Dünya

Dünya
Müslümanlar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Müslümanlar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

7/12/2013

Müslümanları Haram içerikten koruyan "halalgoogling" arama motoru

'Halalgoogling' adlı arama motoru, kullanıcıların aradıkları içeriği Google ve Bing gibi popüler internet arama motorlarının kaynaklarından topluyor ve site içi filtreler sayesinde, kullanıcıların 'haram içeriği' görmesini engelliyor.
Google ve Bing gibi popüler internet arama motorlarının kaynaklarından topluyo
Müslümanları Haram içerikten koruyan "halalgoogling" arama motoru
Site kullanıcılarının 'pornografi, çıplaklık, gey, lezbiyen, biseksüel, kumar' gibi kelimelerle yaptıkları aramalar sadece 'eğitsel içerik' taşıyan sonuçları karşılarına çıkarıyor.

Halalgoogling tarafından yayımlanan bir basın açıklamasında "Tüm dünyadaki 1,5 milyar Müslüman'ın internetteki içerikten duydukları hoşnutsuzluk, böylesi bir arama motorunu zorunlu kıldı" ifadelerine yer verildi.

Arama motorunun filtreleri, önceden belirlenmiş bir 'kara listedeki' internet sitelerinden elde edilen sonuçları da kullanıcıların görmesini engelliyor.

Ayrıca, kullanıcılara, 'haram içeriği' site yöneticilerine bildirmeleri için bir tuş da sağlanıyor.

Pakistan Express Tribune gazetesinin blog yazarlarından İman Şeyh, bu sitenin gerçekten işleyip işlemediğini denemiş. Arama motorunda 'seksî' sözcüğünü arattığını yazan Şeyh, "Karşıma çıkan sonuçlar eğitici olmaktan çok vaaz verir nitelikteydi" diyor. Yazar, karşısına çıkan sonuçları anlatırken "Örneğin 'Şu seksî kızlara bir bakın... elbette cehennemde yanmak istiyorsanız' gibi sayfalar karşıma çıktı" diyor.

Halalgoogling, türünün ilk örneği değil. imhalal.com ya da halalsearch gibi benzer arama motorları daha önce de açılmıştı.bbc türkçe

4/23/2013

Avrupa Birliği Müslümanları diri diri yakan Birmanya'ya ambargoyu kaldırdı

Avrupa Birliği, Birmanya'nın siyasi reform programı nedeniyle bu ülkeye uyguladığı ticaret, ekonomi ve bireysel yaptırımları kaldırdığını açıkladı.

Birmanya'ya ambargoyu kaldırdı

Geçen yıl geçici olarak kaldırılan yaptırımlar, Birmanya'daki muhalif lider Aung San Su Kyi'nin, reformların kalıcı olduğunu savunması üzerine kalıcı hale getirildi.

Avrupa Birliği dışişleri bakanları, bu ülkeye silah ambargosunun ise devam edeceğini açıkladı.

Avrupa Birliği, Birmanya'yı özellikle azınlıktaki Müslümanlarla ilgili konularda reform yapması gerektiği konusunda uyardı.


Yaptırımların kaldırılması, BBC'nin, Birmanya'da Budistler'in Müslüman azınlığa saldırdığı olaylar sırasında polisin müdahale etmeden izlediğini gösteren ve polisler tarafından çekilen görüntülere ulaşmasının sonrasına rastladı.

Geçen ay 43 kişinin öldüğü olaylar sırasında yapılan kayıtta ayrıca, ateşe verilen Müslüman bir adam görülüyordu.

Avrupa Birliğinin bu kararı, 2010 yılında iktidara gelen Cumhurbaşkanı Thein Sein'in uygulamaya koyduğu yeni siyasi reformlara karşılık olarak yürürlüğe kondu.

İngiltere Dışişleri Bakanı William Hague, Birmanya'nın siyasi reformlarının, geçici olarak kaldırılan yaptırımların kalıcı olarak kaldırılmasını sağlayacak kadar önemli olduğunu belirtti.

BBC'nin Brüksel'deki muhabiri Chris Morris, Avrupa Birliği ülkelerinin Birmanya'ya silah ambargosu dışında uygulanan ambargoların kaldırılması konusunda hemfikir olduklarını belirtti.

Morris, Birmanya'da ihlallerin tümüyle ortadan kalktığının düşünülmediğini ancak bakanların önemli değişikliklerin yaşandığı bir dönemde yaptırımlara devam etmenin yanlış bir işaret vereceğini düşündüklerini de söyledi. bbc türkçe

9/13/2012

Innocence of Muslims yapımında türkiye'den bazı kişilerde var açıklaması

Mısır’da ve Libya’da kanlı protestolara, hatta ABD’nin Libya Büyükelçisi’nin ölümüne neden olan “Innocence of Muslims” filminin arkasındaki kişiyle ilgili araştırmaların sonuçları Nakoula Basseley Nakoula isimli bir sabıkalı ABD’liyi işaret etti. Filmin çekilmesine destek olanlar arasında Türkiye’den bazı kişiler olduğu da öne sürüldü.

Sahte kimlikle dolandırıcılık suçlamasıyla 21 ay hapis cezasına ve yüz binlerce dolar tazminat ödemeye mahkum edilen Nakoula, Los Angeles’taki evinin önünde Associated Press haber ajansına yaptığı açıklamada, filme lojistik destek sağladığını doğrularken projenin ardındakilerle ilgili de bazı ipuçları verdi.

“Innocence of Muslims” (Müslümanların Masumiyeti) filmini yönettiği iddialarını reddeden Nakoula, filmin yapımcısı olduğunu açıklayan Sam Bacile isimli kişiyi ise tanıdığını söyledi. Ancak Associated Press muhabirlerinin dün aradığı ve Sam Bacile olduğunu söyleyen kişinin telefon kayıtlarındaki adres, Nakoula’nın eviyle aynı yer çıktı. Dahası mahkeme kayıtlarında Nakoula’nın Nicola Bacily ve Erwin Salameh gibi takma isimler kullandığı görüldü.

Nakoula, ajansa yaptığı açıklamada kendisinin bir Kıpti Hıristiyan olduğunu, filmin yönetmeninin de Kıpti Hıristiyanların Müslümanlar tarafından maruz kaldığı muameleden kaygılı olduğunu belirtti.

KİMLİK GÖSTERDİ

Nakoula, kendisini Bacile olarak tanıttığı iddialarını da reddetti. Ajansın muhabirine sürücü ehliyetini gösteren Nakoula, parmağıyla kimlikteki Basseley kısmını kapatmaya çalıştı.

AP, Salı günü ulaştığı Bacile’in telefon numarasını geçtiğimiz günlerde internet sitesinde “Innocence of Muslims” filminin reklamını yapan ABD’li muhafazakar Kıpti Hıristiyan Morris Sadek üzerinden elde etmişti. Bacile 56 yaşında İsrail doğumlu bir Yahudi yazar ve yönetmen olduğunu söylemişti.

Film projesine katkıda bulunan Hıristiyan aktivist Steve Klein ise Bacile’in bir takma ad olduğunu ve söz konusu kişinin Hıristiyan olduğunu söyledi. Klein bir önceki gün, filmi çeken kişinin Mısır’daki aile üyelerinin hayatlarından endişe eden bir İsrailli Yahudi olduğunu belirtmişti.

İsrail kaynakları ise ellerinde “Sam Bacile” diye birine ait vatandaşlık kayıtları olmadığını belirtirken söz konusu kişinin Yahudi olduğu iddialarını da reddetti.

AP’nin Klein aracılığıyla Bacile’e bir mesaj bırakması üzerine Klein bir başka telefondan ajansı arayarak röportajı teyit etti, daha sonra da Bacile’i kendi cep telefonundan aradı.



BEYİN TAKIMINDA TÜRKİYE'DEN DE BİRİLERİ VAR

Suriye, Irak, Türkiye, Pakistan, İran ve Mısır’dan birkaç Kıpti Hıristiyan’dan oluşan 15 kişilik bir beyin takımının film üzerinde çalıştığını ifade eden Klein, “Birçoğu isimlerini açıklamama izin vermedi çünkü korkuyorlar” dedi.

Florida’da yaşayan ve 11 Eylül’ün dokuzuncu yıldönümünde düzenlediği Kur’an yakma eylemiyle dünyayı ayağa kaldıran Rahip Terry Jones ise filmin yönetmeniyle telefonda konuştuğunu ve kendisi için dua ettiğini belirtti.

Filmi yapan kişilerle şahsen tanışmadığını, ancak birkaç hafta önce bir kişinin kendisini arayarak filmle ilgili destek istediğini söyleyen Jones, “Ben şahsen tanışmadım ama Sam Bacile gerçek adı değil. Az evvel telefonla konuştuk. Saklanıyor ve kimliğini açık etmek istemiyor. Olaylardan ve yaşananlardan sarsılmış durumda. Onu desteklemeyen birçok insan var” dedi.

Temmuz ayında filmin parçalarının yayınlayan “Sam Bacile” isimli YouTube kullanıcısının hesabından da dün Arapça “Bu yüzde 100 Amerikan filmi, inekler” gibi yorumlar yapıldı.

OLAY FİLM

Yüz Yahudi işadamından beş milyon dolar bağış toplanarak yapıldığı belirtilen "Innocence of Muslims" fiminin YouTube’da yayınlanan 13 dakikalık fragmanında, amatör oldukları belli bir grup oyuncu, “Hz. Muhammed hakkındaki gerçekleri açıklıyoruz” iddiasıyla bir dizi hakareti arka arkaya sıralıyor. Filmde Hz. Muhammed kadın düşkünü, Müslümanlar ise haydut olarak nitelendiriliyor.

OYUNCULAR: BİZE DUBLAJ YAPILMIŞ

Filmde rol alan oyuncular ise dün bir ortak açıklama yayınlayarak proje konusunda yanlış yönlendirildiklerini ve diyaloglardan bazılarının sonradan dublajlandığını söyledi. Filmin fragmanının İngilizcesinde özellikle “Muhammed” kelimesinin geçtiği yerlerdeki uyumsuzluklar da bazı değişiklikler yapıldığına işaret etti.

Filmin geçtiğimiz yıl “Çöl Savaşçıları” adıyla Los Angeles’ta bir sinemada oynadığı da ortaya çıktı. Sinemanın yöneticisi filmin gösteriminin “Sam” adlı bir kullanıcı taradından ayarlandığını söyledi. Hukuki bir nedenle YouTube’dan bazı videolar kaldırılırken videoya hala erişilebiliyor. mynet

3/23/2012

rusya'nın başkenti moskova'da müslümanlığı seçenler ve göç yüzünden camiler yeterli gelmiyor


Nüfusu azalan, doğum oranları düşen Rusya, ihtiyaç duyduğu işgücünü karşılamak üzere Orta Asya ve Kafkas ülkelerinden büyük göç alıyor.

Çoğu Müslüman gençlerden oluşan göçle birlikte başkent Moskova'daki Müslümanların sayısı iki milyonu buluyor.

Müslümanlar, özellikle Moskova'daki ibadethanelerin yetersizliğinden şikayetçi.

Ancak Rusya'da kimileri de artan Müslüman nüfusu bir tehdit olarak görüyor. BBC Özbekçe Servisi'nden Rüstem Qobil'in değerlendirmesi:

Moskova'da bir Cuma günü... Binlerce kişi Cuma namazı için camilerde toplanıyor... Ancak kentteki Müslümanların sayısı arttıkça, camiler bu inançlı kalabalığın ihtiyaçlarını karşılamakta yetersiz kalıyor... Moskova'da şimdi kent nüfusunun beşte biri Müslüman. Sayıları iki milyonu buluyor.

Müslümanların çoğu İş bulma umuduyla Orta Asya ve Kafkas ülkelerinden Moskova'ya gelen genç göçmenler... Ancak pekçoğu, dinî ihtiyaçlarını karşılayamamanın sıkıntısı içinde.

İmam Hasan Fahreddinov, Moskova'nın yeni camilere ihtiyacı olduğunu söylüyor ve ekliyor: "Dört küçük cami, burada yaşayıp çalışan milyonlarca kişiye yeterli şekilde hizmet veremez. Yetkililer yeni camiler yapılacağına söz verdiler ama hiçbir şey yapılmadı. Bize yabancı muamelesi yapıyorlar. halbuki Müslümanlar yüzyıllardır bu kentte yaşıyor."

İslamî usullere göre hazırlanan yiyecekler satan bazı lokantalar her zaman tıka basa dolu. Bunun bir nedeni de Müslümanların Moskova'da 'helâl yiyecekler' bulabilecekleri yerler çok sınırlı olması.

Pekçok Müslüman, şimdi, sokak tezgahlarında Müslümanlar tarafından satılan yiyeceklere yöneliyor.

Müslümanlığa geçen Ruslar


Müslümanlığa geçen pek çok Rus da var.

Tanınmış bir politikacı olan Ali Viçeslav Polosin, Rus Ortodoks Kilisesi'nde bir papazken 12 yıl önce Müslüman olmuş.

Polosin, "Yıllarca Noel'i tatil ilan ettirmek için uğraştım. İslam'a geçince politikayı bırakmak zorunda kaldım. Benim gibiler için siyasette yer yok." diyor.

Milliyetçiler, Slav olmayan göçmenlere karşı


Müslümanların sayısındaki artışın ülkeyi kötü yönde değiştirdiğini düşünenler de var...

Milliyetçi grup Russovet'ten Yuri Gorsky,"Moskova'nın Moskov-abad'a dönüştüğünü söyleyip şakalaşıyoruz." diyor.

"Sokaklarda Slav kökenli olmayanların sayısı her geçen gün artıyor... Parka gittiğinizde, size benzemeyen bir sürü kişiyi görmek hoş değil. Bu çok korkutucu."

Rusya'nın nüfusu azalıyor. Doğum oranı düşüyor.

Ve ülkenin büyüyen ekonomisi, göçmen işçilere ihtiyaç duyuyor.

Ancak bu kalabalık grup, kültürlerini, geleneklerini ve inançlarını da beraberinde getiriyor.

11/16/2011

müslümanlara domuz etini helal et diye damgalayarak satış yapmışlar

Güney Afrikalı Müslümanlar, ülkenin başlıca et ithalat şirketlerinden birinin domuz etini helal et diye etiketlediği iddialarına sert tepki gösterdi.
Cape Town merkezli Orion adlı şirketin sahibi Patrick Gaertner, iddiaların ortaya atılmasından bu yana ölüm tehditleri aldıklarını açıkladı.

Gaertner, piyasadaki rakip şirketlerin yürüttüğü bir karalama kampanyasının kurbanı olduklarını savundu.

Müslümanların sahip olduğu bazı et ithalat şirketleri, mahkemeye başvurup Orion'un helal sertifikalı, yani İslami usullere göre kesilmiş et satışı yapmasının yasaklanmasını sağladı.

Şirket ayrıca, Avustralya'dan getirilen kanguru ve Hindistan'dan ithal edilen manda etini, helal sertifikası veren Müslüman Yasama Konseyi adlı örgütün onayı olmadan, helal damgası vurup piyasaya sürmekle suçlanıyor.

Konsey Orion ile ilişkilerini askıya aldığını duyurdu.
'Rakiplerin oyunu'

Şirketse, iddialara iki rakip işadamına sabotaj, şantaj ve haraç suçlamalarında bulunarak yanıt verdi.

Şirket, bir miktar domuz etinin piyasaya helal damgasıyla sunulduğunu kabul ediyor.

Ancak bunun, rakip şirketler tarafından para ödenen bazı çalışanları tarafından özellikle yapıldığını savunuyor.

Şirket sahibi Gaertner, sonuç ne olursa olsun şirketinin adına sürülen lekeyi temizlemenin birkaç yıl alacağını söyledi.

Gaertner, ölüm tehditleri aldığını ve şirketinin dağıtım araçlarına zarar verildiğini belirtti.

Cape Town kenti, Güney Afrika'nın en eski Müslüman toplumuna ev sahipliği yapıyor.

7/31/2011

seyahat ettiği otobüste fısıltılı kuran okuyunca alman emniyeti alarma geçti

Norveç’te iki hafta önce yaşanan bombalı ve silahlı saldırıların failinin Norveçli bir aşırı sağcı olduğu ortaya çıkmadan önce herkesin radikal İslamcı örgütleri suçlaması, Avrupa’da Müslümanlara karşı gelişen ön yargının boyutunu ortaya koymuştu.
Dün de Danimarka’dan Fransa’ya gitmekte olan bir otobüste bir kişinin fısıltıyla Kur’an okuması “bomba paniği”ne yol açtı.

AAP haber ajansının haberine göre Kopenhag-Paris otobüsünde geçen olayda, yolculardan bir kadın yanındaki adamın fısıltıyla Arapça dualar ettiğini fark etti.

Kadının bu kişinin bir bombacı olabileceğinden şüphelenip bunu çevresindekilerle paylaşması üzerine otobüs şoförü gece yarısı 45 kişiyi taşıyan aracı Almanya’nın Aşağı Saksonya eyaletinin Rotenburg şehri civarlarında yolun kenarına çekip polis çağırdı.

Güvenlik güçleri, 20 kişilik bir inceleme ekibi, özel kuvvetler ve bomba uzmanı köpeklerle otobüsün durduğu yere geldi.

Yapılan incelemelerde ne araçta ne de dua eden kişinin üzerinde herhangi bir patlayıcıya ya da silaha rastlanmadı.

Polis sözcüsü Detlev Kaldinski, “Kadın yanındaki yolcunun Kur’an’dan sureler okuduğunu duymuş ve bunu bir tehdit olarak algılamış” dedi.

Kaldinski kadının kendilerine adamın dua ederken sık sık “Usame” kelimesini kullandığını söylediğini belirtti.

Yakınlardaki bir dinlenme tesisinde sorgulanan Tunuslu adam ise ifadesinde “lakabının Usame olduğunu ve zaman zaman kendisinden üçüncü şahıs olarak bahsettiğini” anlattı.

Bu arada otobüsün durduğu Almanya’nın ana arterlerinden biri olan karayolu 2, adamın sorgulandığı dinlenme tesisi ise 3 saatliğine trafiğe kapatıldı.