Dünya

Dünya
cenaze töreni etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
cenaze töreni etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

10/05/2012

neşet ertaş'ın cenaze namazında müslüman bir insan olduğuna şahitlik edermisiniz? sorusu

Vefatıyla yediden yetmişe tüm Türkiye’yi yasa boğan halk ozanı Neşet Ertaş’ın cenaze namazında cemaate sorulan soru tartışma başlattı.

Kırşehir Ahi Evran Camii’nde cenaze namazını kıldıran Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Kamil Yılmaz’ın "Onun hali hayatında ve kemal-i sıhhatinde Müslüman bir insan olduğuna şahitlik eder misiniz?" diye sormasını, CHP’liler Meclis gündemine getirecek. Bununla ilgili soru önergesi hazırlanırken, Kırşehir Belediyesi’ne yönelik ’tabutu reklam panosuna dönüştürme’ eleştirileri de önergede yer alacak.

MOROĞLU: MÜSLÜMANLIĞINI BİLMİYORSAN NİYE KILDIRIYORSUN?

Neşet Ertaş’ın hastalığından vefatına kadar, sürece yakın tanıklık eden ve cenaze işlemleriyle ilgilenen CHP İzmir Milletvekili Mustafa Moroğlu, cenaze namazını kıldıran Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Kamil Yılmaz’ın cemaate yönelttiği soruyu garipsediğini söyledi. Moroğlu, "Yani Müslüman olduğunu bilmediğin bir insanın cenazesini niye kıldırıyorsun? Bu usul bilip bilmemekle ilgili bir durum değil. Toplumu tek tip hale getirmek, renklilikleri törpülemek ve bunun için bir cenazeyi bile kullanmak kabul edilemez. Müslüman değilseniz hatta Sünni değilseniz demek ki yaşama özgürlüğünüz yok. Bu soru aynı zamanda bir baskıyı ifade ediyor" değerlendirmesini yaptı.

AKKİRAZ SORU ÖNERGESİ VERECEK

CHP İstanbul Milletvekili ve halk müziğinin önemli temsilcilerinden Sabahat Akkiraz da konuyu Meclis gündemine soru önergesiyle taşıyacağını kaydetti. Akkiraz, "Cenaze esnasında bu soru benim de dikkatimi çekti. Hiçbir yerde böyle bir soru duymadım. Muhtemelen o namazı kıldıran kişi Abdalların inanç olarak Müslüman olduğunu bilmiyor ki tekrar bir tescil ettirme ihtiyacı hissetti. Ayıp olan sorunun kendisi" diye konuştu. Bu konuyu Meclis kürsüsünden de dile getireceğini ifade eden Akkiraz, "Keşke bu topraklardan gelmiş geçmiş en büyük ozanlardan biri olan Neşet Ertaş’ın sonsuzluğa uğurlanışında ne tabut tartışmaları ne de bu tür davranışların ayıbı yaşanmasaydı. Bu açıdan da üzüntü duyuyorum" dedi.

PROF. DR. DUMLU: İLK KEZ BÖYLE BİR SORU DUYDUM

Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ömer Dumlu da konuya ilişkin soruları yanıtlarken, cenaze namazlarında "Hakkınızı helal eder misiniz?" diye sormanın usulden olduğunu, ilk kez bir cenaze namazında böyle bir sorunun sorulduğunu duyduğunu söyledi. Cenaze törenini izleme şansının olmadığını dile getiren Prof. Dr. Dumlu, "Ben de böyle bir soru sorulduğunu çevremden duydum. Ama ben İlahiyat Fakültesi Dekanı olarak böyle bir soru sormayı tercih etmezdim. Bildiğim kadarıyla sadece ’Hakkınızı helal eder misiniz’ sorusu üç kez sorulur. Bu da oradaki cemaate ve vatandaşın yakınlarına bir jesttir" diye konuştu.

Olaya yine de iyi niyetle bakmak gerektiğini vurgulayan Dumlu, "Açıkçası cenaze namazını kimin kıldırdığını da bilmiyorum ama iyi niyetle bakarsak herkes elhamdülillah Müslüman. Kimsenin kuşkusu yok deme isteğini vurgulamış olabilir. Zaten o cenazenin o musallaya konulması bile bunun tescilidir" dedi.

Cenaze namazını kıldıran imamın konuşması

Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Kamil Yılmaz, Neşet Ertaş’ın cenaze namazını kıldırırken yaptığı konuşmanın tam metni şöyle: "Ömrünü hakka ve halka hizmete adamış, musallada bulunan halk kahramanımız Neşet Ertaş’ı hepimiz tanıyoruz, dünya tanıyor, ülkemin insanı tanıyor. Onun memleketine bağlılığı, dinine, diyanetine bağlılığı hepimizin ittifakla şahit olduğu bir husus. Şiirlerinde, sazıyla söylediği bu duyguları çok derinliğiyle görüyoruz. Ama yine de bununla birlikte biz bir son defa sizlerden, onu hali hayatında tanıyan, sohbetlerine iştirak etmiş, programlarında bulunmuş, televizyonda onu seyretmiş halkımızın bir ferdi olarak, her birinizden onun hali hayatında kemal-i sıhhatinde Müslüman bir insan olduğuna şahitlik eder misiniz? Şahitlik eder misiniz? Daha yüksek sesle, şahitlik eder misiniz? Neşet Ertaş da şüphesiz fani bir insan. Son yolculuğunda Neşet Ertaş üstadımıza haklarınızı helal eder misiniz? Lütfen haklarınızı helal edin. Allah bu şahitliklerinizi ve helalliklerinizi kabul buyursun. Allah yerini boş bırakmasın. Duamız budur."

Tabutu reklam aracı gibi kullanıldığı iddiası

Neşet Ertaş’ın vefat ettiği özel hastanede tüm işlemleri gerçekleştiren Şentaş Cenaze Hizmetleri Şirketi’nin sahibi Taşkın Koç, İzmir’den çıkan tabutla Kırşehir’de cenazedeki tabutun aynı olmadığını, değiştirme yapıldığını kaydetti. Ailenin kesinlikle şatafatlı olmayan, sade bir tabut istediğini belirten Koç, "Biz de ustamızın ailesinin isteğine uygun bir tabut hazırladık. Ancak belediye kendini ön plana çıkarmak için tabutu değiştirdi. Ben 13 yıldır bu işteyim. Nereye gönderirsek şimdiye kadar hiç tabut değişmedi, Kırşehir’de değişti. Her şeyden önce sade tabut isteyen ailesine ayıp olduğunu düşünüyorum. Aile bu kadar mütevazı iken belediyenin tavrını anlamak mümkün değil" dedi. Koç ayrıca tabut değişikliğinin zaten tercih edilmediğini anlatarak "Zaten merhumun bütün işlemleri yapılmış. Ona ikinci bir eziyet oluyor" değerlendirmesini yaptı. e-kolay

2/07/2012

üç yıl sonra dirilen şarkıcı dna testleri bitene kadar gözaltında tutuluyor

Güney Afrika'da üç yıl önce öldüğü bilinen meşhur bir halk şarkıcısı olduğunu iddia eden bir kişi, DNA testleriyle kimliği tespit edilene dek gözaltına alındı.
Söz konusu şahıs, 2009'da ölen meşhur Zulu halk şarkıcısı Khulakeni "Mgqumeni" Khumalo olduğunu iddia ediyor.

Şahıs geçen hafta Khumalo'nun ailesinin evine gidip, kendisini zombilerin kaçırdığını söyledi.

BBC Muhabiri Nomsa Maseko, polisin haftasonuna doğru DNA sonuçlarını alacağını ve sonuçlar gelene dek şahsın gözaltında tutulacağını belirtti.

DNA testi sonucu şahsın Khumalo olduğu kanıtlanırsa politikacılar, medya ve hayranlarının katıldığı görkemli cenaze töreninde gömülen naaşın çıkartılıp, kime ait olduğunu bulmak için polis mahkemeye gitmek zorunda kalacak.
'Zombiler kaçırdı'

Muhabirimiz, Khumalo olduğunu iddia eden şahsın ortaya çıkmasının ülkede büyük bir sansasyona yol açtığını söylüyor.

Polisin, şahsı görmek için toplanan hayran kalabalığını dağıtmak için basınçlı su kullandığı belirtiliyor.

Bir megafonla hayranlarına seslenen şahıs, aslında ölmediğini ve büyü kurbanı olduğunu söyledi.

Şahıs ayrıca, iki yıl boyunca zombiler tarafından bir mağarada tutulduğunu ve hayatta kalmak için çamur yemek zorunda kaldığını savundu.

South Africa Times gazetesinin haberine göre, "Hep hayattaydım. Çok kilo verdim ama işte buradayım" dedi.

Güney Afrika'nın özellikle kırsal kesimlerinde büyüye yoğun biçimde inanılıyor.

9/25/2011

çocuğunun çürümüş cesediyle iki yıl beraber yaşayan kadın tutuklandı

Daily Mail'in iddiasına göre, Bradford'daki bir mahallede, komşuların artan şikayetleri üzerine polis tarafından baskın düzenlenen evde, üç yaşındaki erkek çocuğunun cesedi, evin bodrum katında bulundu.
Ölü çocuğun annesi olduğu ileri sürülen Amanda Hutton ve evde bulunan 22 yaşındaki bir adam gözaltına alındı.

Cesedi bulunan çocuğun isminin Hamza Khan olduğu ve bir ikizinin olduğu bildirildi.

Dehşet evinde, 41 yaşındaki bekar anne Amanda Hutton'ın aynı evde 5 çocuğuyla birlikte yaşadığı belirtildi.

Hutton'ın, başka evde oturan 20 yaşın üstündeki iki oğlu ise olayı öğrenince yaşadıkları şaşkınlığı polise ifade verirken dile getirdi.

Londra'nın yaklaşık 300 km uzağında bulunan yerleşkede yaşanan olay, mahalle sakinlerini de şoke etti. Komşular eve çiçek bırakarak ve bahçedeki ağaçlardan birine oyuncak ayı asarak Hamza'nın anısına sembolik bir cenaze töreni düzenledi. 

6/19/2011

aç susuz bir aydır sahibinin mezarının başından ayrılmayan köpek

Mezarlık görevlilerinin "Öksüz" adını koydukları doberman kırması köpek, yaklaşık bir ay önce yoğun defin olduğu bir gün mezarlığa geldi. Yeni gömü yapılan mezarların başından ayrılmadı.


Mezarlık görevlileri bir süre sonra farkettikleri köpeği tüm çabalara rağmen uzaklaştıramadı. Aç susuz kalmasına rağmen hep aynı yerde dolaşan ve oldukça zayıflayan köpeğe görevliler su ve yiyecek vererek hayatta kalmasını sağladı.

Bir ay kadar önce mezarlıkta yoğun bir defin olduğunu belirten mezarlık görevlileri şunları anlattı:

"O gün cenaze aracının peşinde bir köpeğin geldiği gördük. Fakat bu köpeğin ölen sahibin peşinden gelen köpek olduğunu anlayamadık. Çünkü mezarlık içinde ve çevresinde çok sayıda sahipsiz köpek var. Onlardan biri olabilir diye düşündük. Fakat köpeğin mezarlıktan hiç ayrılmadığını mezarların üzerini kokladığı gördük. Daha sonra ölen sahibinin mezarını aradığını anladık. Öksüz adını verdiğimiz köpek bir aydır burada yatıp kalkıyor. Biz de durumuna üzülüyoruz. Onun bu halini görenlerin de gözyaşı döktüğüne şahit olduk. Birkaç mezarın çevresinden ayrılmıyor ama, sahibinin mezarının hangisi olduğunu bilemiyoruz. Eğer bu köpeği tanıyan varsa gelip buradan alsın."
trt türk

6/05/2011

92 yıl beraber yaşayan rahip ikiz kardeşler aynı gün vefat ettiler

27 Mart 1919 günü New York'un Buffalo kentinde birkaç saat arayla doğan Riester kardeşler 92 yıllık ömürlerini yan yana geçirdikten sonra birkaç saat arayla hayata gözlerini yumdular.


Aynı okula giden Riesterler, hep birlikte seyahat etti, hiç evlenmedi ve aynı anda Fransisken tarikatına katılarak manastırda yaşamaya başladı.

Üç yıl önce New York'tan Florida'ya taşınarak St. Anthony Manastırı'na yerleşen Katolik rahipler Riester kardeşlerin ölümü de aynı gün ve aynı sebepten oldu.

İki kardeş, geçtiğimiz çarşamba günü Florida'nın St. Petersburg kentindeki St. Anthony Hastanesi'nde kalp yetmezliğinden hayatını kaybetti. Doktorlar, Julian'ın sabah, Adrian'ın ise akşam saatlerinde öldüğünü söyledi.

Hayatları boyunca yolları ayrılmayan Riester kardeşlerin cenazelerinin Buffalo'ya gönderileceği ve ömürlerinin büyük bölümünü geçirdikleri St. Bonaventure Üniversitesi'nin karşısındaki mezarlığa defnedileceği bildirildi.
mynet

5/02/2011

amerika usame bin ladeni gerçekten öldürebildimi cesedi denize attık açıklaması şaşırttı

ABD'li yetkiliden gelen açıklama şaşırttı. ABD'li yetkililer Ladin'in cesedini okyanusa attıklarını açıkladı.
Amerikan AP haber ajansına göre, ABD'li bir yetkili, askeri operasyonla öldürülen Usama Bin Ladin'i "denize gömdük" dedi.

Habere göre Amerikalı yetkili, "Dünyanın en çok aranan teröristinin cenazesini kabul etmek isteyecek bir ülkenin bulunması zor olacaktı. Bu yüzden ABD onu denize gömmeye karar verdi" dedi.

Hassas ulusal güvenlik konularıyla ilgili adının açıklanmaması koşuluyla konuştuğu belirtilen yetkili, Bin Ladin'in nerede denize atıldığını söylemedi.

Haberde ABD'li yetkili, Bin Ladin'in cenazesine İslami kurallara göre muamele edilmesine karar verildiğini, İslami kurallar gereğince cenazenin 24 saat içinde defninin gerektiğini öne sürdü.

New York Times gazetesi ise, Bin Ladin'in cesedinin önce Afganistan'a götürüldüğünü, ardından da uçağa tekrar konularak Hint Okyanusu'nun sularına bırakıldığını haber verdi.

Amerikan basını, Washington'ın böylece Usame Bin Ladin'in mezarının bir mabede dönüştürülmesini engellemeyi amaçladığını duyurdu.
trt türk