Dünya

Dünya
dinleme kapasitesi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
dinleme kapasitesi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

7/07/2011

ingiltere'de telefon dinleme skandalı ülkenin en çok satan pazar gazetesini kapattırdı

İngiltere'nin en çok satan pazar gazetesi News of the World, pazar günü son sayısını çıkararak yayın hayatına son verecek.
168 yaşındaki gazete son günlerde İngiltere gündemini kaplayan kanun dışı telefon dinleme skandalı sebebiyle sert eleştirilere hedef olumuştu.
Gazeteye reklam veren Ford, Vauxhall gibi şirketler yaşananlar sebebiyle News of the World'e reklam vermeyeceklerini açıklamışlardı.
News of the World'un parçası olduğu News International Medya grubunun genel yayın yönetmeni James Murdoch tarafından gazete çalışanlarına yapılan açıklama, İngiltere'nin satış rakamı açısından en büyük gazetesinin yayından kaldırılacağı anlamına geliyor.
Murdoch'un genişlemesi nasıl etkilenecek?

İngiliz hükümetinden yapılan açıklamada alınan kararda herhangi bir müdahalenin sözkonusu olmadığı belirtildi.

Gelişmelerin Ruport Murdoch'un sahibi olduğu dev medya grubunun talip olduğu İngiltere'nin dijital uydu kanalı BSkyB'nin satışı sürecini nasıl etkileyeceği konusunda henüz bir değerlendirme yapılmadı.

Yakın zaman içinde Başbakan Cameron liderliğindeki koalisyon hükümeti, Murdoch'un BSkyB'yi ele geçirme planlarına prensipte yeşil ışık yakmıştı.

İngiltere'de düzenlenen protestolarda halk Başbakan Cameron'ı "kararını çok geç olmadan değiştirmeye" çağırmıştı.

BSkyB'nin News Corporation'a satışı durumunda, grup İngiltere'de BBC dahil diğer tüm medya kuruluşlarını gelir açısından gölgede bırakan bir dev haline dönüşecek.
Askerlerin aileleri de dinlenmiş

Ruport Murdoch gelişmeler üzerinde gazeteyi kapatma kararı aldı.

News of the World gazetesine yönelik son iddia bugün Daily Telegraph gazetesinin öne sürdüğü Irak ve Afganistan'da ölen İngiliz askerlerin ailelerinin gazete tarafından gizlice dinlendiğini yönündeydi.

Gazetenin siyaset ve şöhret dünyasından ünlü kişilerin telefonlarını dinlediği iddiaları daha önce gündeme gelmişti.

Bu iddialara dün de cinayet ve Londra'da 7 Temmuz'daki bombalı saldırı kurbanlarının ve bu kişilerin yakınlarının telefonlarının da dinlendiği suçlaması eklendi.

Daily Telegraph gazetesinin bugünkü iddasına göre gazete adına çalıştığı söylenen özel dedektif Glenn Mulcaire'in dosyaları arasında, Irak ve Afganistan'da ölen askerlerin yakınlarına ait telefon numaraları da ele geçirildi.
İddialar nasıl gelişti

News of the World ayrıca, 2002 yılında cinayete kurban gitmiş bir genç kız henüz kayıp durumundayken cep telefonundaki mesajlara ulaşıp gizlice dinlemekle suçlanıyor.

Öldürüldüğünde 13 yaşında olan kızın mesaj kutusu dolunca bazı mesajları silerek yeni mesaj gelmesini sağlayan News of the World, Milly Dowler adlı kızın ailesine halen sağ olduğu yönünde boş umutlar vermekle suçlanıyor.

Katili daha geçen ay hapse mahkum edilen Milly Dowler'ın ailesi, kızları telefon mesajlarını dinleyebildiğine göre halen sağ olduğu umudunu taşıyordu.

Bulvar gazetesi News of the World, çarpıcı bir manşet bulmak amacıyla, 7 Temmuz 2005 tarihinde Londra'da toplu taşıma araçlarını hedef alan eşgüdümlü saldırılarda ölenlerin yakınlarının telefonlarını da dinlemekle suçlandı.

Gazetenin cep telefonlarını özel detektiflere para vererek dinlettiği iddia ediliyor.
Gazetenin "karanlık" mazisi

News of the World gazetesiyle ilgili telekulak skandalı ilk kez 5 yıl önce gündeme gelmişti.

Gazetenin bazı muhabirlerinin Kraliyet Ailesi'nin yakınlarının da aralarında bulunduğu birçok kişinin telefonlarını dinlediği ortaya çıkmıştı.

İngiltere Başbakanı David Cameron'ın eski iletişim danışmanı Andy Coulson bu skandal nedeniyle Ocak ayında görevinden istifa etmişti.

Gazetenin bir dönem editörlüğünü yapan Coulson, istifa kararına gerekçe olarak, telekulak skandalıyla ilgili devam eden haberleri göstermişti.

7/03/2011

estonyadaki bir otelin 23.katında sovyet ajanlarının dinleme yaptıkları oda ziyarete açıldı

Otel odasındaki herşey, KGB ajanlarının 1991 ağustosunda bir anda ortadan yok olurken bıraktığı gibi… Çalışma masasının üzerinde dolu bir kül tablası, gazeteler ve elektronik aletler öylece duruyor. Dinleme ve ses kayıt cihazlarıyla dolu oda ise “Hotel Viru ve KGB” adlı serginin en dikkat çekici bölümünü oluşturuyor. Argo Kasela, bu odaya girmenin o zamanlar hiç de kolay olmadığını belirtiyor:

“Bir keresinde oda yanlışlıkla açık kaldı. Otel müdürü de odanın önünden geçti ve kulaklık takmış dört kişiyi şu duvarın önünde otururken gördü. Hiç kimse ne yaptıklarını bilmiyordu. Otel müdürünün onların yüzünü görebilecek zamanı bile olmadı. Hemen bir ajan silahını çıkardı ve hemen ortadan yok olmazsa onu öldürmekle tehdit etti.”
20 yıldır kapalı ’23. kat’

Sergi rehberi Argo Kasela, ziyaretçilerini asansörle 22’inci kata çıkarıyor, buradan merdivenle 23’üncü kata devam ediliyor. Çok gizli bilgilere ve konuşmalara tanıklık yapan 23’üncü kat, yaklaşık 20 yıldan bu yana ilk kez ziyarete açıldı. Otelin son katı, Hotel Viru’nun açıldığı 1972’den Estonya’nın bağımsızlığını kazandığı 1991 yılının ağustos ayına kadar, Sovyetlerin gizli servisi KGB’nin en önemli üslerinden biriydi.

Hotel Viru, bugün hâlâ 516 odasıyla Tallinn’in en büyük oteli ve aynı zamanda Estonya’nın en yüksek binası. Kasela, bu binanın yaklaşık 40 yıl önce Sovyetler döneminin en prestijli yapılarından biri ve bir Sovyet markası olarak düşünüldüğünü belirtiyor:
“Burası, Sovyetler Birliği’nin prestijli otellerinden biriydi ve Sovyetler Birliği’ndeki hayatın propagandasını yapıyordu. Batılı misafirlerini ağırlamak için otelin iç dekorasyonunda ve servisinde Sovyetler Birliği’nin en iyileri sunuluyordu.”
Oteldeki mobilyaların tümü eski Doğu Almanya’dan getirilmişti. Doğu Alman mobilyaları, o dönemde Doğu Avrupa'nın en iyisi sayılıyordu. Binanın yapımı da dönemin Doğu Bloku’nda rekor sayılabilecek bir sürede, sadece üç yıl içinde tamamlandı. Kasela, KGB ajanlarının otelin daimi müşterileri olduğuna dikkat çekiyor:

“Otelin açılışından önce tüm otel personeli üç günlüğüne tatile gönderildi. Ve böylece KGB ajanlarının gerekli kablolarını otele döşemek için yeterli zamanı vardı.”

Kül tablasına bile dinleme cihazı

Oteldeki toplam 60 oda dinleme cihazlarıyla donatılmıştı. Telefonlara, kül tablalarına ya da vazolara küçük mikrofonlar yerleştirilmişti. Ancak serginin tek ilgi çekici yanı KGB’den geriye kalanlar değil. Bir başka rehber Yana Sampetova, sergide Sovyet dönemindeki yaşam koşullarına dair bilgi edinmenin de mümkün olduğunu kaydediyor:

“Biz burada saçma bir yaşamın söz konusu olduğunu ve herkes için geçerli olan anlamsız kurallar uygulandığını da göstermek istiyoruz. Sovyet rejimi altındaki yaşam son derece zor ve aynı zamanda saçmaydı.”

Yana Sampetova, Estonya bağımsızlığına kavuştuğunda 10 yaşındaymış. Sampetova, Sovyet dönemindeki ekonomik sıkıntıları iyi hatırlıyor. Ekmek gibi basit temel gıda maddelerini satın almak için bile insanların saatlerce dükkânların önünde beklemek zorunda kaldıklarını biliyor. Argo Kasela Hotel Viru’nun yiyecek deposunun da bugünkünden 10 kat daha büyük olduğunu belirtiyor. Kasela, yıllık patates ihtiyacının sonbaharda depolandığını ve o dönemde yemek seçeneğinin fazla olmadığını kaydediyor:

“Mutfakta üç temel çeşit bulunuyordu: Patates, domuz eti ve sebze konservesi. Deniz ürünleri yoktu, baharat yoktu, beyaz şarap yoktu. Sovyetler Birliği’nin yoksul bir ekonomisi vardı…”


© Deutsche Welle Türkçe

Matthias von Hein / Çeviri: Hülya Köylü

Editör: Murat Çelikkafa 

11/23/2010

her şeyi gören göz dev anteniyle bütün dünyayı dinleyecek

ABD dünyanın en büyük uydusunu uzaya fırlattı. “Çok gizli” casus uydu, 100 metre uzunluğundaki antenini dünyanın istenen bölgesine çevirip, oradaki tüm elektronik iletişimi dinleyebiliyor. ABD’nin hedefinde Rusya ve Çin olabilir.

ABD ordusunun askeri iletişim ve izleme amaçlı bir uydusu daha uzaya fırlatıldı. Ancak dün yörüngeye yerleştirilen uydu çok daha özel. Amerikan Ulusal İstihbarat Kurumu (NRO), Florida’daki Cape Canaveral Hava Kuvvetleri Üssü’nden fırlatılan uydunun, “dünyanın en büyük uydusu” olduğunu bildirdi.