uçurmak ve sularının temizlemesi için Karadeniz’i bütün dalgalarıyla birlikte Boğaziçi’ne akıtıp taşırmaktır”.7

İstanbul Anadolu’ya Nasıl Baktı


Osmanlı belgeliklerinde (arşivlerinde) İstanbul’un Anadolu’ya nasıl baktığını, bu bakışa uygun ne tür uygulamalar yapıldığını gösteren, bir bölümü yayımlanmış, pek çok belge vardır. Osman Nuri’nin Mecelle-i Umur-ı Belediye adlı kitabında yer alan bir padişah fermanı, çok ilginçtir ve “İstanbul-Anadolu” ilişkisini açık biçimde ortaya koymaktadır.

atatürk karşılama istanbul

Anadolu’yu adeta tehdid eden ve valilere gönderilen vergi fermanında şunlar söylenmektedir: “İslamiyetin başkenti olarak korunan İstanbul’da (makarr-ı hilafet-i İslamiye olan mahmiye-i İstanbul) yaşayanların, sıkıntı çekmemesi, rahat ve bolluk içinde yaşaması (taayyüşleriyle rahat ve refahiyetleri mezahime-i nastan himayet) gerekir.

atatürk istasyon karşılama

Taşra vilayetlerinin bayındır ve şenlikli (mamur ve abadan) olması dahi buna bağlıdır. Gönderilen evrakta yer alan buyruklarımızın yerine getirilmesi (evamir-i aliyyemle varide olan teklifatın edası), herkes için barış ve bolluk (herkeste suhulet ve vüs’at) fırsatı olacaktır”.8 Muhittin Birgen, “Anadolu’nun sömürülmesini” hiçbir şeyin bu ferman kadar ortaya koyamayacağını belirterek şunları söyler: “Anadolu’nun görevi çalışıp çabalayarak vergi vermek, İstanbullu’nun görevi de bunları afiyetle yemektir; genelge bunun çok açık bir belgesidir”.9

Günümüzün “İstanbul”u ile Devşirmeler


Kapıkulu-Devşirme anlayışı, Atatürk döneminde, duruma ayak uyduran bir biçime girmekte geç kalmadı. Hırsını ve tepkisini içinde saklayarak hemen Atatürkçü ve Cumhuriyetçi oldu! İşgal döneminde, Ankara’nın başarısız olması için elinden geleni yapmış, geleneksel davranışını göstererek yabancılarla bütünleşmişti. Bunlar, Atatürk ölene dek, karşıtlıklarını sessizce yürüttüler ve bir şey yapamadılar.

Bir bölümü yurt dışına kaçmış ya da çıkarılmıştı. Yüzyıllardan beri, Anadolu’ya karşı ilk kez bu denli açık bir yenilgiye uğruyorlardı.
Atatürk’ten, özellikle de 1945’ten sonra, yabancı etkisinin Türkiye’de artmasıyla birlikte yeniden ortaya çıktılar. Dini siyasetin aracı yaptılar, saltanat ve hilafet kalıntıları olarak gizli ya da açık örgütlendiler.

Dün, karaborsa ticaretiyle önemli servetler edinerek, savaş zengini oldular, bugün aynı işi devlet olanaklarıyla yapıyorlar. Uluslararası sermayeyle bütünleştiler ve Cumhuriyet düzenini ortadan kaldırdılar. Yeniden ülkenin ‘egemeni’ oldular. Bugün, ulusal varlık üzerindeki en büyük tehlike durumundadırlar. Türk ordusu 6 Ekim 1922’de İstanbul’u kurtardı ancak İstanbul bugün eski anlayışına geri döndü.

DİPNOTLAR

1 “İşgal Altında İstanbul” Bilge Criss, İletişim Yay., 3.Bas., 2000, sf.39
2 a.g.e. sf.39
3 “Çankaya” Falih Rıfkı Atay, Sena Mat., İstanbul-1980, sf.137
4 “Atatürk” Lord Kinros, Altın Kitaplar Yay., 12.Bas., İst.-1994, sf.169
5 “Tek Adam” Ş.S.Aydemir, I.Cilt, Remzi Kit., 9.Bas., İst.-1983, sf.366
6 “Düzenin Yabancılaşması” Prof. İdris Küçükömer, Ant Yay., 1969, sf.179
7 “Zaman İçinde Bir Yolculuk” Attila İlhan, TRT/2 7.Kasım 2003 ve “Tek Adam” Ş.S.Aydemir, Remzi Kitapevi, 8.Baskı, İstanbul-1983, 3.Cilt, sf.293
8 “Mecelle-i Umar-ı Belediye” Osman Nuri, 1922, 1.Cilt, sf. 355; ak. Prof. Z.Arıkan “Tarihimiz ve Cumhuriyet” Tarih Vakfı Yurt Yay., 1997, sf.181
9 “Kapıkulu, İstanbul, Anadolu” Muhittin Birgen; ak. Prof. Zeki Arıkan “Tarihimiz ve Cumhuriyet” Tarih Vakfı Yurt Yay., 1997, sf.181

Kaynak:https://kuramsalaktarim.blogspot.com/2019/10/6-ekim-1922den-6-ekim-2019aistanbul_5.html?fbclid=IwAR1Lwv4dH8-d53orySAWg0rzRsqxaWwd_O1j1-4dEBLpaZ4Oo2D4ArW_d88#more

4/28/2019

CIA'in nazar boncuklu ilk Instagram paylaşımının sırrı

CIA Yeni açtığı Instagram hesabın da paylaştığı ilk fotoğraf şifreler ile dolu işte içinde nazar boncuğu da bulunan o fotoğrafın şifreleri

gizlilik ve casusluk

ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA), özünde gizlilik ve casusluk taktikleri ile biliniyor.

Ancak yeni sosyal medya hesabıyla CIA'in daha çok esprili ve ironik tarafının ortaya çıktığını söylemek mümkün.

CIA, yeni açtığı Instagram hesabından ilk fotoğrafını geçtiğimiz hafta içinde paylaştı.

ABD'nin Virginia eyaletindeki Langley şehrinde yer alan genel merkezinden paylaşılan fotoğrafta, kurum içinde çalışan ajanların kullandığı nesneler yer alıyor.

Fotoğrafın altında ise "Tek gözümle bile casusluk yaparım" yazıyor.


CIA'in sözcüsü, Amerikan CBS haber kanalına yaptığı açıklamada nesnelerin çoğunun çalışanlarına ait olduğunu aktardı.

Daha önce Twitter ve Facebook hesapları bulunan CIA'in Instagram'a giriş yapmasının nedeni ise gençlerin ajan, analist ya da memur olarak işe başvurması için ilgisini uyandırmak.

gizli konumlardan selfieler

Peki siz bu nesnelerin hangilerini tahmin edebildiniz?

1) Bir bitki, CIA'in yabancı istihbarat 'köklerini' anlatan alaylı bir benzetme.

2) Bir saat, 11 Eylül 2001 saldırıları sırasında Dünya Ticaret Merkezi'ne ilk uçağın çarptığı 8:46 saatini gösteriyor.

3) ABD'nin Asya'daki ana rakibi Çin'in bir haritası.

4) Yunan tanrıçası Athena'yı ve bilgeliği temsil eden altın kaplama bir baykuş heykeli. CIA'in operasyon direktörü (COO) Andy Makridis tarafından fotoğrafa konması tavsiye edilmiş.

5) Nazar boncuğu. CIA çalışanlarının yüz yüze kaldığı tehlikeleri anlatmak amacıyla konmuş olabilir.

6) Amerikalı aktör Ben Affleck'in yönettiği ve başrolde oynadığı Oscar ödüllü Argo filmine ilham veren eski CIA ajanı Tony Mendez'i temsil eden bir çizim. Bu yılın başında 78 yaşında ölen Mendez özellikle 1979-81 yılları arasında film prodüktörü kılığına girerek İran'dan 6 Amerikan diplomatı kurtarmasıyla biliniyor.

7) Kol düğmeleri, CIA ajanlarının birbirini tanımak için kullandığı söylenir.

8) Büyük ihtimalle kimliğini saklamak isteyen CIA ajanları tarafından kullanılan gri bir peruk.

9) CIA Direktörü Gina Haspel'in fotoğrafının olduğu bir kimlik kartı.

10) Çok gizli kanıtları yok etmek için ajanlar tarafından kullanılan kağıt torba.

'Gizli konumlardan selfieler olmayacak sözü'

CIA sözcüsü, CBS'e yaptığı açıklamada Instagram üzerinden genç yeteneklere ulaşmayı hedeflediklerini söylerken, "Hesap üzerinden ajanların hayatına dair gözlem olanağı vereceğiz ancak gizli konumlardan selfie konulacağına dair söz veremeyiz" dedi.

CIA Direktörü Gina Haspel, hesabın açılacağını Alabama'daki Auburn Üniversitesi'ndeki bir soru-cevap seansı sırasında açığa çıkarmıştı.

Haspel'e göre hesabın açılmasının amacı istihbarat servisinin modern çağa ayak uydurarak dijitalleştiğinin bir kanıtı.

CIA, attığı ilk tweetinde de, "Bunun ilk tweetimiz olduğunu ne doğrulayabiliriz ne de reddebiliriz" diyerek nüktedan diline bir örnek vermişti.

KAYNAK: BBC Türkçe

4/27/2019

Polis baskınını "Annecim, polis" diye haber veren papağan tutuklandı

Yeşil cennet papağanı polis baskınını "Annecim, polis" diye haber verince gözaltına alındı papağan ifade vermeye yanaşmıyor susma hakkını kullanıyor.

susma hakki

Teresina kentindeki Vila Irma Duce mahallesinde yapılan baskında, yeşil tüylü papağan polisler eve girer girmez bağırmaya başladı.

Baskında yer alan bir polis memuru "Bunun için eğitilmiş olmalı. Polis yaklaşır yaklaşmaz, bağırdı" dedi.

Papağanın gözaltına alınmasının ardından, Teresine Hayvanat Bahçesine götürüldüğü belirtildi.

"Papağan sessiz kalma hakkını kullanıyor gibiydi"

Brezilyalı bir gazeteci, papağanın sessiz kalma hakkını kullanıyor gibi göründüğünü söyledi ve "Şimdiye dek hiç ses çıkartmadı" dedi.

Veteriner Alexandre Clark da "Çok sayıda polis memuru gelip gitti ama hiçbir şey söylemedi" diye konuştu.

Polis, papağanın "India" adıyla tanınan sahibinin geçmişte iki kez uyuşturucu kaçakçılığı suçundan tutuklandığını belirtti.

India'nın 30 yaşındaki kocası Edvan'ın da, baskın yapılan evde kokain bulunmasının ardından tutuklandığı duyuruldu.

Globo televizyonunun haberine göre 16 yaşındaki kızları ise iç çamaşırında içinde esrar bulunmasının ardından, uyarı verilerek serbest bırakıldı.

KAYNAK: BBC Türkçe

4/20/2019

Notre-Dame Katedrali yangınından 200 bin arı nasıl sağ kurtuldu

Arı nüfusunu çoğaltmak için Notre-Dame Katedralinde bulunan arı kovanlarına alevler ulaşamadı arılara zarar veremedi dumanları arıları ise sarhoş etmiş

ari nasil sag kurtuldu

Katedralin çatısında yaşayan 200 bin arının, yangında öldüğü sanılıyordu.

Ancak, katedraldeki arıların bakıcısı Nicolas Geant, arıların hayatta olduğunu söyledi.

Gaent, Paris'teki arı nüfusunu artırmak için başlatılan proje kapsamında 2013'te çatıya konulan arı kovanlarına o günden bu yana bakıyor.

Arı kovanları, Notre Dame'ın güney kanadında kutsal eşyaların tutulduğu odanın üzerinde, ana çatının 30 metre altında tutuluyor.

Nicolas Geant, arı kovanlarının yangında hiçbir hasar almadığını söyledi.

sadece sarhos ediyor

Avrupa arıları, diğer arı türlerinin aksine tehlike sezdiklerinde midelerini tıka basa balla dolduruyor ve kraliçe arıyı korumak için kovanlarında kalıyor.

Geant, yangında arılara yönelik en büyük riskin yüksek sıcaklıklar olduğunu, dumanın ise arıları sadece sarhoş edeceğini söyledi.

Geant Associated Press Haber Ajansına yaptığı açıklamada "Karbon dioksit arıları öldürmüyor, sadece sarhoş edip, uyutuyor." dedi.

Arıcılar da, sokulmadan kovanlara yaklaşabilmek için duman kullanıyor.


Geant CNN televizyonuna yaptığı açıklamada "Notre-Dame'a olanlar çok üzücü çünkü çok güzel bir yapı. Tanrı'ya şükür, alevler arılara dokunmadı. Bu bir mucize" diye konuştu.
KAYNAK: BBC Türkçe

4/12/2019

İsrail Dünyanın uydusu Ay yüzeyini Filistin gibi işgal edeceğini zannedince

ay yuzeyi filistin

İsrail uzay yarışında Dünyanın uydusu Ay yüzeyine Beresheet adlı aracı gönderdi ama araç teknik sorunlar yaşadı yumuşak iniş yapması gerekirken Ay yüzeyine çarptı.

Israel Areospace Industries şirketiyle birlikte Ay'a yolladığı Beresheet aracının inişi başarısızlıkla sonuçlandı.

Aracın inişi sırasında yaşanan teknik sorunlar nedeniyle inişin planlandığı şekilde yumuşak gerçekleşmediği, aracın ay yüzeyine çarptığı açıklandı.

Adı Yaratılış anlamına gelen aracın Ay'da fotoğraflar çekip deneyler yapması planlanıyordu.

Bugüne kadar Ay'a araç indirmeyi başaranlar yalnızca Sovyetler Birliği, Rusya, ABD ve Çin hükümetlerine bağlı uzay ajansları olmuştu.

Maliyeti 100 milyon dolar olan misyonun gelecekteki düşük maliyetli Ay keşiflerinin önünü açması hedefleniyordu.

Uzayın boyutları düşünüldüğünde Ay dünyaya neredeyse bir adım kadar yakın. Bugüne kadar gerçekleşen uzay yolculuklarında Ay'a ulaşmak yalnızca birkaç gün sürüyordu.

Fakat Beresheet'in hedefine varması aylar sürdü.

Bunun nedeni, Dünya'nın etrafında pek çok dönüş yaparak zamanla dünyadan uzaklaşması ve Ay'ın yörüngesine girmesiydi.

Uzay aracı, Dünya ile Ay arasındaki 380 bin kilometrelik uzaklığın 15 katını gitti. Bunun esas amacı maliyeti düşürmekti.

Beresheet tek başına bir roketin üzerinde düz bir doğrultuda Ay'a seyahat etmektense çok sayıda başka uyduyla birlikte SpaceX Falcon 9 roketiyle Dünya'dan ayrıldı.

Roketi paylaşmak maliyeti azaltsa da hedefe varmak için yapılması gereken manevra sayısını artırdı.

İsrail aracını için en zor görev Ay'a yumuşak bir şekilde inmekti.


Bunun İngiltere'deki Nammo şirketi tarafından geliştirilen bir motorla yapılması planlanıyordu.

Beresheet uzay araci

Leros motoru hem aracı Ay'a kadar götürdü, hem de yumuşak iniş görevini üstlendi.

1,5 metre yüksekliğindeki uzay aracının Ay'a yaklaşırken hızını ani bir şekilde azaltması gerekiyordu.

Nammo'nun kıdemli itki mühendisi Rob Westcott, "Bu tür bir motoru daha önce böylesi bir görev için hiç kullanmadık" demiş ve motorun yapması gerekeni şöyle anlatmıştı:

"En büyük zorluk motorun çalışıp çok ısınması, ardından kısa bir süreliğine kapatılması ve ısı termal kütlede bulunmaya devam ederken çok hassas bir şekilde tekrar çalıştırılarak Ay'a yumuşak bir şekilde inişi sağlaması."

Bu sürecin 20 dakika sürmesi bekleniyordu.

Yapılması gereken tüm komutlar araca yüklenmişti ve bu yüzden görev kontrol odası yalnızca aracı izlemekle yetiniyordu. Ancak Israel Areospace Industries şirketinin Genel Müdürü Opher Doron "Başarılı bir şekilde inemedik" açıklamasını yaptı.

Aracı Tel Aviv'deki kontrol odasından takip eden İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu da "İlk seferde başaramayabilirsiniz, ama denemeye devam edersiniz" dedi. KAYNAK: BBC Türkçe

3/14/2019

Dörtyüz Bin Lego ile ortya çıkarılan Muhteşem Volkswagen Kamp Transporter

Lego uzmanları bir araya gelip gece gündüz bir hafta çalışarak tam 400.000 Lego parçasını birleştirerek Volkswagen'in efsane olmuş Transporter kamp minibüsün birebir kopyasını oluşturdu.

Volkswagen Kamp Transporter

Her Bir seferde bir tuğla. Çocukken veya kendi çocuğunuzla birlikte, LEGO® modellerini muhtemelen bu şekilde yarattınız. Ve bu, tam da dünyanın en iyi inşaatçılarından ikisinin, sadece altı haftada LEGO® tuğlalarından bir Volkswagen Tip 2 kamp aracının yaşam boyutunda bir versiyonunu yapma becerisini oluşturdu.

Lego exterior design

Bu hafta Münih'teki bir seyahat kongresinde tanıtılan Volkswagen minibüsünün son ağırlığı 1.543 lbs olan yaklaşık 400.000 parça gerekiyordu. Tip 2'den gerçek tekerlekleri kullanıyor ve tüm Volkswagen kamp kamyonetlerinde açılır tavan ve sürgülü kapı var. Ve iç mekan aynı kampçı gibi inşa edilmiştir.

Lego interior design

Minibüs, dünyadaki resmi olarak onaylı 12 LEGO uzmanından biri olan Rene Hoffmeister tarafından tasarlandı ve üretildi. İkili, meslektaşı Pascal Lenhard ile birlikte, minibüs için bir plan oluşturmak için gerekli olan tuğla sayısı için kesin bir rakam da dahil olmak üzere 3D modellemeyi kullandı. Kapılar gibi büyük esnek parçaların çalışmasını sağlamanın ötesinde, çift aynı zamanda tüm tuğlaların çökmesini engellemek için yan duvarlarda ve diğer dikey yüzeylerde yapısal sağlamlık sağlamak zorundaydı.

Bu planların hepsi, kendilerini pencereler için 20.000 şeffaf tuğla kısa buldukları zaman neredeyse heyecandan camdan dışarı çıktılar.

Hoffmeister, “Esasen dokuz günlük bir haftaya ihtiyacımız olurdu” diyor. “Ancak, var olmadıkları için tek seçenek gece vardiyasasıydı.”

Günün 24 saati bir çalışma patlamasıyla, model zamanında tamamlandı. Bitmiş ürün yaklaşık 16 fit uzunluğunda, 6 fit genişliğinde ve sadece 10 fit uzunluğunda açılır çatı oluşturdular.

3/13/2019

Tavuk kümesine avlanmaya giren Tilki nasıl av oldu

Tavuk çiftliğinde kümese dalan Tilki afiyetle midesine indirmeyi hesapladığı tavukların kurbanı oldu kapıları otomatik kapanan kümeste mahsur kalan tilkiyi tavuklar gagalayarak öldürdü

Tilki av oldu

Fransız haber ajansı AFP'nin haberine göre, Le Gros Chene tarım teknik lisesinin kümes alanına giren tilki, kümeste mahsur kaldı.

Kümes alanının otomatik kapılarının gün batımıyla birlikte kapandığı ve kitlendiği, tilkinin de bu yüzden kümesten çıkamadığı belirtildi.

Tavuklar Sürü içgüdüsüyle hareket etmişler

Ülkenin Brittany bölgesindeki okulun öğrencileri ertesi sabah tavukları kontrol etmek için kümese girdiklerinde tilkiyi ölü halde buldular.

AFP'ye konuşan okul müdürü Pascal Daniel, "Köşede cansız halde yatıyordu. Tavuklar bir sürü içgüdüsüyle saldırmışlar. Birlik olup tilkiyi gagalayarak öldürmüşler" dedi.

Organik yumurta üretimi yapan tavuk çiftliğinde tavuklar gün boyu serbest bir şekilde dolaşıyor, akşamları ise kümeslerde tutuluyor.

Okul müdürü Daniel, bir önceki tilki olayının birkaç yıl önce yaşandığını ve çok sayıda tavuğun öldüğünü anlatıyor. Kaynak: BBC Türkçe