Dünya

Dünya
Türkiye etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Türkiye etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

2/27/2015

Manisa Akhisar'da yakılarak öldürülen kadının katil zanlıları sağır ve dilsiz Ana kız çıktı

Manisa Akhisar'da Zeytinlikte yakılarak öldürülen kadının katil zanlıları sağır ve dilsiz Ana kız çıktı cinayeti çözen dedektifler Cinayeti araştırdıkça hayretler içinde kaldılar nedeni ise aynı şekilde öldürülerek toprağa gömülmüş bir erkek cesedi daha bulunması idi.


Cinayeti araştırdıkça hayretler içinde kaldılar nedeni ise aynı şekilde öldürülerek toprağa gömülmüş bir erkek cesedi daha bulunması idi.

Her şey geçen pazar günü Akhisar Cumhuriyet Mahallesi Su yolu Mezarlığı Mevkii'ndeki zeytinliğin sahibinin buradaki barakada, 20 yaşının üzerinde olduğu sanılan, yakılmış bir kadın cesedi görmesiyle başladı. İzmir Adli Tıp Kurumu'nda yapılan incelemede, cesedin yüzde 90'ının yanması nedeniyle nasıl öldürüldüğü belirlenemedi. Ayrıca yine aynı nedenle, ölen kişinin tecavüze uğrayıp uğramadığı da tespit edilemedi.

Polis bu cinayeti çözmek için kayıplar listesinde bulunanları araştırdı ve tüm ipuçlarını değerlendirdi. Günler süren bu çalışmaların ardından dün Akhisar'da oturan üçü de sağır ve dilsiz 43 yaşındaki Selda K., kızı 20 yaşındaki Saadet K., aile dostları D.D. gözaltına alındı. Selda K.'nın yine sağrı ve dilsiz olan oğlu 20 yaşındaki Selim Burak K.'ya ise ulaşılamadı.

İşaret dili tercümanı aracılığı ile ifadeleri alınan şüpheliler dün akşam saatlerinde önce yanmış kadın cesedinin bulunduğu yere, ardından Hashoca Mahallesi 67 Sokak'taki evlerine götürüldü. Şüphelilerin evlerinde Olay Yeri İnceleme ekipleri bir dizi çalışma yaptı ve önemli ipuçlarına ulaştı.
Yanmış kadın cesedinin bulunduğu bölgede ikinci bir ceset olduğu belirlenince, bu bölgede aramalar yoğunlaştı. İlk cesedin bulunduğu yere 100 metre uzaklıkta tarlada gömülen bir kişinin kemikleri bulundu. Kemikler buradan alınarak İzmir Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı.

Soruşturmada, geçen hafta kaybolan Seferihisarlı sağır ve dilsiz 21 yaşındaki Emine Girginer'in ailesiyle temasa geçildiği, genç kızın İzmir'e gittiğini söylediği ve kaybolduğu andan itibaren kendisin haber alınamadığı bilgisine ulaşıldı. Akhisar Otogar ile ilçe çarşısındaki bazı işyerlerini güvenlik kameraları incelendiğinde kayıp Emine Girginer ile şüphelilerden Selda K.'nin birlikte yürüdüğü görüntülerle tespit edildi. Bunun üzerine evine yapılan baskında Selda K., kızı Saadet K. ve aile dostu D.D. gözaltına alındı. Selda K.'nın oğlu Selim Burak K.'ya ise ulaşılamadı.

Genç kızı elleriyle boğarak öldürdüğünü söylediği


Ülke genelindeki kayıp kadınlarla ilgili çalışma başlattık.

İşaret dili tercümanı aracılığıyla ifadesi alınan Selda K., önce suçlamayı kabul etmedi sonra itirafta bulundu. İzmir İşitme Engelliler Okulu'nda tanıştığı Emine Girginer'in yanlarına geldiğini, kendilerine 'o….sunuz' diyerek küfür ettiğini ileri süren Selda K.'nın çıkan kavgada sinirlerine hakim olamayarak genç kızı elleriyle boğarak öldürdüğünü söylediği öğrenildi. Yine sağır ve dilsiz olan kızı Saadet K.'nin de sorguda, annesiyle birlikte cesedi elektrikli motosiklet yardımıyla taşıyıp, evlerine yaklaşık bir kilometre uzaklıktaki zeytinliğe götürüp benzin dökerek yaptıklarını söylediği belirtildi.
Cinayetin işlenmesinin ardından bilet alıp İstanbul'a gittiğini belirten Saadet K.'nin burada bir yakınlarının evinde üç gün kaldıktan sonra ilçeye döndüğü de söylediği kaydedildi.

Ülke genelindeki kayıp kadınlarla ilgili çalışma başlattık.


Manisa Emniyet Müdürü Tayfur Erdal Ceren, çifte cinayeti çözdüklerini, DNA sonucu henüz alınmamış olsa da şüphelilerin suçlarını itiraf ettiğini söyledi. Ceren, şunları söyledi: "Ülke genelindeki kayıp kadınlarla ilgili çalışma başlattık. Sonra Seferihisar'daki kızın adına ulaştık. Kayıp kız ile Akhisar'daki kişilerin bağlantısını güvenlik kamerası görüntülerinden belirledik. Güvenlik kameralarının ne kadar önemli olduğunu daha önce de söylüyordum, tekrar hatırlatıyorum. Cinayeti çözdük. DNA sonucu henüz elimize ulaşmamasına rağmen zanlılar sorgularında suçlarını itiraf etti. İkinci bir cinayeti de sorguda ortaya çıkardık. Onun da elde ettiğimiz çene kemiği ve dişlerini DNA için gönderdik. Ekiplerimiz çok iyi çalıştı. Cinayeti çözeceğimize söz vermiştim. Yerine getirdiğim için mutluyum.".dedi Kaynak: Cumhuriyet

2/24/2015

90 Yaşındaki Toprak Dede Hayrettin Karaca ve arkadaşları Hakim karşısında

TEMA Vakfı kurucusu 90 Yaşındaki Toprak Dede Hayrettin Karaca ve arkadaşları Hakim karşısında mahkemeye veren ise Koza Madencilik


Hayrettin Karaca’nın duruşmasını izlemek üzere Uluslararası Gözlemci Heyeti de Türkiye’ye geldi.
Koza Madencilik’e ait olan bölgeye incelemeler yapmak ve bölge halkını bilinçlendirmek için giden 2012 Doğru Yaşam Ödülü’ne layık görülen Hayrettin Karaca’nın davası başladı.

Maden şirketi 90 yaşındaki çevre aktivisti Karaca ve bölgede inceleme yapan arkadaşları hakkında konut dokunulmazlığının (işyeri) ihlali ve iş ve çalışma hürriyetinin ihlali suçlarından dolayı şikayetçi olmuştu.

Hayrettin Karaca’nın duruşmasını izlemek üzere Uluslararası Gözlemci Heyeti de Türkiye’ye geldi.


Çevre aktivistleri, Türkiye’de doğa için savaşan aktivist arkadaşlarının özellikle maden şirketleri gibi güçlü şirketlerin menfaatleri karşısında çektikleri güçlüklerin bu dava sürecinde de bir kez daha gözler önüne serildiğini dile getirdi.

Davaya, Dikili Asliye Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Duruşmada, ilk olarak TEMA Vakfı Kurucu Onursal Başkanı Hayrettin Karaca dinlendi. Karaca, böyle bir davanın açılması sonucu Türkiye'nin tüm dünyaya rezil bir konuma düşürüldüğünü belirterek şöyle dedi:

"Burada sadece ben değil tüm doğa savaşçıları yargılanmaktadır. Üzerime atılan suçlamaları kabul etmiyorum. Ben oraya bozulan ekolojik sistemi görmek için gitmiştim. Bundan dolayı suçlanıp ülkemin küçük düşürülüşünü asla kabul edemem."

2/20/2015

dünyaca ünlü görme engelli türk ressamın hayat hikayesi sinema belgeseli oluyor

Dünyanın dört bir köşesinde tanınıyor

Eşref Armağan doğuştan görme engelli olmasına rağmen dünyada benzeri bulunmayan bir yetenekle, hem bilim hem de sanat dünyasını şaşırtan resimler yapıyor. Şimdi ise hakkında bir belgesel ile sinemalarda.






Ankara'da yaşayan ressam Eşref Armağan, doğuştan görme engelli. Hayatında ne renk görmüş, ne de bir şekil. Gölge ya da ışık onun için tamamıyla yabancı terimler. Ancak yine de sanki gözleri görüyormuşçasına resim yapıyor, hem de eserlerinde perspektif kullanarak. Hem sanatsal, hem de bilimsel açıdan bir fenomen olan Eşref Armağan hakkında bugün Alman sinemalarında bir belgesel gösterime girdi. Türkçeye "Parmakları ile gören" şeklinde çevrilebilecek olan "Der mit den Fingern sieht" adlı film, Berlin’de yaşayan yönetmen Savaş Ceviz’in imzasını taşıyor.



Dünyanın dört bir köşesinde tanınıyor




Parmak uçlarını boya fırçası olarak kullanan Eşref Armağan zor şartlar altında büyümüş ve hiç okula gitmemiş. Armağan “Ciddi bir şekilde herhangi bir eğitim görmedim. Resim üzerine falan, öyle bir şey zaten yok” diyor. Ancak bugün 57 yaşındaki ressamın Chicago’dan Şanghay’a kadar dünyanın dört bir köşesinde sergileri düzenleniyor.



Yapacağı resme ait şekilleri önce parmaklarıyla inceleyen, boyut, perspektif, gölge ve renk gibi temel öğeleri ise etrafındaki insanlara sorarak öğrendiğini kaydeden Eşref Armağan’ın, görme yeteneği olmadığı halde resim yapabilmesi uluslararası bilim dünyasında da ilgi görüyor. Toronto Üniversitesi'nden psikoloji profesörü John Kennedy, “Onu ilk kez çizim yaparken gördüğümde çok şaşırdım. Önce hata yapıyor sandım, ancak çizime dikkatlice baktığımda, Eşref’in perspektif kullandığını anladım” şeklinde konuşuyor. Ressam Eşref ArmağanRessam Eşref Armağan



35 yıldan uzun bir süredir görme engelliler üzerinde araştırma yapan Kennedy, böyle birisinin perspektif kullanarak çizim yapmasının dünyada tek örnek olduğunu söylerken, Harvard Üniversitesi'nden beyin uzmanı Prof. Dr. Alvaro Pascual-Leone, çektiği beyin MR’ları aracılığıyla Armağan’ın görsel korteksinin resim yaparken canlandığını saptamış. Yani başka bir deyişle, Eşref Armağan parmaklarıyla görebiliyor.



Yönetmen gazete haberinde keşfetmiş




Yönetmen Savaş Ceviz, Armağan’ın ismini ilk olarak bir gazetede görmüş. “Eşref Armağan üzerine bir Alman gazetesinde, Süddeutsche Zeitung’da okudum, beş altı yıl oluyor en azından. Bazı görme engellilerden bahsediyorlardı. Birisi onların arasında Eşref Armağan’dı." diyen yönetmen, çok ilgisini çeken ressam hakkında araştırmaya başlamış, sonra da Ankara’da kendisiyle buluşmuş.



Karısını kaçıran ressam



Savaş Ceviz kamerasıyla Armağan’a günlük yaşamında ve çalışmalarında eşlik ederek bu fenomeni aydınlatmaya çalışıyor. Belgesel film birbirinden renkli hikâyeler ile dolu. Eşref Armağan’ın bir resminin New York’taki ünlü Modern Sanatlar Müzesi’ne kabul edilmesi, Bill Clinton’ın ABD Başkanı iken yazdığı teşekkür mektubu ya da ressamın kendisi gibi görme engelli olan karısını nasıl kaçırdığı, tüm bunlar dopdolu bir hayattan beyazperdeye aktarılan sayfalar.



Yönetmen, hikâyesini anlattığı Eşref Armağan’ın dünyaya bakışını şu sözlerle açıklıyor:



“Hiç kendini engelli olarak görmüyor. Dert yanmıyor da yani. Aman görme engelliyim, filan diye bir şey yok onda. Ne imkânı varsa, o imkâna göre her şeyi yaratmak istiyor. Onun için engelsiz yaşıyor.”



Hem engellilere, hem de engelsizlere örnek



Bundan beş yıl önce Eşref Armağan hakkında “Kör Ressam” adlı kısa metrajlı bir film de çeken yönetmen, şimdi de uzun metrajlı bir belgesel çekmesini şöyle açıklıyor;



“Eşref Armağan herkese örnek olabiliyor, çünkü kim isterse sınırsız yaşayabilir diyor ve görme engelliler de benim yaptığımı yapabilir, diyor. Engelsiz insanlara da cesaret vermek istiyor. Çünkü 'bazıları yerinde oturuyor' diyor. Hiçbir engeli yok, yine de bir şeyi başaramıyorlar, onlara da yani demek istiyorum ki, diyor, kalkın bir şeyler yapın, diye.”





2/15/2015

Beren Saat'in Özgecan Aslan için "Yine bulunur bir bahane" adlı instagram yazısı

Ünlü oyuncu Beren Saat Mersin Tarsus'da yakılarak vahşice katledilen Üniversite öğrencisi Özgecan Aslan için İnstagram hesabında duygularını yazdı işte Beren Saat'in o yazısı


Yine hafifletme, yine kadında suç arama, yine bulunur bir bahane… Yine aşağılanma… Yine mide bulantısı…

Uyku tutmaz bu gece, gözler dolar taşar boşalır… Yine yürüsek Taksim’e ne değişecek??... Kadın her geçen yıl daha değersiz bu ülkede… Biliyorum daha da sertleşecek her şey… Yine hafifletme, yine kadında suç arama, yine bulunur bir bahane… Yine aşağılanma… Yine mide bulantısı…

Dilerim son gününü hiç hatırlama Özgecan hayallerinle huzur içinde uyu

Kadın olmak zor, güzel bir kız olmak çok zordur ülkemde… Bugün o güzel yüze baktıkça neler geçiyor aklımdan: İlkokulda etek açmayı oyun yapan sınıf arkadaşlarımın hedefi olmak, okul eteğiyle eve yürürken yediğim onca laf, dersane dönüşü karanlıkta hızlanan adımlarım, göğsüme bastırdığım kitaplarım, taksilerin arkayı izlemek için ayarlanan aynaları, çıkma teklifini kabul etmediğim için canımı acıtan okul arkadaşlarım, ev telefonundan yapılan sapık konuşmalar, peşimden apartmana girip 15 yaşındaki bana ereksiyon halindeki cinsel organının gösteren o çocuğun yüzü, ellerim titreyerek eve kaçışım ve bunu kimseye anlatmayışım, kıçımı hem de bir kanal gecesinde elleyen sarhoş bir kanal yöneticisiyle tartışmam, sevgilisi olmamayı gururuna yediremeyen partnerler, arkadaşımın evinde tuvalete zorla dalıp dudaklarıma yapışan bir oyuncuyu itişim, mesleğim yüzünden yaftalanışım, aylarca peşimden koşan birini sanki ben sevgilisinden ayırmışım gibi tam sayfa haber yapışları, gizlice çakallıkla servis edilen göğüslerimin silüeti davası mavası, bilir kişi raporu lehime çıkınca geri çekilen davaya kocasaı araya girdi haberi, daha bugün fermuarım açık kalmış haberleri, aman ne önemli!!! Kadına, bedenine, seçimlerine, haklarına saygı göstermeyen kafalar! 

“Oğluna kadınlara saygı ve sevgi göstermeyi öğret”

Otobüs durağına komada bırakılma, yakılma yaşamadım.


Rağmen çok sanslıymışım diyorum artık, hep teğet geçmişim. Tecavüz, bıçaklanma, kesilip bavula tıkıştırılma, otobüs durağına komada bırakılma, yakılma yaşamadım. İnsanlık suçlarına göz yummak suçtur!!! Bir gün hesap sorulur!!! Cinsiyet ayırmaksınız her vatandaşın canını haklarını korumak görevinizdir!!! Dilerim son gününü hiç hatırlama Özgecan hayallerinle huzur içinde uyu.

Oyuncu Beren Saat, Instagram’da “Oğluna kadınlara saygı ve sevgi göstermeyi öğret” cümlesini de takipçileriyle paylaştı.

12/13/2014

Çorum'da Kaymakam'ı korkutan görüntüler gerçekten Hayalet mi?

Çorum'un Mecitözü İlçesi Asarkavak köyü mevkiinde Fotoğraflardaki korkutan görüntüler

Çorum'un Mecitözü İlçesi Asarkavak köyü mevkiinde Fotoğraflardaki korkutan görüntüler gerçekten Hayalet mi? Çorum'un Mecitözü ilçesi Kaymakamı Ahmet Demirci'nin, Asarkavak Köyü'nde 180 basamakla çıkılan “Asar Mağarasını” incelerken hayalet gördüğünün iddia edilmesi ortalığı karıştırdı.


Aynı yerde ve aynı karenin yer aldığı fotoğraflar içerisinde bir poz farklıydı
Çorum’da günlük yayın yapan Tek Yıldız Gazetesinde yer alan habere göre; Mecitözü İlçesi Asarkavak köyü mevkiinde Kaymakam Ahmet Demirci ve beraberindeki heyet bölgede bulunan ‘180 basamaklı ‘Asar mağarası’ ve çevreyi incelemeleri esnasında üst üste fotoğraflar çektirdi. Demirci çekilen fotoğraflara baktığında karede bir görüntü fark etti.

Aynı yerde ve aynı karenin yer aldığı fotoğraflar içerisinde bir poz farklıydı.


Bu karede insan siluetine benzeyen bir cisim yer alıyordu. Habere göre Kaymakam bu fotoğrafları incelenmek üzere Kriminal laboratuvarına gönderdi. Haberi hazırlayan Gazeteci Nadir Yücel ise Tek Yıldız Gazetesi'nin manşetten verdiği haberde yer alan fotoğrafların kesinlikle montaj olmadığını iddia etti.
Alıntı: ODA TV

10/09/2014

IŞİD'den Mesaj "Türkiye haçlı seferlerinde yer almasının bedelini ağır ödeyecektir"

Türkiye'deki binlerce uyuyan Hücreyi harekete geçireceğini bildirdi.

Irak Şam İslam Devleti adlı terör örgütü sosyal medya aracılığı ile Türkiye'yi böyle tehdit etti Türkiye'yi Haçlı seferleri yapanların yanında yer almakla suçladı ve Türkiye'deki binlerce uyuyan Hücreyi harekete geçireceğini bildirdi.


Türkiye Büyük Millet Meclisi'nden (TBMM) Suriye ve Irak için sınır ötesi harekat tezkeresinin geçmesi ve dün ABD'nin Kobani'deki IŞID güçlerine hava harekatı düzenlemesinin ardından örgüt Türkiye'yi tehdit etti.

Habertürk'ten Lokman Happani'nin haberine göre; IŞİD'in İslam Devleti haber adlı Twitter adresinden yayınladığı bildiride, "Türkiye haçlı seferlerinde yer almasının bedelini ağır ödeyecektir" denildi.

Türkiye Haritası üzerinde El Bombaları konulan görselli tehdit


Türkiye haritasının üzerine el bombaları konulan bir görselle yayınlanan tehdit mesajında, "Türkiye bu savaşa İslam devletinin karşısında girerse, güvenli kalır zannetmesin. Türkiye'nin içinde İslam Devleti'nin binlerce uyuyan hücreleri vardır. Bizim cevabımız çok sert gelecektir" denildi.

Öte yandan IŞİD'e ait olduğu iddia edilen bir videoda Erdoğan'ın ABD'nin yanında olduğu belirtilerek şeytanın yanında yer aldığı ifade edilmişti. KAYNAK:ODA TV

9/30/2014

Melih Gökçek'e Su yüzünden Hangi Bakanlık dava açmaya hazırlanıyor?

Sağlık Bakanlığı Tür­ki­ye Halk Sağ­lı­ğı Ku­ru­mu Baş­kan­lı­ğı'da karıştı.

Son günlerde Başkentte Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ve Cumhuriyet Halk Partisi Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka arasında su kavgası yaşanıyordu bu sefer işin içine Sağlık Bakanlığı Tür­ki­ye Halk Sağ­lı­ğı Ku­ru­mu Baş­kan­lı­ğı'da karıştı.


An­ka­ra­’da şebeke suyundan kay­nak­lan­dı­ğı öne sü­rü­len has­ta­lık­lar art­ma­sı­na rağ­men Bü­yük­şe­hir Be­le­di­ye Baş­ka­nı Me­lih Gök­çek, canlı yayında ka­me­ra­lar önün­de musluktan su içip, risk olmadığını öne sür­müş­tü. An­cak Sağ­lık Ba­kan­lı­ğı Tür­ki­ye Halk Sağ­lı­ğı Ku­ru­mu Baş­kan­lı­ğı, su­dan kay­nak­la­nan so­run­la­rın bir tür­lü gi­de­ri­le­me­di­ği­ni öne sür­dü ve Gök­çe­k’­e “Ya gö­rev ve so­rum­lu­lu­ğu­nu­zu ye­ri­ne ge­ti­re­cek­si­niz ya da hak­kı­nız­da ya­sal iş­lem ya­pı­la­cak­tı­r” dedi.

Sınır değerlere göre uygunsuz


Sözcü'den Saygı Öztürk'ün haberine göre, Tür­ki­ye Halk Sağ­lı­ğı Ku­ru­mu Baş­ka­nı Prof. Dr. Se­çil Öz­kan im­za­sıy­la 19 Ey­lü­l’­de An­ka­ra Va­li­li­ği­’ne gön­de­ri­len ya­zı­da; Te­mel Sağ­lık İs­ta­tis­tik­le­ri Mo­dü­lü­’n­den alı­nan ve­ri­le­re gö­re; su­dan kay­nak­la­nan is­hal ve ka­rın ağ­rı­sı va­ka­la­rın­da or­ta­la­ma­nın çok üze­rin­de ar­tış ol­du­ğu­nun sap­tan­dı­ğı be­lir­til­di. Öz­kan, şun­la­rı kay­det­ti: “2014 yı­lın­da alı­nan nu­mu­ne­le­rde iç­me-kul­lan­ma su­la­rın­da de­mir, nit­rat, alü­min­yum, ar­se­nik, c. per­frin­gens, en­te­ro­kok, esch­cric­hi­a co­li ve ko­li­form bak­te­ri pa­ra­met­re­le­ri yö­nün­den İn­sa­ni Tü­ke­tim Amaç­lı Su­lar Hak­kın­da Yö­net­me­li­k’­te be­lir­ti­len sı­nır de­ğer­le­re gö­re uy­gun­suz­luk bu­lun­du­ğu, klor dü­zey­le­ri­nin ise ye­ter­siz ol­du­ğu tes­pit edil­miş­tir.”



Cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunulacak


her­han­gi bir iyi­leş­tir­me­nin ya­pıl­ma­dı­ğı­nın sap­tan­dı­ğı­nı be­lirt­ti
 Öz­kan, İl Özel İda­re­si ve be­le­di­ye baş­kan­lık­la­rı­nın de­fa­lar­ca uya­rıl­ma­sı­na rağ­men her­han­gi bir iyi­leş­tir­me­nin ya­pıl­ma­dı­ğı­nın sap­tan­dı­ğı­nı be­lirt­ti ve şöy­le de­vam et­ti: “Ge­rek­li ted­bir­le­rin alın­ma­ma­sı du­rumun­da baş­kan­lı­ğı­mız­ca il­gi­li­ler hak­kın­da cum­hu­ri­yet sav­cı­lı­ğı­na suç du­yu­ru­sun­da bu­lu­nu­la­cak ve tes­pit edi­len uy­gun­suz­lukla­rı ka­mu­oyu ile pay­la­şı­la­bi­le­cek­tir. Bah­se ko­nu uy­gun­suz­luk ve ye­ter­siz­lik­le­rin aci­len gi­de­ril­me­sini ri­ca ede­rim.”

Melih Gökçek ve Aylin Nazlıaka arasında Polemik yaşanmıştı

Ankara­’da­ki “şe­be­ke su­yu­” tar­tış­ma­sı, CHP Mil­let­ve­ki­li Ay­lin Naz­lı­aka’­nın açık­la­ma­sıy­la baş­la­mış­tı. Naz­lı­aka, şe­be­ke su­yun­dan is­hal ol­du­ğu­nu öne sür­müş, Bü­yük­şe­hir Be­le­di­ye Baş­ka­nı Me­lih Gök­çe­k’­le po­le­mi­ğe gir­miş­ti. Gök­çek, ka­tıl­dı­ğı bir te­le­viz­yon prog­ra­mın­da ise can­lı ya­yın­da mus­luk­tan su iç­miş ve “An­ka­ra­’nın su­yu­na gü­ve­nin, val­la­hi gü­ve­nin, bil­la­hi gü­ve­nin. İçin­de sağ­lık­sız hiç­bir şey yok. Pet şi­şe­ler­den bin kat da­ha sağ­lık­lı ve gü­zel­di­r” de­miş­ti.

su­dan kay­nak­la­nan has­ta­lık­la­rın art­tı

Tür­ki­ye Halk Sağ­lı­ğı Ku­ru­mu Baş­ka­nı Prof. Dr. Se­çil Öz­kan im­za­sıy­la 19 Ey­lü­l’­de An­ka­ra Va­li­li­ği­’ne gön­de­ri­len, va­li­lik­te ev­rak bü­ro­su­na 22 Ey­lü­l’­de gi­ren ya­zı­da su­dan kay­nak­la­nan has­ta­lık­la­rın art­tı­ğı­na da dik­kat çe­kil­di. İl Özel İdaresi ve belediyelerin tedbir alması istendi. KAYNAK: ODA TV

5/24/2014

Vakit Namazına geç gelen İmamı şikayet eden yaşlı adam bu hale geldi

yaşlı adam bu hale geldi

Vakit Namazına geç gelen İmamı şikayet eden yaşlı adam bu hale geldi Cumhuriyet'in haberine göre İmam 77 yaşındaki adama "Allah Yarattı" demedi.


Olay Yozgat'ın Sorgun ilçesinde meydana geldi Cuma namazı sırasında hutbeye çıkan Sorgun İlçe Müftülüğü kadrosundaki M.T. isimli cami imamı hutbede; 'Vakit namazlarına zamanında gelmediğim için beni şikayet ediyorlarmış, kimse erkekse ayağa kalksın' diyerek cübbesini çıkarıp cemaat içindeki 77 yaşındaki Sabri Yiğit'i tekme tokat dövmeye başladı.

Araya giren cemaat yerde kanlar içinde kalan Sabri Yiğit'i Sorgun Devlet Hastanesine götürdü.


Sorgun Devlet Hastanesi'nde ayakta tedavi gören Yiğit olayı şöyle anlattı: İmam hutbedeydi. 'Beni şikayet ediyorlarmış' diyerek bana bakarak konuştu. Bende 'Seni ben şikayet etmedim' dedim. Bana 'erkeksen dışarıya çık' dediğinde ben de, kendisine, 'Burası cami, meydan yeri değil' diyerek çıkıştım. Bu sırada üzerindeki cübbeyi çıkartarak hutbeden inen imam beni tekme tokat dövmeye başladı. Görüyorsunuz halimi elim yüzüm kanlar içinde. Dişlerim kırıldı.'

Yiğit'i hastaneye getiren ve olay anında camide olan Ekrem Kılıç ise, imamın kendisini şikayet ettiğini öne sürdüğü Sabri Yiğit'e Cuma namazı öncesinde saldırarak dövdüğünü ve Yiğit'i hastaneye getirdiklerini anlattı. 77 yaşındaki Sabri Yiğit'in oğlu Osman Yiğit ise, babasını kanlar içinde görünce çok şaşırdığını belirterek; '77 yaşındaki yaşlı bir adamı o şekilde görmek beni şoke etti. Allah'ın evinde böyle bir olayın yaşanması hiç doğru değil' diye konuştu.

Hastanede tedavi edilen Yiğit'in 2 dişinin kırıldığı ve dudağının yarıldığı belirtildi.