Dünya

Dünya
gizemli mezarlık etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
gizemli mezarlık etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

4/01/2011

köylülerin rüyalarına giren şehit mezar yerinin değiştirilmesini istedi

Şehit bir askere ait olduğu belirtilen eski mezar, köylülerin gördükleri rüya üzerine köy mezarlığına nakledildi.
Sakarya'nın Taraklı İlçesi'nde Duman Köyü yakınlarında bulunan ve şehit bir askere ait olduğu belirtilen eski mezar, bazı köylülerin gördükleri rüya üzerine köy mezarlığına nakledildi.

Duman Köyü yakınlarında bulunan ve Osmanlı döneminden kaldığı sanılan mezarda yatan askerin rüyasına girdiğini söyleyen 76 yaşındaki Emine Çoban, rüyasında 'Ben suların altında kalmak istemiyorum' diye feryatlar duyduğunu ileri sürdü. Köy sakinlerinden 70 yaşındaki Veysel Yıldız da rüyasında Emine Çoban gibi, "Ben sular altında kalmak istemiyorum, beni kurtarın" diye sesler duyduğunu belirtti. İki köylünün anlattıkları, kısa sürede çevrede yayıldı.

Duman Köyü'nde daha sonra birçok kişi de benzer rüya gördüğünü söyleyince Muhtar Rahmi Doğan Kaymakamlığa başvurarak, tarihi mezarın köy mezarlığına nakledilmesini istedi. Bu başvurunun kabul edilmesinin ardından da jandarma gözetiminde mezar açıldı ve buradan çıkartılan kemikler alınarak köy mezarlığına nakledildi.
GÖLETİN YANINDA KALINCA
Muhtar Doğan, mezarın köye hakim bir tepede ve yeni yapılan sulama amaçlı Kayaboğazı Göleti'ne yakın bir konumda olduğunu belirterek şunları söyledi:

"Halk arasında bu mezarın bir asker mezarı olduğu biliniyor. Ancak bu mezarın kime ait olduğu, yakınları ve tarihi hakkında hiçbir bilgimiz yok. Köyde bazı vatandaşlar benzer rüyalar görmeye başlamış. Söz konusu mezara yakın yerde gölet yapılmış ve su seviyesi her geçen gün yükseliyor. Muhtarlık olarak buradaki mezarı köy mezarlığına nakletmek istedik. İsteğimizi ilgililere bildirdik. Kolluk kuvvetlerinin gözetiminde nakil işlemini gerçekleştirdik."
Hürriyet Video'larını izlemek için Flash 7 veya daha yüksek eklenti yüklenmeniz gerekmektedir. Yüklemek için tıklayınız!!!

DHA
mynet

1/13/2011

mezarlıkta hareket eden tabutların sırrı çözülemedi

1807 yılında Barbados'ta bir Hıristiyan mezarlığında akıllara durgunluk veren olaylar dizisi yaşandı.
Aynı mezarlığa gömülen cesetlerin her biri yerinden oynuyordu.
Peki "Huzursuz ruhlar" denilen bu esrarengiz olayın sırrı neydi?
1807 Temmuz'unda Bayan Thomasina Goddard'ın cesedi basit ahşap bir tabutla mezar odasının en üst katına konuldu.
Daha sonra delilik intihar ve cinayet gibi kötü şöhrete sahip Chase ailesi kondu.
Ailenin reisi kötü biriydi; kölelerine karşı öyle zalimdi ki adamı ölümle tehdit ederlerdi.
22 Şubat 1808'de bebek Mary öldü; büyük ihtimalle babası bebeği kızgın bir anında öldürmüştü!
Zavallı bebek ağır metal bir tabutla mezara kondu.
Birkaç ay sonra ailenin tuhaflığıyla bilinen delikanlısı Dorcas, kendini bahçedeki bir dolaba kilitleyip havasızlıktan öldü. O da aynı mezara kondu.
Dış kapıya geldiklerinde iki zenci kapıyı açtı. Ağıtlar yakarak tabutu taşayanlar onu takip ettiler, taş basamaklara yöneldiler.
Sadece el fenerinin ışığı vardı. Mezarın iç kapısı açıldı ve herkes korkuyla bağırdı.
Ağıt yakanlar tabutu düzelttiler ve Dorcas'ı kızkardeşinin yanına koydular.
Bir ay sonra albay Chase, kendini öldürdü. O da aynı mezarlığa kondu.
8 yıl sonra Chase'lerden olan bir çocuk daha öldü ve mezarlığa getirildi. Bu süre içinde menteşeler paslanmıştı.
Kapıyı iki zenci ancak açabildi.
İçeri girenler korkuyla kala kaldılar! Bayan Goddard'ın tabutu normal yerindeydi ama Chase ailesinin tabutları ortalığa saçılmıştı!
Bu çok tuhaftı; zira her birini dört kişi ancak kaldırabiliyordu!
Bir ay sonra mezarlığa çiçek koyan bir kadın 'çatırtı' sesleri ve 'inliyen birinin sesi'ni duydu.
Kadının atının ağzından korkudan köpükler gelmeye başladı ve sonradan veterinerde tedavi görmek zorunda kaldı.
Ertesi Pazar kilisenin dışında bağlı duran atlar korkuyla dörtnala tepeler kaçmaya başladılar ve oradan da denize ölüme atladılar!
Mezarlığın adı gittikçe kötüye çıkıyordu. Sırada Samuel Brewster'in cenazesi vardı. Kimi Küba, kimi Haiti'den gelen 1000 kişilik kalabalık bir cenazeydi.
Şiddetli bir fırtına vardı ve dört zenci köle kurşun tabutu taşıyorlardı; ki yine insanın kanını donduran aynı manzarayla karşılaştılar: tabutlar yine ortalığa saçılmıştı.
Bu noktada işe adanın valisi Lord Combermere karıştı. Sonraki cenazeye bizzat katıldı. Bu seferki, tabutunun yeri hiç bozulmayan Thomasino Goddard'ın kızı Thomasino Clarke'ın cenazesiydi. Vali mezarlıkta bir yeraltı dehlizi olup olmadığına baktı (ki hiç yoktu).
Adamlara yeni tabutu getirmeden önce ters çevrilmiş tabutları düzeltmelerini emretti. Sonra zemini ince kumla kaplattı ve kapıya yeni bir kilit taktırdı.
Son olarak kapı alçıyla mühürlendi. Vali ve adamları alçı ıslakken yüzüklerini iz bırakacak şekilde bastırdılar.
18 Nisan 1820'de güneşli bir günde vali son kez mezarı açtı. Kapıdaki mühür bozulmamıştı.
Ustalar alçıyı kırdılar ama kapıyı ancak bir iki santim açabildiler; çünkü kapıya bir şey dayanıyordu.
Zorlayınca kapı açıldı, ağır bir cisim basamaklara çarparak düştü. Tabii ki bu bir tabuttu.
Mezara girdiklerinde Dorcas Chase'e ait bir kol kemiği gördüler, tabutun kenarından dışarı sarkmıştı.
Bayan Goddard'ın tabutu dahil bütün tabutlar yine rastgele yerdeydi. Vali pes etti. Cenazeyi başka bir yere gömdürdü.
Londra Bilim Müzesi ve Fizik Araştırmaları Derneği'nden araştırmacılar olayı araştırdılar ama hiçbir cevap bulunamadı.
mynet

11/16/2010

irandaki yüzlerce yıllık garip mezarlık halid nabi mezarlığı

İran'da penis mezarlığı İran'da mezar taşlarının penis şeklinde olduğu eski bir mezarlık özellikle gençlerin büyük ilgisini çekiyor.

Halid Nabi mezarlığı

Tarihi Halid Nabi mezarlığındaki mezar taşları erkek cinsel organları şeklinde yapılmış.

Yüzlerce yıllık mezarlık, ülkenin turistik açıdan en yeni cazibe merkezlerinden biri haline gelmiş durumda.

Günbed-i Kavus

İran'ın kuzeydoğusundaki Günbed-i Kavus'a 63 kilometre mesafedeki mezarlıkta 600'den fazla bu tür mezar taşı bulunuyor. Uzun geçmişine rağmen, mezarlık on yıldan az bir süre önce ulusal miras olarak kabul edildi. O zamandan beri de az sayıda araştırmacı mezarlıkla ilgili araştırma yapabildi.

Yemyeşil düzlüklerde bulunan mezarlığa ulaşmak o kadar kolay değil.

Mezarlığı kuşatan tepelerin birinin zirvesinde bir türbe bulunuyor. Mezarlık konusunda araştırma yapan nadir tarihçilerden biri olan, Ali Rıza Hisar bu türbenin Hazreti Muhammed'den 40 yıl önce Yemen'de doğduğuna inanılan Halid Nabi'ye ait oluduğuna inanıyor.

gizemli mezarlık bulunuyor

Araştırmacıya göre, Halid Nabi İran dahil bölgedeki birkaç ülkede Hristiyanlığı yaydı. Kendisi Hristiyan olsa da, kızı Hazreti Muhammed'i ziyaret etti ve Müslüman oldu. O zaman Nabi'nin mezarı yüksek bir dağın tepesine taşındı ve kutsal bir mekan olarak kabul edildi. Bugün de İran'ın kuzeydoğusunda yaşayan Türkmen kadınlar türbeyi ziyaret edip yakınındaki bir ağaca kurdeleler bağlayıp dilek diliyor.

Türbeden birkaç yüz metre uzaklıkta ıssız bir vadide gizemli mezarlık bulunuyor.

İki tip mezar taşı bulunuyor. Birinci grup mezar taşları daha uzun ve erkek cinsel organı şeklinde. Diğer gruptakiler ise kadın göğüslerini andırıyor ve daha kısa boylu. Mezarda yatan kişinin cinsiyetine göre, mezar taşının konulduğu sanılıyor. Ancak bu mezar taşlarının esas anlamı tam olarak bilinmiyor. mynet