Dünya

Dünya
bbc etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
bbc etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

10/27/2011

hayal ürünü olan oscar ödüllü filmin hikayesi gerçek oldu

Konusu Hindistan'da geçen Oscar ödüllü ''Slumdog Millionaire'' adlı film hayal ürünü bir senaryo üzerine kuruluydu.
Gene Hindistan'da Suşil Kumar adlı gencin başına gelenler ise, bu filmin gerçek hayattaki yansıması gibi.

Hindistan'n en yoksul eyaletlerinden biri olan Bihar'dan çıkıp gelen 27 yaşındaki Suşil Kumar, ''Kim Milyoner Olmak İster?'' adlı yarışmanın Hindistan televizyonundaki versiyonunda 1 milyon dolarlık büyük ödülü kazanan ilk Hintli oldu.

Ülkenin doğusunda yer alan Bihar'da bilgisayar işletmecisi olarak çalışan Suşil'in erkek kardeşi Sudhir Kumar, ''Kardeşim BBC'nin Hintçe servisini devamlı dinleyen birisidir. Bu kadar bilgili olmasını buna bağlıyorum.'' diyor.

Aylık maaşı 150 dolar olan Suşil Kumar, yarışmaya katılmadan beş ay önce evlenmişti.

Bilgi yarışmasındaki soruları teker teker doğru yanıtlayarak en büyük ödüle dek tırmanan genç adam, 1 milyon dolarlık çek eline verildiğinde ''Rüyamda görsem inanmazdım.'' diyerek tepkisini dile getirdi.

''Slumdog Millionaire'' filminde Hindistan'ın kenar mahallelerinden çıkan bir gencin aynı televizyon yarışmasında büyük ödülü alışı anlatılıyordu.

2009 yılındaki Oscar töreninde sekiz farklı dalda ödüle layık görülerek geceye damgasını vuran ''Slumdog Millionaire'' dünya çapında hem eleştirmenlerden beğeni toplamış hem de gişelerde ticari başarı elde etmişti.

Hindistan'da ''Kaun Banega Krorepati'' adlı altında yayınlanan popoüler bilgi yarışması, Bolywood yıldızı Amitabh Bachchan tarafından sunuluyor.

10/26/2011

türk medyasında kandil ve hakurk bölgesinde 1400 pkk'lı öldürüldü haberine yalanlama

Murat Nişancıoğlu

BBC Türkçe Bölüm Başkanı

Dün Türk medyasında şöyle bir haber dolaşmaya başladı:

“BBC’nin Irak’taki özel temsilcisinin haberine göre Türkiye'nin Hava Harekatı ve Bordo Bereli Özel Timi tarafından Kuzey Irak'ta PKK'nın Kandil ve Hakurk kamplarına yönelik yapılan sınır ötesi operasyonda 1400 PKK militanı öldürüldüğü söylendi.
AK Parti hükümetinin terör ile mücadelede kararlı olduğunu söyleyen BBC muhabiri Thorpe bu operasyonlar ile PKK terörünün biteceğini söyledi. Edinilen bilgi bölgesel Kürt yönetiminin resmi yazılı yayın kuruluşları tarafından da kabul edildi.”

Bu haberi önce ciddiye almadık. BBC’nin İngilizce internet sitesine veya BBC Türkçe’nin sitesine bakıldığında ya da BBC World televizyonunun dünkü bültenleri izlendiğinde böyle bir haberin olup olmadığını görmek çok zor değildi.

Fakat belli ki hata yaptık. Bazı meslektaşlarımız, hiçbir yerde göremedikleri (çünkü BBC yayınlarında veya internet sitelerinde görmeleri mümkün değildi) bu haberin doğru olup olmadığını öğrenmek için BBC Türkçe’ye veya BBC’nin ana haber dairesine sormak yerine bu asılsız haberi yayınlamayı sürdürdüler.

İş öyle bir boyuta ulaştı ki, bazı medya kuruluşlarının internet sitelerinde manşete taşıdıkları habere gore, Türkiye-Azerbeycan Yüksek Düzeyli İşbiriği Konseyi toplantısından sonra basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a bir gazeteci şöyle bir soru sordu:

''Bugün BBC'nin bir haberi var. BBC'nin Irak'lı muhabiri, yaklaşık 1300-1400 PKK'lı teröristin Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından etkisiz hale getirildiği yönünde bir haber geçti. Bu sayı doğru mu?''

Başbakan Erdoğan’ın yanıtı da, yine bu internet sitelerindeki habere göre şöyleydi:

''BBC'nin açıklamış olduğu rakamlar ciddi rakamlar değil. Bunlar gayriciddi. Herhangi bir mesnedi falan yok. Yani nereden bulmuş, nasıl böyle bir şeyi çıkarmışlar belli değil.

Bu noktada Başbakan Tayyip Erdoğan’ın kendisine sorulan sorudaki iddiayı doğru kabul edip yanıt vermesi doğal. Kendisine yöneltilen iddianın doğru olup olmadığını bilmek onun işi değil, ama bu soruyu soran bir gazetecinin, ne yazık ki , en basit, en temel görevi.

Üstelik BBC, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin yaptığı ileri sürülen sınır ötesi bir operasyonda 1400 PKK militanının öldüğünü iddia ediyorsa, uluslararası alanda son derece önemli bu haberini internet sayfasına koymamış olması başlı başına sorgulanması gereken, dolayısıyla bu haberin doğru olup olmadığının araştırılmasını zorunlu kılan bir şey değil mi?

Bu noktada bir BBC sözcüsü tarafından yapılan resmi açıklamayı aktaralım:

BBC, PKK ölümlerinin 1400 olduğuna ilişkin bir rakam bildirmemiştir. Bu haberi biz bilmediğimiz gibi, bu haberi verdiği ileri sürülen muhabir Nick Thorpe da bilmemektedir. Nick Thorpe böyle bir haber yapmamıştır ve yakın geçmişte bölgede bulunmamıştır”

BBC’nin bu resmi açıklamasına şunları da eklemek gerekir:

Sözkonusu asılsız haberin nereden kaynaklandığını bilmiyoruz. Bu tür asılsız haberleri yaymanın arkasında yatan amaçları da bilmiyoruz. Ama şunu bir kez daha vurgulamanın önemli olduğunu düşünüyoruz:

BBC, doğru, güvenilir, objektif ve dengeli haber yapma çabasında olan uluslararası bir kuruluştur. Uluslararası alanda bütün yayın kuruluşları arasında sahip olduğu itibarı bu ilkelerine borçludur.

BBC bu ilkelerine uygun standartlara her zaman ulaşamayabilir. Eksik, hatalı haberler yapabilir. Böyle bir durumda dünyanın neresinde olursa olsun herkesin BBC’ye şikayette bulunmaya hakkı vardır.

Bir kamu kuruluşu olarak BBC bu tür şikayetleri değerlendirmek ve yanıtlamakla, yaptığı habercilikte bir hata varsa bunu herkese açıklamakla yükümlüdür.

Fakat BBC’ye atfedilerek yapılan asılsız haberlere karşı sessiz kalmamız mümkün değildir. Bu asılsız haberleri üretenlere karşı her türlü ulusal ve uluslararası yasal yollara başvurma hakkımızın olduğu da bilinmelidir.

Tabii, hangi haberin BBC’ye ait olup olmadığını öğrenmek de son derece basittir. Bunun için ya BBC Türkçe’nin internet sayfasına, www.bbcturkce.com , ya da BBC’nin ana haber sayfasına www.bbc.co.uk/news gözatmak, veya BBC World televizyon kanalını izlemek yeterlidir.

9/08/2011

afganistanda görev yapan bbc muhabirinin yakasındaki basın kartını bomba zanneden nato askeri öldürmüş

Afganistan'daki NATO kuvvetlerinden yapılan açıklamada BBC Dünya Servisi için çalışan 25 yaşındaki Afgan gazeteci Ahmed Omid Khpolwak'ın ölümünden kendilerinin sorumlu olduğu bildirildi.
Açıklamada Omid'ın NATO birliğinde görev alan bir Amerikan askeri tarafından “yanlışlıkla” vurulduğu belirtildi.

Toplam yirmi kişinin hayatını kaybettiği olay ardından yapılan ilk açıklamada saldırıyı Taliban'ın gerçekleştirdiği açıklanmıştı.

NATO kuvvetlerinin olayla ilgili yaptığı inceleme sonucunda bugün yaptığı açıklamada ise Omid'ın "kazara" öldürüldüğü belirtildi.

Ahmed Omid hayatını kaybetmeden hemen önce kardeşine yolladığı mesajlarda "Saklanıyorum. Ölüm geldi" ve "Benim için dua edin. Ölmek üzereyim" demişti.

25 yaşındaki Omid'in vücudundan 11 kurşun çıktığı belirtilmişti.
Basın kartı bomba sanıldı

NATO birliklerinin inceleme raporunda olayın, Afganistan'ın güneyindeki Uruzgan vilayetinde kendilerine düzenlenen saldırıya karşılık veren NATO birliklerinin Khpolwak'ın bulunduğu ofise girdiği zaman yaşandığı belirtildi.

Bu sırada banyoya sığınmış olan Khpolwak'ın NATO askerlerine elindeki bir cisimle yaklaştığı sırada öldürüldüğü açıklandı.

Askerlerin bomba düzeneği olduğunu sandıkları Khpolwak'ın elindeki cismin basın kartı olduğu belirtildi.

NATO birlikler, BBC için çalışan gazetecinin "dramatik" ölümü sebebiyle ailesine başsağlığı dilediği, ancak askerlerin yanlış bir uygulamada bulunmamış olduklarının anlaşıldığının belirtildi.
"Trajedi"

25 yaşındaki Ahmed Omid, son üç yıldır BBC Peştuca servisine düzenli olarak haber geçiyordu.

Omid'in ayrıca yerel bir radyo istasyonu ile yerel bir haber ajansı için de çalıştığı bildirildi.

Omid'in ölümü ardından BBC tarafından yapılan açıklamada genç gazeteci ''çok değer verilen bir çalışma arkadaşı'' olarak nitelenmiş ve Omid'in özlemle anılacağını vurgulanmıştı.

NATO birliklerinden bugün yapılan açıklama ardından BBC Dünya Servisi Genel Müdürü Peter Horrocks, ''Omid'in ölümü ailesi ve arkadaşları için bir trajedi oldu" dedi.

Horrocks, Omid'in kaybının dünyanın dört bir yanından hayati haberler sunmak için uğraşan gazetecilerin yüz yüze kaldıkları tehlikeleri bir kez daha ortaya koyduğunu belirtti.

Peter Horrocks ayrıca tehlikeli noktalarda çalışan gazetecilerin buralarda yaşananları tüm dünyaya anlatabilmeleri için kendilerine en iyi güvenlik önlemlerinin sağlanması gerektiğini ekledi.