Dünya

Dünya
Amerikalı kadın etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Amerikalı kadın etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

5/09/2011

polisin öğrenciye sürtük gibi giyinmeyin diye uyarması protesto harekatı başlattı

Kanada'da bir grup öğrenciye güvenlik tavsiyesi veren polis memurunun kadın öğrencileri ''sürtük'' gibi giyinmeyin diye uyarması, Kanada'da ve ABD'de yeni bir protesto hareketi başlattı.

''Sürtük Yürüyüşü'' düzenleyen kadın örgütleri, kadınlara yönelik cinsel saldırı ve taciz olaylarında suçu saldırgan erkekten ziyade saldırının kurbanı olan kadının kıyafetinde ve davranışlarında arayan köhne zihniyeti protesto ettiklerini söylüyorlar.

Cumartesi günü ABD'nin Boston kentinde çoğu ''sürtük'' gibi giyinen 2 bin kadın yürüdü.

Yürüyüşe katılan 20 yaşındaki bir üniversite öğrencisi, ''Cinselliğini ifade eden kadınların bu çağda halen aşağılanma ve ayıplamayla yüz yüze kaldığını topluma duyurmaya çalışıyoruz.'' dedi.

Polis memuru Michael Sanguinetti, Kanada'nın Toronto kentinde bulunan Osgoode Hall Hukuk Fakültesi'nde öğrencilere güvenlikleri konusunda konuşma yapmaya çağrılmıştı.

Polis memurunun konuşma esnasında, ''Lafı gevelemeye gerek yok. Bunu söylememem istendi fakat, saldırı kurbanı olmak istemeyen kadınlar sürtük gibi giyinmekten kaçınmalı.'' dediği bildiriliyor.

Polis memuru Michael Sanguinetti, büyük infial yaratan sözlerinden dolayı özür diledi. Toronto emniyeti, halen görevde olan Sanguinetti'nin disiplin cezası aldığını açıkladı.

Kadın protestocular ilk ''Sürtük Yürüyüşünü'' 3 bin kişinin katılımıyla Toronto'da düzenledikten sonra, hareket ABD'ye de yayıldı.

Toplumun her kesiminden ve her cinsiyetten katılımcının davet edildiği yürüyüşlerin organizatörleri, ''Bir kadının kendi cinselliğine hükmedişi, ister iş ister keyif için seks yapıyor olsun ya da olmasın, şiddet beklentisi içermez.'' diyor.

''Sürtük'' sözcüğünü sahiplenerek yeni bir anlam yüklemeye de çalıştıklarını söyleyen kadın eylemciler, önümüzdeki günlerde Seattle, Chicago, Philadelphia ve Austin kentlerinde yürüyüşler planlıyor.
bbc türkçe

4/05/2011

amerikalı kadın müzedeki paul gauguin'e şeytan diyerek tablosuna saldırdı

ABD'nin başkenti Washington'daki National Gallery müzesinde Fransız ressam Paul Gauguin'e ait bir tablo, ziyaretçi bir kadının saldırısına uğradı.

Gauguin'in ''şeytan'' olduğunu söyleyen Susan Burns adlı kadın tablonun üzerine vurarak duvardan indirmeye çalıştı.

Güvenlik görevlilerinin araya girmesi ardından polise teslim edilen kadının akli melekeleri gözden geçiriliyor.

Associated Press ajansının aktardığına göre Susan Burns, polisin sorularını yanıtlarken, tablonun yakılması gerektiğini savundu.

Müze yetkilileri, İki Tahitili Kadın adlı eserin kanvasının plastik camla kaplı olduğunu ve bu nedenle zarara uğramadığını söylüyor.

94cm'ye 75cm boyutlarındaki yağlı boya tablo, Gauguin tarafından 1899'da resmedilmişti.

Müze yöneticileri, tablonun Tahiti'yi güzel ve esrarlı kadınlarla dolu bir cennet olarak tasavvur eden Gauguin'in düş dünyasını çok iyi yansıttığını söylüyor.

National Gallery sözcüsü Deborah Ziska, 1970'lerden bu yana ilk defa müzedeki bir eserin saldırıya uğradığını açıkladı.

O yıllarda müzeye giren bir adam, elindeki keskin bir aletle, Renoir ve Matisse'in tabloları dahil toplam 25 eserin yüzeyine hasar vermişti.
bbc türkçe

3/25/2011

yaşlı kadın öpme isteği rededilince silahıyla dehşet saçtı

Amerika’nın Florida eyaletinde yaşayan Helen Staudinger (92), komşusunu öpme isteği reddedilince dehşet saçtı
Dwight Bettner (53), evini ziyarete gelen yaşlı kadının kendisini öpmesini istemedi. Ve işte ne olduysa da bundan sonra oldu. Bettner’in ifadesine göre, yaşlı komşu öpücük almadan evden ayrılmakta direndikten sonra öfkeyle çıkıp, yarı otomatik silahına sarıldı. Yaşlı kadının evini kurşun yağmuruna tuttuğu Bettner, “Sanırım gösterdiğim yakınlığı yanlış yorumladı” dedi. Yaşlı kadın, haneye tecavüz ve öldürmeye teşebbüs suçlarından tutuklandı.
mynet

2/05/2011

dünyanın en ünlü katil kadını Amanda Knox'un cinayeti film oldu

Öğrenci değişim programıyla İtalya’ya giden ABD’li Amanda Knox, 11 Kasım 2007 tarihinde, aynı evi paylaştığı İngiliz öğrenci Meredith Kercher’ı öldürmekle suçlanmıştı. İki yıl süren davanın ardından suçlu bulunan ve hapse yollanan Knox’un davası, ilk günden beri dünyanın gündeminden düşmedi. İngiltere ve ABD basını arasında çatışmalara, hatta ufak çaplı diplomatik krize bile neden olan dava önümüzdeki yıllarda da unutulacak gibi görünmüyor. ABD’de 21 Şubat günü vizyona girecek “Amanda Knox: Murder on Trial in Italy” adlı film, Knox davasını konu alıyor. Lifetime Entertainment Services kanalının yayımladığı filme ait kareler, yeni tartışmaları da beraberinde getirdi.

Son yılların en çok tartışılan cinayetinin ana figürü olan bebek yüzlü Knox, ABD ve İngiltere basını başta olmak üzere hakkında çıkan sayısız haberle tüm dünyanın tanıdığı bir isim oldu.

Suçlu bulunduktan sonra İtalya’nın en ünlü savunma avukatlarından birini tutan ve her temyiz duruşmasında yeniden dünya gündemine oturmayı başaran Knox, karıştığı satanist cinayeti konu alan filmle ününe ün katacak.

Cinayete kurban giden Kercher’ın ailesi, filme ait sahnelerin yayımlanmasına tepki gösterince, Knox davası tartışmaları yeniden alevlendi. 21 yaşında cinayete kurban giden kızın babası John, kızının öldürülme sahnesinin “tek kelimeyle korkunç” olduğunu belirtti.

İngiliz The Sun gazetesine açıklamada bulunan John, “Bu olayı film haline getirmek çok kötü bir fikir” ifadesini kullandı.

HEROES’UN YILDIZI BAŞROLDE

Knox’un temyize başvurması ve yeni delillerin ortaya çıkmasıyla giderek karmaşık bir hal alan filmde, Knox’u “Heroes” dizisinin yıldızı Hayden Panetteire canlandıracak. İngiliz Kercher’ın rolünü ise Amanda Fernando Stevens üstlenecek.

Filmde, Knox’un İtalyan sevgilisi ve suç ortağı Rafael Sollecito ile geçirdiği romantik anlar, Kercher’ın öldürülmesini içeren kanlı sahneler ve tartışmalı dava sürecindeki gerilim gözler önüne seriliyor.

Ağırlıklı olarak kadınlara yönelik yayınlar yapan Lifetime, Knox cinayeti hakkındaki filmin tanıtımında şu ifadeleri kullandı: “Suçlu bulunduğu iki yıl süren davası boyunca, Knox seks düşkünü, acımasız bir katil olarak resmedildi.”

26 YIL HAPİS CEZASI

İddialara göre, Knox ve Sollecito, Fildişi Sahilli arkadaşları Ruy Guede ile birlikte satanist bir seks ayini düzenlemek isterken, uyuşturucu ve alkolün etkisiyle Kercher’ın boğazını keserek öldürdü.

Kercher’ın boğazını keserek öldürmekten suçlu bulunan Knox 26 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
mynet

1/14/2011

otoparkta amerikalı kadınların kavgasında ne üst kaldı ne de baş

ABD'nin Florida eyaletine bağlı Ocala kentinde, bir gaz istasyonunun otoparkında, saç saça baş başa kavga eden Amerikalı kadınların görüntüsü, tüm ülkede şok etkisi yarattı. İki ayrı kadın grubu arasında, yumruk, tokat ve tekmelerin konuştuğu, elbiselerin bile paramparça edildiği kavga görüntüleri saniye saniye kameralara yansıdı. Olay sırasında polise herhangi bir ihbar yapılmadığı için, Ocala polisi, şiddet dolu meydan kavgasını, görüntülerin bazı yerel TV kanallarında yayınlanmasından sonra öğrendi. Amerikan medyasına yansıyan haberlerde, Ocala polisinin, görüntülerden kavgaya karışan kadınların kimliklerini belirlemeye çalıştığı belirtildi. Haber: Nafiz ALBAYRAK / NEWYORK DHA


Hürriyet Video'larını izlemek için Flash 7 veya daha yüksek eklenti yüklenmeniz gerekmektedir. Yüklemek için tıklayınız!!!

12/10/2010

kocası öpmek istedi kadın dilini kopardı


Amerikalı kadın, kendisini öpmek isteyen kocasının dilini kopardı. Eve gelen polislere de fincan fırlatan kadın güçlükle yakalanabildi.

ABD’nin Wisconsin Eyaleti’ndeki Sheboygan Bölgesi’nde yaşayan 79 yaşındaki William Lueders, karısına iyi geceler öpücüğü vermek isterken dilinden oldu. 57 yaşındaki Karen Lueders, öpmek üzere yanına yaklaşan kocasının cinsel organını sıkarak dilini ısırdı.

4/29/2010

gözlerini ve burnunu kaybeden Amerikalı kadın

Bu haberi okuyun ve hayata tutunun! Bir arkadaşının yanlışlıkla tetiğini çektiği silahtan çıkan mermiyle yüzü dağılan, gözlerini ve burnunu kaybeden Amerikalı kadın, yeniden bir yüze kavuşmak üzere.

27 yaşındaki Chrissy Steltz


27 yaşındaki Chrissy Steltz, korkunç kaza olduğunda henüz 16 yaşındaydı. Yıl 1999'du. Yarı yıl tatiliydi. Bir gün arkadaşlarıyla birlikte evde oturuyorlardı ve Chrissy'ye göre gençlerin yapmaması gereken şeyi yapıyor ve içiyorlardı. Portakal suyu almaya gitti. Döndüğünde arkadaşlarından biri elinde 12 kalibrelik bir tabanca tutuyordu.

korkunç kaza olduğunda

Chrissy o anı şöyle anlatıyor: "Birini öldürmeden önce o silahı bırakmasını söyledim. Bana 'Dolu değil ki' dedi. Bir buçuk metre önümde duruyordu. O anda bütün hayatım değişti."

Ama Chrissy hayata tutunmaktan asla vazgeçmedi.


Portland, Oregon'da lise öğrencisiyken yaşadığı Korkunç kazadan sonra Chrissy'nin beş duyusundan sadece biri kalmıştı geriye. Sadece dokunabiliyordu. Koku alamıyordu, göremiyordu ve çok az tat alabiliyordu. Bütün bunlara rağmen lise balosuna bile gitti, A ile mezun oldu. Körler alfabesini ve değnekle yürümeyi öğrendi. Körler okulunda Gregory Dilgers'a aşık oldu. Çiftin Geoffrey adında bir oğulları oldu. Geoffrey şu anda sekiz aylık. Chrissy ABC televizyonundaki programda geceleri uyuduğunda küçük Geoffrey'yi rüyalarında gördüğünü anlattı.

Kazadan 11 yıl sonra doktorlar, üzerinde burun ve gözler olan ve manyetik olarak diş implantlarına ve kalan kemiklere takılan bir silikon maske ile Chrissy'nin yüzünü yeniden inşa etmeye hazırlanıyor. Chrissy, bu yöntemin küçük oğlunu maskesiz büyütebilmesine imkan vermesini umuyor.
Göz çukurları ve burnu olmadığı için doktorlar yüz nakli yapamıyorlar. Bunun yerine silikondan yapılmış yapay gözlerin ve burnun Chrissy'nin maske takmadan yaşamına devam etmesine olanak tanıması umuluyor.
Maske, Chrissy'nin yüzünde kalan kemiklere yerleştirilecek sekiz implanta tutturulmuş mıknatıslarla oturtulacak. 20 bin dolarlık üç saat sürecek operasyonun başarılı olması halinde Chrissy bu yaz yeniden bir yüze sahip olacak.
  MYNET HABER