Dünya

Dünya
bilim etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
bilim etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

12/08/2011

rus ve japon bilimaadamları jurassic parkı hayata geçirmek için kolları sıvadı

Rusya ve Japonya'dan bilimadamları, soyu tükenmiş "yünlü mamutlara" Jurassic Park tarzı bir deneyle hayat vermek için kolları sıvadı.
Bilimadamları Ağustos ayında ortaya çıkarılan bir mamut fosilinin uyluk kemiğinde, hatırı sayılır oranda ve iyi korunmuş kemik iliği hücreleri bulduklarını iddia ediyor.

Bu hücrelerin, yünlü mamut türüne yeniden hayat kazandırabilmek için yürütülecek bir deneyin başlangıç noktası olabileceği umuluyor.

Araştırma ekibi, klonlama çalışmalarının önümüzdeki beş yıl içerisinde tamamlanabileceğini söylüyor.

Ancak kimi bilim çevreleri de böyle bir deneyin başarıya ulaşabilmesinin şüpheli olduğunu belirtiyor.

Siberya Mamut Müzesi ile Japonya'daki Kinki Üniversitesinden uzmanların oluşturduğu araştırma ekibi, fosilden alınacak kemik iliği çekirdeğini bir Afrika filinden alınma yumurtaya yerleştirmeyi planladıklarını söylüyor.

Geçmişte benzer yöntemlerde karışık sonuçlar elde edilmişti.
'Klonlanan soyu tükenmiş keçi'

2009 yılında, basında en son 2000'lerde görülen, soyu tükenmiş Pirene dağ keçisinin, 10 yıllık deri DNA'ları kullanılarak klonlandığı yolunda haberler yer almıştı.

Klonlanan keçinin, doğduktan dakikalar sonra nefes alma güçlüğü çekerek öldüğü belirtilmişti.

Yetişkin bir insandan alınan hücreyle ilk memeli hayvan koyun Dolly'i klonlayarak tıp tarihine geçen, ancak artık klonlama faaliyetleri yürütmeyen Roslin Enstitüsü de soyu tükenmiş canlıların hayata döndürülmesine ilişkin olasılıkları değerlendiren bir makale yayımladı.

Enstitü, özellikle taşıyıcı anne olarak Afrika fili kullanılacak olması göz önüne alındığında, böyle bir deneyin başarıya ulaşması olasılığının son derece düşük olduğunu vurguladı.

Yapılan açıklamada "İlk olarak uygun bir taşıyıcı memeli hayvan bulunması gerek. Mamutlar için biyolojik açıdan en uygun canlı inektir ama öyle bir durumda bile, büyüklük farkı gebeliği engelleyebilir." denildi.

Enstitüye göre deneyin başarı şansı ancak yüzde 1 – 5 aralığında olabilir.

Roslin Enstitüsü ayrıca mamuta ait kemik iliğinden, gelişip yeni bir organizmaya dönüşecek hücreler çıkarabilmenin güçlüğüne dikkat çekti.

Oxford Üniversitesinden Charles Foster ise mamut klonlamanın gülünç bir fikir olmadığını ancak ortaya çıkan embriyoların bir kaç hücreden ötesine geçip geçemeyeceğinin bilinemediğini belirtti.

Ortaya çıkabilecek embriyo genetik açıdan bir mamuta dayansa da kimi genleri de fil yumurtasından gelecek.

Dolayısıyla uzmanlara göre deneyde başarıyı ulaşılsa bile klonlanan canlı, saf bir mamuttan ziyade ancak melez bir memeli hayvan olarak sınıflandırılabilir.

11/10/2011

bilim dünyasından yok artık dedirtecek bir buluş idrardan elektrik ürettiler

İngiliz bilim adamları idrardan elektrik ürettiklerini söylüyor.

Bristol'deki Batı İngiltere Üniversitesi ekibi, çalışmalarının dünyada bir ilk olduğunu öne sürüyor.
Buna göre ekip idrarı Mikrobik Yakıt Hücreleri'ne yakıt olarak kullanıp, az miktarda da olsa enerji üretmeyi başardı.

Ancak bunu "işe yarayacak" seviyeye çıkarmak için daha fazla araştırmaya ihtiyaç var.

Ekipten Doktor Ioannis Ieropoulos "Çalışmanın ortaya koyduğu potansiyel heyecan verici" dedi.

Mikrobik Yakıt Hücreleri'ndeki bakteriler toprakta, insan bağırsağında ve kanalizasyondaki atık sularda bulunan bakterilerle aynı.

Bunlar oksijensiz nefes alabiliyor ve bu süreçte elektronlar oluşuyor.

Bu elektronlar daha sonra bir elektrottan geçirilerek elektrik elde ediliyor.

Bakteriler idrarla beslenip, idrarı nefes almaya ve elektron üretmeye devam etmek için bir nevi yakıt olarak kullanıyor.

Dr Ieropoulos idrar akışını ve Mikrobik Yakıt Hücresi sayısını düzenleyerek, örneğin evde ya da küçük bir köyde işe yarayacak düzeyde elektrik üretme potansiyeli olduğunu gösterdiklerini söyledi.

10/18/2011

vücudunu bağışlayan taksi şoförünü mısır firavunu tutankamun gibi mumyaladılar

61 yaşında kanserden ölen bir taksi şoförü, Mısır'daki firavunlar gibi mumyalanan ilk insan oldu.

York Üniversitesi'nden Doktor Stephen Buckley, Alan Billis'i mumyalamakta büyük başarı elde ettiklerini açıkladı.
mumyalanan taksi şoförü
Her şey, Buckley'in gazetelere "mumyalanmak ister misiniz?" diye ilan vermesiyle başlıyor.

O sıralarda ileri aşamada kanser olan Alan Billis, bu ilana olumlu yanıt verdi ve öldükten sonra mumyalanmaktan büyük mutluluk duyacağını söylüyor.

Ardından çalışmalar başlıyor, doktor Buckley, arkeolog Doktor Jo Fletcher'in da desteğiyle ilk olarak mumyalar üzerinde incelemelerde bulunuyor.

Deri örneklerini analiz eden Buckley, domuzlar üzerinde denemeler yapıyor.

Aylar süren çalışmayı Channel 4 kanalı belgeliyor.

Gelecek hafta bu kanalda yayımlanacak belgesel, Alan Billis'in bedeninin üç ay içerisinde üç bin yıl önceki teknikler uygulanarak mumyalanışını gözler önüne seriyor.

Bu tekniğin antik Mısır'da firavun Tutankamun üzerinde uygulandığı biliniyor.

Buckley, "Mumyanın Alan olduğunu görüyorsunuz, başkası olamaz. 18'inci Mısır hanedanında da firavunlar için bu teknik kullanılmış olmalı. Bugüne dek cesetteki suyu mümkün olduğunca boşaltma yöntemi izlenegeldi. Ama bu yöntem cesedin küçülmesiyle sonuçlanıyor. Ama bizim izlediğimiz yöntemde tuzlanan cesette suyun gerekli olduğu müddetçe kalması sağlanıyor. Böylece gerçek hayattakine en yakın ve mükemmel koruma sağlanıyor." diyor.

Belgeselde Bilis "gazetede ölümcül hastalığı olan ve bedenini bağışlamak isteyen gönüllü aranıyor." diye bir haber okudum. İnsanlar bilim uğruna bedenlerini yıllardır bağışlıyor. Kimse gönüllü olmazsa hiçbir şey keşfedilemez" diyor.

Bu kararda eşine destek veren Jan ise ekliyor: Bu ülkede kocası mumyalanan tek kadınım.