Dünya

Dünya
güneş panelleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
güneş panelleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

11/25/2011

arama kurtarma ve keşifler için yarı böcek yarı makine roboböcekler geliyor

ABD'de bir grup mühendis, yarı makine-yarı böcek organizmalardan oluşan bir ordu üretmeye çalışıyor.
Roboböceklerin gelecekte arama-kurtarma çalışmaları ve keşifler için kullanılması düşünülüyor.

Michigan Üniversitesi ekibi, Mikromekanik ve Mikromühendislik dergisinde yayınladıkları makalede bugüne dek pek çok uçan mikro alet geliştirildiğini ancak bunların böceklerin aerodinamik performansına ve manevra kabiliyetine yaklaşamadığını söylüyor.

Ancak böceklere kontrol mekanizmaları takılması için aşılması gereken bir engel var: Bunları çalıştıracak enerjiyi bulmak.

Bazı bilim adamları mini güneş panelleri önerse de, roboböceklerin ışık bulunmayan ortamlarda da çalışması gerekeceğini söyleyen ekip buna itiraz etmiş.

Bu nedenle çabalarını öncelikle gereken enerjiyi böceklerden bulma konusunda yoğunlaştırmışlar.

Geliştirdikleri titreşim enerjisi toplama cihazını, böceklerin kanatlarına yakın bir yere bağlamışlar.

Bu cihaz üç katmanlı, helezon şeklinde bir jeneratör.

Dıştaki iki katman PZT-5H denen bir maddeden yapılmış. Bu, mekanik baskı uygulandığında elektrik enerjisi üreten bir tür seramik.

İçteki katman ise jeneratöre dayanıklılık katan pirinç bir levha.

Araştırmacılar bu cihazı Yeşil Haziran Böceği denen bir türe yerleştirmiş.

En güçlü enerji kaynağı olan kanatlar cihazın yerleştirilemeyeceği kadar ince olduğundan ve bu, uçuş kapasitelerine zarar vereceğinden, kanada yakın olan göğüs kafesi seçilmiş.

Her biri 0,2 gramdan az ağırlıkta olan iki cihaz buraya bağlanmış ve 45 mikrovat enerji elde edilmiş.
Nerelerde kullanacaklar?

Amerikalı bilim adamları bu jeneratörün gelecekte bedenlerine elektrotlar, iletişim cihazları, mikrofonlar ve başka alıcılar yerleştirilmiş, uzaktan kumandalı bir roboböcek ırkına enerji kaynağı olmasını umuyor.

Ekip elektrotların ameliyatla sinir uçlarına, diğer cihazların ise "mikro sırt çantaları içinde" sırtlara yerleştirilmesini öneriyor.

Roboböcekler örneğin bir kazanın ya da felaketin hemen ardından, ulaşılması zor bölgelere gönderilecek.

Elde ettikleri bilgi kurtarma ekiplerine iletilerek planlama buna göre yapılacak.

Ayrıca keşif faaliyetleri, tehlikeli maddelerin kontrolü ve patlayıcı madde aramalarında bu böceklerin çığır açabileceği belirtiliyorç

Bilim adamları geçmişte de fareler, köpekbalıkları ve hamamböcekleri üzerinde çalışmalar yapmıştı.

3/22/2011

japonya'daki nükleer felaket ülkeleri yenilebilir enerji arayışına itiyor

Japonya'daki nükleer facia, nükleer santrallerin yol açtığı tehlikeyi bir kez daha ortaya koydu. Nükleer santrallerin insanlığa ve çevreye verdiği zarar, geleceğin yenilenebilir enerjilerde olduğunu gösterdi.


Japonya’da meydana gelen nükleer felaket, nükleer enerjilerde zincirleme reaksiyonun yarattığı "öngörülemeyen riskleri" bir kez daha gözler önüne serdi. Felaketin ardından birçok ülke, nükleer enerji politikalarını değerlendirmeye aldı.

Almanya da, Japonya örneğinden sonra, nükleer enerji kullanımı konusunda frene basarak, santrallerin işletim sürelerinin uzatılmasına ilişkin yasayı üç aylığına askıya aldı. Ancak nükleer enerjiden tamamen vazgeçilebilmesi için, rüzgar ve su gücü, organik maddelerden elde edilen biyokütle enerjisi ya da fotovoltaik gibi alternatif teknolojilerin üretim tesislerinin artırılması gerekiyor.
Dünya’nın hiçbir yerinde Almanya’da olduğu kadar fotovoltaik, yani güneş enerjisini elektrik enerjisine çeviren üretim tesisi bulunmuyor. Almanya, enerji ihtiyacının yaklaşık yüzde 11’ni rüzgar gücü, su gücü, fotovoltaik ya da biyokütle üzerinden elde ediyor. Öyle ki elektrik üretiminde bu oran yüzde 17’yi buluyor. Öte yandan Almanya'da siyasiler ve bilim insanları, bugün yenilenebilir enerji türlerinden elde edillen yüzde 17'lik elektrik enerjisi oranının yüzde 40'lara ulaşabilmesi önünde engeller bulunduğu konusunda hemfikir.

“Dünya genelinde ve Almanya’da da yenilenebilir enerjiler sektöründe ve ayrıca yan branşlarda güçlü bir canlanma başlayacak” şeklinde konuşan Yeşiller Partisi Enerji Politikaları Sözcüsü Hans-Josef Fell, önceleri “ekolojik bir hayal” gibi algılanan yenilenebilir enerjilerin, bugün bir hayalin ötesine geçtiğini belirtti.


Almanya’da yenilenebilir enerjiler alanında faaliyet gösteren kuruluşların çatı örgütü, Almanya Yenilenebilir Enerjiler Birliği’nin (BBE) yaptığı iyimser tahminlerine göre, Almanya 2020 yılında enerji ihtiyacının yüzde 30’unu çevre dostu temiz enerjiyle karşılayabilecek. Federal hükümet ise bu oranı yüzde 20 olarak öngörüyor.

En iyi alternatif rüzgargücü


Hatırı sayılır büyük bir kesim, rüzgar gücünün yenilenebilir enerjilerde başı çekeceği konusunda hemfikir. RWE Innogy Enerji Şirketi’nden Holger Gassner, “Bugünün maliyetleri doğrultusunda, karbondioksit emisyonunu daha fazla düşüren teknolojilere yatırım yapıyoruz. Yani bu şekilde daha fazla miktarlarda elektrik üretilebiliyor. Bu da fotovoltaikten ziyade rüzgar gücü ve diğer teknolojilerle mümkün“ diyerek, rüzgar gücünü şimdiden hesaba katarak, bu alanda yatırımlar yaptıklarını ifade etti.
Almanya Rüzgargücü Tesisleri Ekonomi Birliği, özellikle de Fukuşima Dayiçi nükleer santralindeki facianın ardından, rüzgar gücünden enerji üretilmesi gerektiği konusunda dikkatleri çekmeye çalışıyor. Birliğin başkanı Wolfgang von Geldern, Almanya’da kurulmuş olan rüzgar enerjisi tesislerinin, bugünkü yaklaşık 27 bin megawattlık üretimi 2020 yılına kadar dört kat artırılabileceği görüşünde.

Ancak gerçekler, iyimser tahminlerden biraz farklı. Nitekim geçtiğimiz iki yıl içinde, fotovoltaik, rüzgar gücü ve biyokütle tesislerinin büyüme hızı yaklaşık yüzde 85 oranında geriledi. Federal hükümet bu durumun sorumlusu olarak küresel krizi işaret ederken, Yeşiller Partisi Enerji Politikası Sözcüsü Hans-Josef Fell, farklı görüşte. “Şu duruma bir bakın; dünyanın herhangi bir yerinde bir nükleer santral kurmak, Almanya’da bir rüzgar parkı kurabilmekten çok daha kolay. Çok fazla denetimden geçtiği için çoğu zaman onay almak yıllar sürüyor" diyen Fell, Almanya'da küçük bir su gücü tesisini büyütmek için bile çoğu zaman onay alınamadığına dikkat çekti.

Yenilenebilir enerjiler istihdam sağlıyor


Engeller bulunsa da, yenilenebilir enerjiler Alman ekonomisinde önemli bir yatırım aracı haline geldi. Sektör birliklerinin çalışmalarına göre, yaklaşık 370 bin kişi yenilenebilir enerjiler sektöründe çalışıyor. Veriler, bu sayının 2004 yılında sadece 160 bin olduğunu ortaya koyuyor. Yani, yenilenebilir enerjiler sadece iklim korumada önemli temiz enerji anlamına gelmiyor; bir sanayi ülkesi olan Almanya'nın ticari ilişkileri açısından da yenilenebilir enerjilerin vazgeçilmez olduğu vurgulanıyor.
deutsche welle türkçe

2/08/2011

japonlar sıvı silikondan güneş enerjisiyle şarj edilecek pil ürettiler

Japonların geliştirdiği yeni teknik sayesinde güneş enerjisiyle şarj edilecek piller, araba ve cep telefonlarında rahatça kullanılacak.
Japon bilim adamı profesör Tatsuya Shimoda başkanlığındaki ekip sıvı silikonu kullanarak güneş pili yapmayı başardı.

Yeni geliştirilen tekniğin güneş pilin üretim maliyetini büyük oranda düşüreceği belirtiliyor.

Yeni pilde kullanılan teknoloji şimdi kullanılana göre daha az donanım gerektirdiği için güneş pili üretim maliyetlerini yarı yarıya düşürmesi bekleniyor.

Geliştirilen bu teknik sayesinde ilerde araba ve cep telefonlarında da güneş enerjisinin kullanılabileceğini belirtiyor.

Profesör Shimoda sıvı silikon kullanarak yaptıkları bu tekniği daha da geliştirip tüm dünyada kullanılır hale getirmeyi umduklarını söylüyor.
trt türk

1/17/2011

güneş enerjisi ve 12 volt ile çalışan buzdolabı yapan konyalı mucit

Konyalı mucit 48 yaşındaki Muammer Ceran, güneş enerjisi ve 12 voltluk elektrikle çalışan buzdolabı üretti. 12 yıldır soğutma sistemleri üzerinde çalışan ilkokul mezunu Muammer Ceran, ürettiği buzdolabının hem 12 voltluk elektirikle, hemde güneş enerjisiyle çalışabildiğini belirtti. Ceran "12 voltluk adaptörle çalışan bir sistem geliştirdik. Bunu aynı zamanda solar sistem dediğimiz güneş enerjisi ile de çalıştırabiliryoruz. Cihazımız elektiriğin olmadığı yerlerde güneş enerjisiyle, güneşin olmadığı yerde de elektirik enerjisiyle çalışabilecek.

6/10/2010

Elektrik üretebilen pencere

Elektrik üreten pencereye büyük ödül

Elektrik üretebilen pencere yapımında işe yarayabilecek türde güneş panelleri geliştiren bir mucit, Milenyum Teknoloji Ödülü'nün bu yılki sahibi oldu.

Milenyum Teknoloji Ödülü
Elektrik üretebilen pencere yapımında işe yarayabilecek türde güneş panelleri geliştiren bir mucit, Milenyum Teknoloji Ödülü'nün bu yılki sahibi oldu.
İsviçre'deki Lozan Federal Teknoloji Enstitüsü'nden Profesör Michael Gratzel, 800 bin euro tutarındaki ödülünü Helsinki'de düzenlenen bir törenle aldı.
Finlandiya'daki Teknoloji Akademisi tarafından verilen ödüller, teknoloji alanında dünyada verilen en büyük ödül olma özelliğini taşıyor.
Profesör Gratzel'in geliştirdiği sistem, bitkilerin ışığı enerjiye dönüştürme biçimlerini esas alıyor.
Bilim adamının geliştirdiği sistemin, doğal fotosentez sürecini temel alan tek güneş enerjisi üretim modeli olduğu vurgulanıyor.
'Gökdelen camları elektrik üretecek' Finlandiya Teknoloji Akademisi'nden yapılan açıklamaa göre, bilim adamının geliştirdiği 'Gratzel hücreleri' güneş enerjisi elde etmeyi daha ekonomik bir hale getiriyor.
Akademi başkanı Dr. Ainomaija Haarla, bu icadın yenilenebilir enerji için ekonomik, büyük ölçekli çözümler sunma potansiyeli olduğunu söyledi.
Panelde nanoteknolojiden yararlanılmış. Kullanılan nanokristal filmlerdeki parçacıkların çok küçük olması ışığın kırılmasını önlüyor.
Bu da teknolojinin pencerelerde kullanılabilmesini sağlayabilecek bir özellik olarak sunuluyor.
Profesör Gratzel, örneğin New York'taki yüksek gökdelenlerin bu sayede birer güneş jeneratörüne dönüştürülebileceğini söylüyor.
Daha önce pil şarj eden sırt çantası gibi çeşitli ürünler de geliştiren Profesör Gratzel, kazandığı ödülün, yeni araştırmalarına katkı sağlayacağını söyledi.
'Işık veren duvar kağıdı' Büyük ödülün diğer iki adayı olan İngiliz mucitler de 150'şer bin euro ile ödüllendirildi.
Cambridge Ünviersitesi'nden Profesör Richard Friend'in geliştrdiği, ışık yayan organik diyot, akademi tarafından plastik elektronik alanında önemli bir kilometre taşı olarak nitelendi.
Bu buluş sayesinde, elektronik kağıt, ucuz ve organik güneş enerjisi hücreleri ve aydınlatıcı duvar kağıtları üretmek mümkün olabilecek.
Manchester Üniversitesi'nden Stephen Furber ise ARM'nin 32 bitlik RISC adlı mikroişlemcisinin tasarımcısı.
Bu işlemci, Apple'ın iPhone ve Microsoft'un Zune adlı ürünlerinde kullanılıyor.
Ödülü daha önce kazananlar arasında internetin mucidi olarak anılan Tim Berners-Lee ile mavi ve beyaz ışık yayan diyotların mucidi Profesör Shuji Nakamura da yer alıyor.
MYNET HABER