başbakana erbilde teslim edilen yüzyıllık osmanlı imparatorluğu çeki
Erbilli işadamı Eşref Sadun Taha Köprülü, dedesinin vasiyetini yerine getirmek için sakladığı 100 yıllık emaneti Başbakan Erdoğan’a verdi.
Irak’ın kuzeyine tarihi bir ziyaret gerçekleştiren Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin Erbil Başkonsolosluğu'nun açılışında ilginç bir olay yaşadı. İşadamı Köprülü, dördüncü kuşak dedeleri olan Mustafa Oruçlu Köprülü’den kendilerine 1909 yılında kuşaktan kuşağa geçen bir vasiyet ve emaneti Erdoğan'a iletti.
100 Yıllık Vasiyet...
Erbilli iş adamının anlattığına göre, dördüncü kuşak dedeleri olan Mustafa Oruçlu Köprülü, 1909 yılında Osmanlı'nın yıkılması ile birlikte o döneme ait bir çek vererek, “Bu çekin gerçek sahibi 100 yıl sonra buraya gelecek, bunu ona verin” diye vasiyette bulunur. Bu vasiyet kuşaktan kuşağa geçer. Taha Köprülü Ailesi, gözü gibi baktığı emaneti, bölgeye dedelerinin işaret ettiği tarihte Erbil’e bir tarihi ziyaret gerçekleştiren Başbakan Erdoğan’a verme kararı alır.
Ancak Erdoğan’ın koruma güvenlik duvarını aşamayan Erbilli işadamı Eşref Sadun Taha Köprülü, bağırarak, “Başbakanım size bir emanet var. Osmanlı'dan kalma” diyerek ulaşmaya çalışır. Bunun üzerine Erdoğan kendisini yanına çağırıp emaneti alır; ancak korumaları kendisini başka yöne iter. Bunun üzerine Köprülü, bu çekin bir vasiyet olduğunu ve yıllardır sahibini beklediğini Erdoğan’a söyleyemez.
İşadamı bu yüzden Cihan Haber Ajansı yoluyla Başbakan Erdoğan’a çekin hikayesinin iletmek istediğini belirtiyor.
Gizemli Çekin Hikayesi Şöyle...
Eşref Sadun Taha Köprülü, sır çekin hikayesini ve 100 yıldır sahibinin gelmesini beklediklerini şöyle anlatıyor:
“Dördüncü kuşak dedem Mustafa Oruçlu Köprülü, 1909 yılında Osmanlı'nın yıkılması ile birlikte elinde o döneme ait yarım Osmanlı Lirası tutarında bir çek kalır. O günün parası bin dolar civarında. Bunu gören yakın ve arkadaşları dedeme 'artık Sultan Abdülhamit dönemi bitti, Osmanlı yıkıldı, artık bu çek geçerli değil, bunun hiçbir hükmü ve geçerliliği kalmamıştır' diye söyler. Dedem Mustafa Oruçlu Köprülü, bunu oğullarına vasiyet ederek, ‘Bu çeki kaldırın bunun gerçek sahibi 100 yıl sonra mutlaka buraya gelecek, bunu ona verin’ der ve bize bu emaneti bırakır.”
Taha Köprülü, kendilerinin bu vasiyeti ne zaman yerine getireceklerini düşünürken, Erdoğan’ın, dedelerinin dediği tarihe denk gelen bir ziyaret gerçekleştirdiğini öğrenince çok sevindiklerini belirtiyor.
Eşref Sadun Taha Köprülü, Başbakan Erdoğan’ın programına davetli olduğundan bu emaneti kendisine orada vermeye karar verir. Ancak korumaları hesaplamayan Taha Köprülü, Erdoğan’a yaklaşamayınca bağırarak ulaşmaya çalışır.
Kendisine, “Sayın Başbakanım Osmanlı'dan kalan bir hediyeniz var” diyen Eşref Sadun Taha Köprülü, gerisini ise şöyle anlatıyor:
“Sesimi duyarak bana, ‘Gel bakalım. Bu nedir’ dedi. Ben de üzerinde 1909 yılına ait Devlet-i Aliye-i Osmanlı yazılı Yarım Osmanlı Lirası tutarında Seri A 9516444 nolu çeki kendisine verirken korumalar beni arka plana itti, çekin hikayesini anlatamadım kendisine. Sayın Başbakan da çeki inceledikten sonra cebinde çıkardığı bir kağıdın arasına koyarak özenle tekrar cebine koydu. Hatta Sayın Erdoğan çeki alınca, gülerek ‘Zengin oldum’ dediğini de duydum, ama kendisine çekin tarihi ve olayını anlatamadım. Ancak bu vasiyeti yerine getirdiğim için emaneti teslim ettiğim için çok sevinçli ve gururluyum.”
trt türk
Irak’ın kuzeyine tarihi bir ziyaret gerçekleştiren Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin Erbil Başkonsolosluğu'nun açılışında ilginç bir olay yaşadı. İşadamı Köprülü, dördüncü kuşak dedeleri olan Mustafa Oruçlu Köprülü’den kendilerine 1909 yılında kuşaktan kuşağa geçen bir vasiyet ve emaneti Erdoğan'a iletti.
100 Yıllık Vasiyet...
Erbilli iş adamının anlattığına göre, dördüncü kuşak dedeleri olan Mustafa Oruçlu Köprülü, 1909 yılında Osmanlı'nın yıkılması ile birlikte o döneme ait bir çek vererek, “Bu çekin gerçek sahibi 100 yıl sonra buraya gelecek, bunu ona verin” diye vasiyette bulunur. Bu vasiyet kuşaktan kuşağa geçer. Taha Köprülü Ailesi, gözü gibi baktığı emaneti, bölgeye dedelerinin işaret ettiği tarihte Erbil’e bir tarihi ziyaret gerçekleştiren Başbakan Erdoğan’a verme kararı alır.
Ancak Erdoğan’ın koruma güvenlik duvarını aşamayan Erbilli işadamı Eşref Sadun Taha Köprülü, bağırarak, “Başbakanım size bir emanet var. Osmanlı'dan kalma” diyerek ulaşmaya çalışır. Bunun üzerine Erdoğan kendisini yanına çağırıp emaneti alır; ancak korumaları kendisini başka yöne iter. Bunun üzerine Köprülü, bu çekin bir vasiyet olduğunu ve yıllardır sahibini beklediğini Erdoğan’a söyleyemez.
İşadamı bu yüzden Cihan Haber Ajansı yoluyla Başbakan Erdoğan’a çekin hikayesinin iletmek istediğini belirtiyor.
Gizemli Çekin Hikayesi Şöyle...
Eşref Sadun Taha Köprülü, sır çekin hikayesini ve 100 yıldır sahibinin gelmesini beklediklerini şöyle anlatıyor:
“Dördüncü kuşak dedem Mustafa Oruçlu Köprülü, 1909 yılında Osmanlı'nın yıkılması ile birlikte elinde o döneme ait yarım Osmanlı Lirası tutarında bir çek kalır. O günün parası bin dolar civarında. Bunu gören yakın ve arkadaşları dedeme 'artık Sultan Abdülhamit dönemi bitti, Osmanlı yıkıldı, artık bu çek geçerli değil, bunun hiçbir hükmü ve geçerliliği kalmamıştır' diye söyler. Dedem Mustafa Oruçlu Köprülü, bunu oğullarına vasiyet ederek, ‘Bu çeki kaldırın bunun gerçek sahibi 100 yıl sonra mutlaka buraya gelecek, bunu ona verin’ der ve bize bu emaneti bırakır.”
Taha Köprülü, kendilerinin bu vasiyeti ne zaman yerine getireceklerini düşünürken, Erdoğan’ın, dedelerinin dediği tarihe denk gelen bir ziyaret gerçekleştirdiğini öğrenince çok sevindiklerini belirtiyor.
Eşref Sadun Taha Köprülü, Başbakan Erdoğan’ın programına davetli olduğundan bu emaneti kendisine orada vermeye karar verir. Ancak korumaları hesaplamayan Taha Köprülü, Erdoğan’a yaklaşamayınca bağırarak ulaşmaya çalışır.
Kendisine, “Sayın Başbakanım Osmanlı'dan kalan bir hediyeniz var” diyen Eşref Sadun Taha Köprülü, gerisini ise şöyle anlatıyor:
“Sesimi duyarak bana, ‘Gel bakalım. Bu nedir’ dedi. Ben de üzerinde 1909 yılına ait Devlet-i Aliye-i Osmanlı yazılı Yarım Osmanlı Lirası tutarında Seri A 9516444 nolu çeki kendisine verirken korumalar beni arka plana itti, çekin hikayesini anlatamadım kendisine. Sayın Başbakan da çeki inceledikten sonra cebinde çıkardığı bir kağıdın arasına koyarak özenle tekrar cebine koydu. Hatta Sayın Erdoğan çeki alınca, gülerek ‘Zengin oldum’ dediğini de duydum, ama kendisine çekin tarihi ve olayını anlatamadım. Ancak bu vasiyeti yerine getirdiğim için emaneti teslim ettiğim için çok sevinçli ve gururluyum.”
trt türk