Dünya

Dünya
Hatalı politikalar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Hatalı politikalar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

7/08/2011

kan grubunun özellikleri yüzünden istifa ettiğini söyleyen bakan

Independent gazetesine göre, Japonya'da dün görevinden istifa eden yeniden imardan sorumlu bakan Ryu Matsumoto, başına gelenlerin nedeninin kan grubu olduğunu ileri sürdü.
Matsumoto, Mart ayındaki deprem ve tsunamide ağır hasar gören bölgelerin valileri hakkında duyarsız sözler sarfettiği için eleştirilere hedef olmuştu.
Gazete, Matsumoto'nun bu valilerin yeniden imara yönelik iyi planlar sunmazlarsa devlet yardımı alamayacaklarını söylediğini aktarıyor.

Hükümetin yeniden imar süreci nedeniyle zaten yoğun baskı altında olduğu bir dönemde, bakanın tepkilere yol açan sözleri de başbakan tarafından hiç hoş karşılanmadı.

Ve Matsumoto göreve başlamasından bir hafta sonra istifa etmek zorunda kaldı.

Independent eski bakanın fütursuz sözlerinden kan grubunu sorumlu tuttuğunu bildiriyor.

Eski bakana göre damarlarındaki B grubu kan, kendisini hırçın ve sözünü sakınmaz bir kişi kılıyor.

İstifasını açıklarken gözleri yaşaran bakan Matsumoto istifa gerekçesi hakkındaysa bir açıklama yapmamış, 'söylemek istediğim çok şey var ama gitmem lazım' demekle yetinmişti.

Gazete, istifa eden politikacıların buna bir çok nedeni gerekçe gösterdiklerini, ama ilk kez bir politikacının kendi kan grubunu sorumlu tuttuğunu belirtiyor.

6/01/2010

burunlarını göremeyen kabinedeki yedi aptal

İsrail kabinesindeki 7 aptal yüzünden... Yardım filosuna saldırı İsrail basınında geniş yankı buldu.
Saldırıyı eleştiren Haaretz gazetesi yazarı Yossi Sarid, "Bu sonuca burunlarını göremeyen kabinedeki 7 aptal neden oldu" diye yazdı.

Yardım filosuna saldırı

İsrail gazetelerinde genelde hükümeti destekler nitelikte yazılar yer alsa da, hükümete en sert eleştiriler Haaretz gazetesinden geldi. Gazetenin yazarlarından Yossi Sarid, İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman'ın partisi 'Evimiz İsrail' partili bakanları kastederek, "Bu sonuca burunlarını göremeyen kabinedeki 7 aptal neden oldu" diye yazdı.

HATALI POLİTKALARIN BEDELİ

Haaretz gazetesi İsrail'in tutumunu eleştiren bir editoryal makale yayınladı: "Hatalı politikaların bedeli" başlıklı makalede, şunlar belirtildi: "Eğer düzenli, iyi silahlanmış ve eğitimli bir ordu, sivil gemilerden oluşan ve yemek ile tıbbi malzeme taşıyan bir filoya savaş açarsa, sonuç belidir. Hatalı politikaların sonucu olan bu vahşi çatışma, vahim bir siyasi zarara neden oldu.

BU ABLUKA BUMERANG GİBİ BİZİ VURUYOR

Türkiye ile ilişkiler muhtemelen daha da bozulacak, hatta resmi düzeyde bile ciddi hasarlar yaşanabilir. Filistinliler ile başlayan görüşmelerin ilerlemesi zorlaşacak. Hamas tek bir roket bile ateşlemeden, zaferini duyurmaya başladı. Burada soru kimin çatışmayı kazandığı değil, kimin kamuoyu nezdinde daha çok puan kazandığı. Ve bu noktada Netanyahu hükümetinin tamamen kaybettiği kesin. İsrail Gazze'ye ablukayı sürdürmeyi varoluş meselesi yaptı. Ve şimdi bu politika bir bumerang gibi geri dönerek, İsrail'in uluslararası meşruiyetini vurdu."

Kabinede 7 Aptal

KABİNEDE 7 APTAL

Haaretz yazarlarından Yossi Sarid ise "Kabinede 7 Aptal" başlıklı makalesinde, "Bu sefer sonuç önceden belliydi. Büyük deniz muharebesinin tarihi yaklaştıkça kötü sonuçlar doğacağı netleşmeye başladı" ifadelerini kullandı. Bu sonuca, "burunlarından ötesini göremeyen 7 bakanın neden olduğunu" yazan Sarid, "Orduyu yönlendiren onlardı. Denizde güçlükle yüzebilen 7 gemi birden bire korkunç bir donanma haline geldi. Elit komando birliğinin, devleti batırmadan bir geminin nasıl ele geçirileceğini, ölüme yol açmadan cop ve bıçak taşıyanları nasıl yeneceğini ve silahlarını nasıl kaptırmayacağını bilmesi gerekirdi. Siyasi provokasyon olduğu doğru da olsa, paslı kablo ve zincirler arasında düğümlenmek yerine provokasyonun nasıl etkisiz hale getirileceği düşünülmeliydi" görüşünü dile getirdi. "Bundan sonra yapılması gerekenin bir soruşturma açılması olduğunu, ancak bunun da bir anlamının kalmamış göründüğünü" belirten Sarid, yorumunda şunları kaydetti: "Aptallığın sınırı yok ve anlaşılıyor ki bu, bakanlara özel bir imtiyaz. Tabii aptallığın sınırı olmayınca yapılmak isteneni anlayabilmek de imkansız. Öyle görünüyor ki, bu yedili kötülüklerinde ısrar edip bizi herhangi bir geminin yapabileceğinden çok daha büyük tehlikelere atacaklar."

MİNİ DÖKME KURŞUN OPERASYONU

Yine Haaretz'de yayınlanan Gideon Levy imzalı makalede ise filoya yönelik saldırı, 'Mini Dökme Kurşun' olarak nitelendirildi: "İsrail dünü mini bir 'Dökme Kurşun Operasyonu' gerçekleştirdi. Büyük Dökme Kurşun operasyonu gibi bunda da gerekli tüm özelliker vardı: Her zamanki, 'Uluslararası sularda olmasına rağmen gemiye inen komandolarımız değil, onlar başlattı', 'Şiddete ilk başvuran da bizim askerlerimiz değil, onlar oldu!' 'Gazze ablukası yasaldır, ama bizim kıyılarımıza dayanmak kanuna karşıdır (Tanrı bilir hangi kanun!)' iddiaları.

SADECE BEYNİ YIKANMIŞ İSRAİLLİLER KANIYOR

Bu harekat, sanki açıklayacak bir şey varmış gibi, halkla ilişkilere yönelik hastalıklı odaklanmamızı da ortaya çıkardı. Yine İsrail ağır bir diplomatik bedel ödeyecek. Yine İsrail propoganda makinesi, sadece beyni yıkanmış İsraillileri kandırmayı başardı. Ve yine kimse, "Bunlar ne için? Neden askerlerimiz sopalar ve bilyelerler dolu bir tuzağın içine atılıyor?" Bizim bundan kazancımız ne oldu? İsrail dün ilk Dökme Kurşun operasyonundan hiçbir ders almadığını gösterdi. Elimizde ne var? Tamamen izole olmuş bir ülke. Entellektüellerin sınır kapılarından geri gönderildiği, barış gönüllülerinin vurulduğu, Gazze'nin dünya ile bağlantısının koparıldığı bir yer oldu burası."


İsrail'in Gazze'ye yardım konvoyuna düzenlediği saldırı ile ilgili haberler, İsrail basınında da geiniş yer buldu. İsrailli köşe yazarları ve yorumcular da bugün konuyu ele alan makaleler yazdı.