Dünya

Dünya
analiz etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
analiz etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

11/05/2011

amerikan cia sosyal medya istihbarat merkezi günde 5 milyon tweet tarıyor

ABD merkezli uluslararası haber ajansı Associated Press, 11 Eylül saldırılarının ardından hazırlanan raporun önerileri doğrultusunda Amerikan Merkezi Haberalma Teşkilatı (CIA) tarafından oluşturulan “sosyal medya istihbarat merkezine” giren ilk medya kuruluşu oldu.
CIA, ABD’nin Virginia eyaletinde ismi verilmeyen bir sanayi sitesinde, yeri açıklanmayan bir tuğla binada konuşlu ‘Açık Kaynak Merkezi’nde bulunan ajan ekibi, Twitter başta olmak üzere sosyal medyayı sürekli izliyor.

Kendilerini “kindar kütüphaneciler” olarak tanıtan istihbaratçı ekibi, Arapça’dan Çince’ye dek onlarca dilde günde 5 milyon ‘tweet’i tarıyor. Twitter’ın yanı sıra Facebook, internet sohbet odaları, gazeteler ve haber kanalları gibi diğer açık istihbarat kaynaklarını da tarayan ekip, elde edilen verileri söz konusu bölgelerde CIA’in yaptığı telefon dinlemeleriyle karşılaştırararak doğruluyor. Ardından o bölgedeki olası değişim ve devrim işaretleriyle ABD çıkarlarına yönelik tehditler analiz ediliyor.

Merkezin direktörü Doug Naquin, “Mısır’daki isyanın patlak vermek üzere olduğunu önceden görmüştük. Sadece devrimin tam zamanını tespit edemedik” dedi. Naquin’e göre Farsça, sosyal medyanın en büyük üçüncü dili. Virginia’da masa başında bulunan ekibin yanısıra, dünyanın dört bir yanındaki ABD elçiliklerinde de sisteme katkı sağlayan analistlerin bulunduğu belirtildi. Bu faaliyetlerden elde edilen veriler, ABD Başkanı Barack Obama’nın günlük istihbarat brifinglerinde de kullanılıyor.

Türkiye de izlemede
Örneğin El Kaide lideri Usame Bin Ladin’in geçen mayısta Pakistan’da öldürülmesinin ardından Twitter’daki Urduca ve Çince yorumların çoğu olumsuzmuş. Haberde, Obama’nın bu operasyondan sonra Ortadoğu konularında verdiği bir demecin ardından da Twitter’da 24 saat içinde Türkiye, Mısır, Yemen, Cezayir, Körfez ve İsrail’den ağırlıklı olarak olumsuz yorumlar gelmiş. Türkçe ve Arapça tweet’lerde, Obama’nın İsrail’i kayırdığı öne sürülürken, İbranice mesajlarda onun Arap yanlısı olduğu savunulmuş.

3/25/2011

zerdeçal bitkisi patlayıcıları tespit etmek için dedektör gibi kullanılacak

Araştırmacılar, zerdeçalın içeriğindeki bir kimyasal maddenin, patlayıcıları tespit etmekte kullanılabileceğini söylüyor.

Özellikle Hint mutfağında sıkça rastlanan, köri tozu üretiminde de kullanılan bu ucuz baharat, antioksidan özellikleriyle biliniyor.

Bilim adamları, yakınlarda, yine zerdeçaldan elde edilen bir ilacın, felçten hemen sonra oluşan hasarın bir bölümünü ortadan kaldırabileceğini açıklamıştı.

Zerdeçalın laboratuar ortamında kanser hücrelerini yok etttiği yolunda da araştırmalar bulunuyor.

Ancak uzmanlara göre zerdeçal, TNT gibi patlayıcıların da ucuz yoldan tespit edilmelerinde etkin bir seçenek olabilir.

Zira zerdeçal havadaki patlayıcı madde moleküllerini üzerine çekiyor ve bu sırada ışık yayan niteliklerinde oluşan kimyasal reaksiyona dayalı değişiklikler ölçülebiliyor.

Uzmanlar bu sayede herhangi bir ortamda patlayıcı olup olmadığının anlaşılabileceğini söylüyor.

"Floresan tayf ölçümü" denen bu yöntem aslında yeni değil; halihazırda bir çok algı ve analiz tekniğinde kullanılıyor.

Bazı kimyasalların ışıklandırılmaları, belli süreyle de olsa, farklı bir renkte ışık yaymalarıyla sonuçlanabiliyor.

Karanlıkta parlayan resimli tişörtler ya da fosforlu, tavana yapışan süsler buna bir örnek olarak gösterilebilir.

Massachusetts Üniversitesi'nden Abhishek Kumar ve ekibi, köri baharatının içeriğindeki floresan özelliklerden, patlayıcıları tespit etmekte yararlanılabileceğini söyledi.

Kumar, "Elinizde bir gram TNT varsa ve herhangi bir odadaki bir milyar hava molekülünden örnek alıyorsanız, içinde dört ya da beş TNT molekülü bulacaksınızdır - patlayıcıların tespit edilmesi bu yüzden bu kadar zor" diye konuştu.

ABD Dışişleri Bakanlığı'nın tahminlerine göre, dünya genelinde 60 ila 70 milyon kara mayını bulunuyor.

Kumar, "hem ucuz, hem hassas, hem de kullanması ve taşıması kolay bir araca ihtiyacımız var." dedi.

Kumar, ekibiyle beraber başta zerdeçalın ana maddesi kurkumini, biyolojik araştırmaları kapsamında incelediklerini; suda kolayca eriyebilmesi için birtakım deneyler yaptıklarını anlattı ve optik özelliklerinin kullanılması fikrinin de, bu sırada doğduğunu belirtti.

Kısmen ABD hükümetinden fon alarak projeyi geliştiren bilim ekibi, bu tekniği taşınabilir bir dedektöre dönüştürmek için bir şirketle görüşmelere başladı.
bbc türkçe bilim teknoloji

3/21/2011

analiz sonuçları türkler,kürtler,yahudiler,ermenilerin soy birliğini ortaya çıkardı

Türkiye’de ve dünyada yaşayan Ermenilerin DNA’larını inceleyip akrabalıklarını tespit etmek amacıyla kurulan Armenian DNA Project tarafından yapılan analizler, bin yıldır aynı coğrafyayı paylaşan Türkler, Kürtler, Ermeniler, Süryaniler ve Yahudiler arasındaki soy birliğini ortaya koydu. Projeyi yürüten Peter Hrechdakian, “Dilimiz, ibadet şeklimiz farklı olabilir ama aynı soy havzasından geliyoruz” dedi.

1915’te yaşanan trajedi dolayısıyla dünyanın dört bir tarafına dağılan Ermeniler arasındaki akrabalıkları tespit etmek için oluşturulan ‘Armenian DNA Project,’ yapılan DNA analizlerinin Türklerin, Kürtlerin, Ermenilerin, Süryanilerin ve Yahudilerin aynı soy havzasından geldiğini ortaya koyduğunu açıkladı.

Agos gazetesinin Maral Dink imzasıyla manşetten yayımladığı habere göre, projeyi yürüten Peter Hrechdakian, grup analizlerinin çarpıcı sonuçlar verdiğini belirterek şunları söyledi: Türk çıkma korkusu “Türkler, Kürtler, Süryaniler ve Yahudilerle Ermeniler arasında çarpıcı benzerlikler var. Gruplar arasındaki alt-grup dağılımları neredeyse birebir uyuyor. Ayrı dilleri konuşabiliriz, kültürlerimiz farklı olabilir, farklı şekillerde ibadet ediyor olabiliriz. Ama temelde aynı soy havzasından geliyoruz.”


Bazı Ermenilerin Türk çıkma endişesiyle DNA testi yaptırmaktan kaçındığını hatırlatan Peter Hrechdakian, “Yapılan DNA testlerinin kişinin etnik kökenlerini belirleme gibi bir özelliği yok” dedi. Hrechdakian, şöyle devam etti:

‘Atalarımız ortaktı’ “Bu test ‘Sen Ermeni’sin ya da Türk’sün’ demiyor. Bunu bilmek imkânsız. Türklerin, Lazların, Hemşinlilerin, Kürtlerin, Ermenilerin ve Rumların kodlarına baktık. Hepsinde çok ortak özellikler var. Misal, belki Hemşinlilerin Ermeni olduğunu söyleyebilirsiniz ama bu söylediklerinizin bir geçerliliği olmaz. Zira hepsinin Ermeni olması mümkün değil. Bu da bizi şu sonuca götürüyor:

Hepimiz aynı coğrafyanın insanlarıyız. Bizler Ermeni, Türk veya Kürt olmadan önce atalarımız ortaktı.” Test herkese açık BABA tarafından Urfalı, anne tarafından ise Antepli olan Peter Hrechdakian, yirmi yıldır ailesiyle Brüksel’de yaşıyor.

“Ermeniliğimle ilgili ne yapabilirim” diye düşünerek ‘Armenian DNA Project’i başlatan Hrechdakian, çokan sonuçlara pek de şaşırmamış. Testle ilgili olarak www.familytreedna.com/puplic/armeniaDNAproject adresinde bilgi almak mümkün. Sipariş verenlere, posta aracılığıyla tükürükten örnek alınmasını sağlayan çubuklar gönderiliyor.

Test yaptırmak isteyen kişi, tükürük örneğini vererek bu çubukları test merkezine gönderiyor. 50 ile 250 dolar arasında ücreti olan test sonucunda kişilerin DNA haritaları çıkartılıyor. Bu haritalar veri tabanıyla karşılaştırılarak akrabalıklar tespit ediliyor. Bugüne kadar 500 kişiye uygulanan test sonucu akrabalarını bulan pek çok kişi oldu.
mynet

1/31/2011

yeniden evrim geçiren hayvan keseli kurbağa inceleniyor

ABD'nin New York eyaletindeki Stony Brook Üniversitesi tarafından yapılan araştırmada evrim ile ilgili ilginç bir keşif yapıldı.

Üniversitede yapılan araştırmada, And Dağları'nda yaşayan keseli kurbağaların, fosil ve DNA dizilimlerindeki veriler incelendi.

Araştırma sonucunda, keseli kurbağa olarak bilinen "Gastrotheca guentheri"nin alt çenesinde bulunan ve 230 milyon yıl önce kaybolan dişlerinin, son 20 milyon yılda yeniden çıktığı tespit edildi.

Evolution dergisinde yayımlanan araştırmanın başında yer alan Dr. John Wiens, geçmişte "Dollo" yasası uyarınca, evrim sırasında "kayıp" hale gelen organ ve özelliklerin yeniden evrim geçiremeyeceğini düşündüklerini belirtti.

Dr. Wiens, keseli kurbağanın 200 milyon yıldan sonra alt dişlerinin geri gelmesinin, biyologların bu yasayı gözden geçirmelerini gerektirebileceğine işaret etti.
trt türk