Dünya

Dünya
canlılar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
canlılar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

3/06/2012

antarktika'da başka ekosisteme ait bitki ve canlılar yarımadanın iklimini tehdit ediyor

Richard Black

BBC Çevre Muhabiri

Yeni bir araştırmaya göre Antarktika'da başka ekosistemlere ait bitkiler ve diğer canlılar bulundu.

Bu canlıların bölgeye, Antarktika'ya giden turistler ve bilim adamlarının ayakkabıları ve kıyafetleri üzerinde kasıt olmadan taşındığı ortaya çıktı.
Antarktika'nin büyük bir bölümü buzlarla kaplı ancak buzlarla kaplı olmayan kısımları da şimdilerde bitkilerle kaplanmakta.

Bu gelişme, özellikle Antarktik yarımadası kesiminde, yani Güney Amerika'ya yakın olan bölümde görülüyor.

Bunun nedeni de, son yıllarda bu bölgenin ısısında yaşanan hızlı artış.

Geçtiğimiz yarım yüzyılda Antarktik yarımadasının sıcaklığı ortalama 3 derece artmış.

Bu sıcaklık artışı dünyanın geri kalanına oranla oldukca yüksek.

Turistlerin sıklıkla gittiği ve yeni bitkilerin kök salmaya başladığı alanlar aynı zamanda adanın en sıcak bölümleri olma özelliğini de taşıyor.

Uluslararası bir araştırma ekibi ne kadar tohumun Antarktika'ya ulaştığını buldu.

National Academy of Sciences'ın yayınladığı bir rapora göre, Antartkika'ya giden her bilim adamı ve turist botlarında ve kıyafetlerinde ortalama 10 adet tohum taşımaktalar.

Antarktika'ya her yıl toplam yetmiş bin tohum taşınıyor.

Bunların yarısı da Antarktika'da varlıklarını sürdürmeye devam edebiliyor.

Araştırmacılara göre, bu canlılar zamanla Antarktika ekolojisini, tıpkı adanın kıyılarında olduğu gibi, değiştirecekler.
Kontroller sıkılaştırılıyor

Adaya gelen ziyaretçilere artık daha sıkı kontroller yapılıyor.

Ancak uzmanlar ziyaretçi trafiğiyle birlikte iklim degişimini de göz önünde bulundururak, bu kontrollerin, Antarktika'nın beyaz ve saf kalmasını sağlamaya yeterli olmadığını bildiriyorlar.

British Antarctic Survey'den Dr. Kevin Hughes, taşınan tohumların en yaygın olarak botlar ve çantalarda bulunduğunu kaydediyor.

Özellikle botların bağ ve dilinin tohumların taşınması için çok uygun bir ortam olduğu belirtiliyor.

Dr Hughes yeni tohum ve canlıların adaya getirilmesini önlemek amacıyla, bölgeye giren araçlar için yeni kurallar getirilebileceğini, paketlerin kontrolden geçirebileceğini, ziyaretçilerin kıyafetlerinin temiz ve botlarının yeni olmasına dikkat edilebileceğini söyledi.

İnsanların nereye giderlerse yanlarında yeni yaşam formları taşıdıklarını ve bunu engellemenin imkansız olduğunu bildiren Dr Hughes, ancak dışardan bölgeye taşınan yabancı canlıların oranını azaltmanın mümkün olduğunu ekledi.

Antarktika Antlasmaşı'na göre yanlışlıkla adaya taşınan canlıları temizlemeye ilişkin yasal bir zorunluluk olmasa da, bilim adamları bu yeni canlıların Antarktika'ya taşınmasını önlemeye özen göstermenin ahlaki bir zorunluluk olduğunu belirtiyorlar.

Güney Afrika'daki Stellenbosch Üniversitesi'nden Profesör Steven Chown'a göre ise Antartika'da bio-emniyet tedbirleri uygulanmadığı taktirde, adanın ekosistemi yabani otlar, fareler ve yabani kuşlarla çevrili bir ortama dönüşecektir.

12/08/2011

kutup ayıları yiyecek sıkıntısı yüzünden birbirini yemeye başladılar

Kutup ayıları genellikle, anakaradaki akrabalarına göre daha sempatik bir imaja sahip. Ancak doğa bilimcilerin elde ettiği yeni görüntüler hem bu imajı sarsıyor, hem de türün içinde bulunduğu zorlukları ortaya koyuyor.
Fotoğraflardan birinde yetişkin bir kutup ayısı, öldürdüğü yavrunun bedenini buzlar üzerinde sürüklerken görülüyor.

Kutup ayıları genellikle fok avlayarak besleniyor. Ancak gıda kaynakları sınırlı hale geldiğinde, başka canlılara, hatta kendi türlerine yönelebiliyor.

Çevre fotomuhabirliği yapan Jenny Ross, bu vakanın örneklerini Norveç'e ait Svalbard takımadalarında görüntüledi.

"Kendi türünü avlama vakaları daima belirli bir oranda yaşanıyordu" diyen Ross, şimdilerdeyse bu gibi olayların giderek sıklaştığına dikkat çekiyor.

Ross, BBC'ye açıklamasında "Bu gibi gözlemler özellikle kutup ayılarının uzun süre gıdadan yoksun halde, karada mahsur kaldığı durumlarda artıyor" derken, bunu iklim değişimi dolayısıyla denizdeki buzlanmanın ortadan kalkmasına bağlıyor.

Gazeteci, fotoğrafları ve bunun ardında yatan öyküyü, Amerikan Jeofizik Birliği'nin yıllık kongresine sundu. Geçen yıl Temmuz'da yaşanan olayla ilgili bir başka makale de daha önce kutup dergisi Arctic'te yayınlanmıştı.

Ross’a göre, yetişkin kutup ayısının yavruyu, fokları avlamakta kullanılan yöntemle, başından sertçe ısırarak öldürdü. Ardından sakin bir yere götürerek yedi.

Olayın yaşandığı Olgastretet geçidi, Svalbard'da en büyük iki adayı bağlıyor. Genellikle bu boğaz yıl boyunca buzla kaplı olurdu, ancak Kutuplardaki buzulların çekilmesi nedeniyle, şimdilerde uzun dönemler, buzsuz kalıyor.

Fok avlamak için platform olarak kullandıkları buz platformlarından mahrum kalan ayılar da karınlarını başka şekilde doyurmaya çalışıyor.

Ross, ayıların insanlardan kalan çöp ve yiyeceklerle kuş yumurtalarının peşine düştüğünü anlatıyor, ancak bunların kutup ayısı cüssesinde bir hayvanın enerji ihtiyacını karşılayamayacağının altını çiziyor.

"Bir diğer ayıyı avlamak ise yiyecek bulmak için iyi bir fikir. İri bir yetişkin erkek için, bir yavruyu avlamak pek de zor değil. Denizdeki buzlar yok oldukça, bu tür davranışlar giderek daha yaygın hale gelebilir." diyor.

10/17/2011

küresel ısınma bitki ve bazı hayvan türlerinde küçülmeye yol açabilir

Singapur Üniversitesi'nden uzmanlar, sıcaklıkta artışın bazı hayvan türlerinin daha fazla enerji yakmasına ve küçülmesine, bazı bitkilerin de artan nem ve azalan besin maddeleri dolayısıyla büyümemeye yöneldiğini söylüyor.
Bir bilim dergisinde (Nature Climate Change) yayınlanan çalışmaya göre ortalama ısıdaki her bir derecelik artış, belirli bitkilerin yüzde 3 ile 17 arasında küçülmesine yol açıyor.

Omurgasız deniz canlılarında bir derecelik ısınma cüsseeyi yüzde 0,5 ile yüzde 4 küçültürken, balıklarda bu oranlar yüzde 6-22, böceklerde yüzde 1-3, salamanderlerde yüzde 14 oluyor.
Gıda zincirine etki

Bilimsel makalenin yazarları David Bickford ve Jennifer Sheridan, bazı araştırmalara göre 2100 yılına dek ortalama ısının 7 dereceye kadar yükselebileceği bulgularına işaret ediyor.

Uzmanlar, insanların gıda zincirinin parçası olan bazı tahıl ve deniz canlılarının da bu durumdan etkilenmesi halinde, artan nüfusu doyurmanın zorlaşabileceği uyarısında bulundu.

Bickford, "Eğer gıda üretenler, tüketenlerden hızlı küçülürse, tüketiciler hastalıklara açık hale gelebilir, doğum oranları düşüp ölüm oranları yükselebilir" dedi.

Araştırmalarını son yüz yılda elde edilen verilere dayandıran uzmanlar, dünyadaki canlıların büyük bölümünü oluşturan soğukkanlı canlıların değişimden özellikle olumsuz etkilendiğine dikkat çekiyor.

Küçülme hem karada hem suda yaşayan canlılarda görüldüğü zaman ise, bu canlılar için su kaybı ve susuz kalıp kuruma riski artıyor.

Otlardan ağaçlara, kurbağalardan martılara ve geyiklere pek çok canlıda bu sürecin görüldüğünü kaydeden uzmanlar, kutuplardaki buzulların azalması dolayısıyla kutup ayılarının da küçülmeye başladığını öne sürüyor.

55 milyon yıl önce benzer bir dönemden geçildiğini kaydeden uzmanlar, ısının yüzde 3-7 arasında artıp yağışın yüzde 40 azaldığı bu dönemde, böcek, arı, örümcek ve karınca gibi omurgasız canlıların yüzde 50-70 arasında küçüldüğünü hatırlatıyor.

Yazıda, ısınmadan kaynaklanan küçülmenin en uç noktada, türün soyunun tükenmesine yol açabileceği kaydediliyor.

Ancak bilim dünyasında bu konuda tam bir mutabakat yok.

Başka uzmanlar, büyüklükteki dalgalanmaların doğal olduğunu, türlerin iklim değişimine ayak uyduracağını savunuyor.