Dünya

Dünya
kan içme etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kan içme etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

2/10/2013

Dünya tıp literatürüne geçen ilk 'vampirizm' vakası Türkiye'den

Journal of Psychotherapy and Psychosomatics'te 2011 yılında yayımlanan ve ''vampirizm'' belirtisi gösteren dünyanın ilk vakası olarak tıp literatürüne giren bir Türk gencinin yaşadığı ''dissosiyatif kişilik bozukluğu'' rahatsızlığını konu edinen makalenin Türk yazarlarından psikiyatrist Direnç Sakarya, makalenin yayınlandığı yıl Denizli Askeri Hastanesi'nde bir heyet olarak tedavisini üstlendikleri hastanın hikayesini ve son durumunu anlattı.

Halen Kastamonu Dr. Münif İslamoğlu Devlet Hastanesi'nde görev yapan Sakarya, evli ve o dönem 23 yaşında olan hastanın, Denizli Askeri Hastane'de 2011 yılında, rahatsızlığı nedeniyle karşılarına geldiğini söyledi.

Hastanın tedavisini Prof. Dr. Vedat Şar, Doç. Dr. Erdinç Öztürk ve Dr. Cengiz Güneş ile birlikte üstlendiklerini belirten Sakarya, ''hastanın, ilk bulgularında çoklu kişilik sorunu, travma sonrası stres bozukluğu kronik depresyon ve alkol bağımlılığı yaşadığını tespit ettik. Hasta öyküsü ve yapılan araştırmalar sonucunda hastanın ''vampirizm'' belirtisi gösteren dünyanın ilk ''dissosiyatif kimlik bozukluğu'' hastası olduğu kanısına vardık'' dedi.

'Kan içme bağımlısı değildi'

Sakarya, ismini açıklamadığı hastanın 3 ay arayla iki kez yatırılarak tedavi edildiğini ve uygulanan tedaviden önemli ölçüde başarı sağlandığını ifade ederek, şunları kaydetti: ''O dönemde uyguladığımız tedaviden hasta fayda gördü. Hastanın kan içme davranışı bir bağımlılık değildi, altta yatan ruhsal bozukluğun sonucuydu. Bu bozukluğa odaklanmak, kan içme davranışının sonlanmasına neden oldu. Hastanın problem yaratan davranışları geçince sosyal hayata katıldı. Bizim bu vaka üzerinde durmamamızın nedeni travmatik stres ile şiddete başvurma arasındaki ilişkiyi araştırmaktı. Burada sözü edilen kişi, hayatta pek çok güçlükle karşılaşmış ve yardım arayan konumdaydı. Bu tür davranışların nedeni başkalarına karşı kötü niyetli olması değildi.''cumhuriyet

6/06/2012

göğüslerine demir kazık çakılarak gömülmüş iki vampir iskeleti bulundu

Cesetlerin ortaçağa ait olduğunu söyleyen bilim adamları bu pagan ritüelinin ülkede yüz yıl öncesine kadar uygulanmaya devam ettiğini söyledi.

'Kötü kalpli' olduğuna inanılan insanların kalplerine, hayata dönüp insan kanı içmemeleri için kazık çakılıyordu.

Buna benzer göğsüne kazık saplı insan kalıntıları daha önce diğer Balkan ülkelerinde de bulunmuştu.

Bulgaristan'da buna benzer 100 vampir mezarı daha bulunuyor.

En son ''vampir'' kalıntıları Karadeniz kıyısındaki Sozopol kentinde bulundu.
'Yaşayanlara dehşet saçacaklardı'

Bulgaristan Ulusal Tarih Müzesi Başkanı Bozhidar Dimitrov ''Bu iskeletlerin gömülmeden önce göğüslerine kazık çakılmış, bu 20. yüzyıla kadar Bulgaristan'ın bazı köylerinde yaygın olan bir gelenekti'' dedi.
İnsanlar kazıkların cesetleri mezara çivileyeceğini ve gece yarıları çıkıp yaşayanlara dehşet saçmalarını önleyeceğini düşünüyordu.

2004 yılında aynı şekilde gömülmüş altı ceset keşfeden arkeolog Petar Balabanov bu adetlerin Sırbistan ve diğer Balkan ülkelerinde de oldukça yaygın olduğunu söyledi.

Vampirler bölge folklörünün önemli bir parçası.

Balkanların vampirlerle ilgili mitleri Bram Stoker'in ilk kez 1897 yılında basılan ünlü korku klasiği Drakula romanını da doğrudan etkiledi.bbc türkçe