Dünya

Dünya
ders geçme etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
ders geçme etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

6/12/2011

azmin zaferi yüzde 80 engelli olmasına rağmen 620 öğrencili lisede okul birincisi oldu

18 YAŞINDAKİ İpek Gülşen Çelik doğuştan engelli. Dünyada tanısı konulamayan bir hastalık nedeniyle 70 santim boyunda, el ve ayaklarını tam olarak kullanamıyor, rahat konuşamıyor. Sadece ders dinliyor ve arkadaşlarından aldıkları notlarla çalışabiliyor. Annesi Fatma Çelik’in kucağında her gün Asiye Ağaoğlu Anadolu Lisesi’ne geliyor, özel sandalyesinde oturarak derse katılıyor.

Dudak okuyor

Sınavlarda anaokulundan itibaren kendisini tanıyan yakın arkadaşlarının dudak okumasıyla soruları yanıtlıyor. Asla kendisine ayrıcalık istemeyen İpek için öğretmenleri, “Kimse ona özel durumundan dolayı ayrıcalık tanımadı, tanıyamaz da. Çünkü o bunu asla kabul etmez. Soruları dudak okumayla verdiği arkadaşları ondan çok düşük not alırken o başarısı ve azmi ile arkadaşlarını motive ediyor” diyor.

Onun ayaklarıyız

Anne ve babası İpek’i “O beyin, biz onun ayakları, bedeniyiz” diye anlatırken kızlarının yüzlerce öğrenci arasında engeline rağmen aldığı başarısını “Kendini böyle tamamlıyor” diyerek gururlandıklarını belirtiyorlar. İpek, her gün annesinin kucağında okuldan eve geldikten sonra gece 23.00-24.00’e kadar çalışıyor. Saat 05.00’ten itibaren de okuduğu notları tekrar ediyor.

12 C’nin gururu

Okulda yapılan törende İpek 87.88 ortalama ile birinci olurken ikinci 87.68 ortalama ile Zeynep Ermiş, üçüncü de 86.37 ortalama ile Sefa Yozgatlı oldu. İpek 12 Fen C’nin gururu değil, tüm okulun gözbebeği oldu.

İpek hepimize örnek oldu

Gülsem Özcan: Anasınıfından beri arkadaşım. Çok azimli. Herkese karşı azminden yılmadı. İnsanlar ona karşı olumsuz olsa da, yılmadı, başardı.

Baran İnan: Çok farklı ve özel biridir. Onun başarısı, azmi beni kendisine daha da yakınlaştırdı. Bazen benim bıktığım anlarda bile “Yılmayın, çalışın” diyerek bizi motive ediyor.

Ezgi Taşkın: Başarısı, azmi takdir edilecek düzeyde. Onu bir çok şeyde örnek alıyorum.


Her şeye rağmen YGS’den 220 aldı

YÜKSEKÖĞRETİME Geçiş Sınavı’nda (YGS) engelli olduğu belirtilmesine rağmen uygun sınıf ve ortam hazırlanmadığı, sınavda beli ağrıdığı ve oturamadığı için ancak 1 saat kalabilen İpek, bu sürede bile soruların büyük çoğunluğunu cevaplayarak 220 puan aldı. Lisans Yerleştirme Sınavı’nda uygun ortam sağlanması halinde rahatlıkla dilediği bölüme yerleşme umudu taşıyor. Hocaları da şartlar uygun olursa onun okuldaki başarısını sınavda da göstereceği konusunda emin.

Hafızası müthiş problemleri zihinden çözüyor

Erol Ermiş, Lise Müdürü: Her gün anne kucağında gelip derse giriyor. Annesi çok fedakâr. Bütün gün onu okulda bekliyor. Sınıfta onun yastıklı özel bir yeri var. Bütün okul onu sahiplendi.

Şule Hacıağaoğlu, Fizik öğretmeni: Okula 2 yıl önce atandığımda sınıfa girdiğimde bakışlarımdan rahatsız olur diye ona pek bakmadım. 1.5 ay sonra yazılı yaptım, sonuçlara inanamadım. Onun sınavını yazan sıra arkadaşı Ezgi 60-70 alırken o 90-100 alıyordu. Sınıfta sorduğum her soruya cevap veriyordu. Sınıf arkadaşlarının kardeşi ve çocukları gibi. Yağmur yağar yelek giydirirler, bisküvi getirirler.

Hatice Demir, Rehberlik öğretmeni: Kendisini motive ediyor. Biz de okul olarak ona özel ihtimam gösterdik. Ne öğretmenlerinden, ne arkadaşlarından özel bir ayrıcalık asla istemedi.

Emine Aydın, Sınıf öğretmeni: Müthiş bir hafızası var. Kalem tutamıyor, ama matematikte problemleri zihinden çözüyor. Dersi anlatırken çok iyi dinliyor. Arkadaşlarının notunu alıyor. Herkesinkini beğenmez. Belli kişilerin notlarını alır. Sınavlar sırasında onun dudaklarını okuyan arkadaşı soruları yazar. Başkasının cevabını beğenmez.

Doktor doktor dolaştık hâlâ tanı konulamadı

Cevdet Çelik, İpek’in babası: Kızımız dünyaya geldiğinde doktor doktor dolaştırdık. Son yıllarda Japonya ve Singapur’a bile genleri gönderildi, ama henüz tanı konmadı. 2005 yılına kadar ellerini kullanabiliyor, derdini anlatacak kadar konuşabiliyordu. Şimdi boğazındaki aletle nefes alabiliyor. Sağ elini artık kullanamıyor. Ancak, o kadar azimli ki sol elle yazmaya başladı. Ona küçük test kağıtları aldık, onlarla çalışıyor. Bizim dünyamız o. 18 yaşında. Koşmak, yürümek istiyor. Mimarlık çok istiyordu. Ama bu mümkün olmayınca engeliyle yapabileceği eczacılıkta karar kıldı. Bize birçok şeyi hissettirmez.
hürriyet

12/24/2010

yüksek öğretim'de başarısızlıktan atılma kaldırılıyor

12 Eylül 1980’den sonra üniversiteden ayrılan tüm öğrencilere dönüş yolu açılırken, yükseköğretimden başarısızlık nedeniyle atılma uygulaması da kaldırılıyor.

AK Partililerin, ders geçme, kredi ve harç sistemini kökten değiştiren önergeleri, dün TBMM Plan-Bütçe Komisyonu’ndaki yeniden yapılandırmayla ilgili torba tasarıya eklendi. Yeni düzenlemeyle 12 Eylül 1980’den itibaren üniversiteden atılan veya kendi isteğiyle ayrılan 300 bin dolayındaki kişiye sınavsız dönüş yolu açıldı. Getirilen aftan, türban nedeniyle okula devam edemeyenler, disiplin cezası alanlar da yararlanabilecek. Bu tarihten itibaren her ne sebeple olursa olsun üniversiteden ayrılanlar, 5 ay içinde başvurmaları halinde zamlı harç miktarlarını ödeme şartıyla üniversite öğrenimine dönebilecek.

Tembele ceza

4 yıllık lisans programını 7 yılda tamamlama şartı da kaldırılıyor. Bunun yerine, ders kredilerini, kredi aralığını, uygulamalı ve teorik ders saatlerini üniversite senatoları belirleyecek. Bir derse üçüncü kez kayıt yaptıran öğrenci, harç miktarını ders başına yüzde 50, dördüncü kez kayıt yaptıran yüzde 100, beş ve üstünde kayıt yaptıran yüzde 300 zamlı ödeyecek. 4 yıllık programı 7 yılda bitiremeyen öğrenci, her ilave ders için ilk kayıtta yüzde 100, ikinci kayıtta yüzde 200, üçüncü kayıtta yüzde 300, dört ve sonraki kayıtlarda yüzde 400 zamlı harç yatıracak. Bulundukları bölümde her dönem için başarı ortalamasına göre yüzde 10’luk dilime giren öğrenciler, bir sonraki dönemin harcını yüzde 50 indirimli ödeyecek.
Yeterlilik, seviye tespit ve ders sınavları, elektronik soru bankasından her adaya farklı zamanda farklı soru yöneltmek şartıyla internet ortamında yapılabilecek. Üniversiteler, uzaktan eğitim yoluyla da ön lisans, lisans ve lisansüstü diploma verebilecek. Öğretim üyeleri, e-diploma programları için ek ders ücreti alacak.

Af siyasi bir karar

YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, TBMM’de bekleyen torba kanun tasarısında yer alan üniversiteden atılmayı kaldıran düzenlemede af olmadığını anımsatarak, “Af siyasilerin kararıdır. Her nedenle olursa olsun okuldan atılanların dönmesini istiyoruz. Genişletip terör suçunu da alabilirler. Rasyonel olanı 2008’den bu yana olanı içine almasıdır. Açılım politikası gereği 80’lerin politikalarını düşünürseniz pek çok insan sistemden zarar gördü” dedi. Milli Eğitim Komisyonu Başkanı ve Ak Parti Milletvekili Mehmet Sağlam ise torba tasarıya öğrenci affının sokulmasının yanlış olduğunu belirterek, “Eğer öğrenci affı olacaksa özel bir kanunla olması gerekir” dedi. Komisyonun CHP’li üyeleriyse affı destekleyeceklerini ancak konuşulması gereken yerin Plan-Bütçe değil. Milli Eğitim Komisyonu olduğunu söyledi.
hürriyet gündem