Dünya

Dünya
İtalya etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
İtalya etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

2/07/2017

Donald Trump'ın heykelini "Onur ve Onursuzlar" Parkına dikecekler

İtalya'da bir parka Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Donald Trump'ın heykeli dikilecek parkın adı ise oldukça ilginç "Onur ve Onursuzlar" parkı heykel için şimdiden 100 bin Euro toplanmış

Parkına dikecekler

Vagli di Sotto Belediye Başkanı Mario Puglia, Trump'ın heykelinin şimdilik "onur" ve "onursuzluk" bölümlerinin arasına dikileceğini söyleyerek, "Daha sonra onurlular tarafına mı onursuzlar tarafına mı taşınacağına zaman ve tarih karar verecek" dedi.

Geçmişte Gladio üyesi olan ve bundan pişmanlık duymadığını söyleyen Puglia, şahsen Donald Trump'a karşı olmadığını da vurguladı.

Puglia, "(Trump) şimdilik tutarlılığı temsil ediyor. Seçim kampanyasında vaat ettiği şeyleri yerine getiriyor. Demokratik yollarla başkan seçildi, yönetmesine izin verilmeden yargılanmamalı" diye konuştu.

Kasabadaki parkın bir tarafında tarihe "şerefli" şekilde geçen kişilerin, diğer tarafta ise "daha az saygıyla anılanların" heykelleri yer alıyor.

Puglia'nın geçen Perşembe günü heykelin yapımı için bağış çağrısında bulunmasının ardından birkaç gün içinde 100 bin euro'luk finansman sağlandığı açıklandı.

Parkına dikecekler

Vagli di Sotto Kasaba yönetimi daha çok turist çekmeyi umuyor


Yerel basının ardından ulusal kanallarda da haber olan "Trump heykeli" projesi sosyal medyada tartışmalara yol açtı.

Kimileri bunu Vagli di Sotto kasabasının tanıtımına ve turizme katkı olarak görerek desteklerken, kimileri ise belediye başkanına tepki gösterdi.

Heykele harcanacak paranın ihtiyacı olanlara verilmesi çağrısı yapanların yanı sıra bazı sosyal medya kullanıcıları da, "Bu deli bizi 3. Dünya Savaşı'na götürecek" gibi yorumlarla Belediye Başkanı'nın Trump'ı övmesini eleştirdi.

Belediye Başkanı Puglia ise yaklaşık 1000 kişinin yaşadığı kasabaya geçen yıl 250 bin ziyaretçinin geldiğini, Trump heykeliyle bu sayıyı daha da artırmayı umduğunu söyledi.

Vagli di Sotto kasabasındaki Onur ve Onursuzluk Parkı'nda halen, 2012'de batan cruise gemisi Costa Concordia'nın kaptanı Francesco Schettino ile 2015'te Paris'te bir terör operasyonunda ölen polis köpeği Diesel'in de heykelleri bulunuyor.

Parka son olarak birkaç gün içinde geçen yıl ölen efsanevi İngiliz müzisyen David Bowie'nin de heykelinin gelmesi bekleniyor. Kaynak: BBC Türkçe

1/06/2013

ölen sahibinin mezarını her gün hediyelerle ziyaret eden vefalı kedi

İtalya’nın kuzeyinde bulunan Montagnana kentinde yaşayan Iozzelli Renzo bir yıl önce hayatını kaybetti. Eşi öldüğü günden sonra ne zaman Renzo’nun mezarına gitse orada hediyeleriyle hazır bekleyen kedi Toldo’yu buluyor.

İtalyan Corriere Fiorentino gazetesinin haberine göre 3 yaşındaki Toldo sahibinin cenazesini evden mezarlığa kadar takip etti.

Mezarın yerini öğrenen Toldo Renzo’ya bir yıldır her gün aralarında plastik bardaklar, yapraklar ve sopalar olan çeşitli hediyeler götürüyor.

Renzo’nun eşi Ada gazeteye konuşarak kedilerinin sürekli mezarlığın etrafında dolaştığını söyledi.

Ada sözlerine şöyle devam etti:

“Bu sabah da Toldo’yla birlikte ziyarete gittik. Dönüşte bir arkadaşıma rastladım ve kediyi sabah da mezarın başında gördüğünü söyledi.” cumhuriyet

8/26/2012

türk pilot I Love PKK yazısını görünce yolcu uçağını kaldırmadı

İtalya-Türkiye hattında ilginç bir olay yaşandı. Habertürk’ün edindiği bilgilere göre, salı günü Venedik’teki Marco Polo Havalimanında kriz yaratan olay şöyle gelişti:

* İstanbul’a hareket etmek üzere bekleyen THY uçağının görevlileri uçağı yerine götürmek üzere yaklaşan push back aracının üzerinde “I love PKK” yazdığını gördü.

* Görevliler hemen yer hizmetlerini sağlayan şirketten açıklama istedi.

* Kaptan pilot, uçağa bu kadar yaklaşıp yazı yazabilen PKK yandaşlarının valizler arasına da tehlikeli maddeler koymuş olabileceğini belirterek, valizleri uçağa ek güvenlik önlemi uygulanmadan almayı reddetti.

* Aprona gelen güvenlik görevlileri valizleri tek tek yeniden aradı.

* Valiz ve yolcu alımı, polis ve THY personeli gözetiminde kontrollü olarak gerçekleşti.

* Uçak 1 saatlik gecikmenin ardından havalandı.

‘ANLAMINI BİLMİYORUZ’
“I love PKK” kriziyle ilgili THY’ye izahatta bulunan yer hizmetlerini sağlayan şirket, açıklamasında “Aracın üzerinde çalışanları tarafından yazılmış pek çok ifade bulunduğu, bu ifadelerin genellikle masum içerikte olduğu, kendilerinin ‘I love PKK’ ifadesinin anlamını dahi bilmediklerini, bu nedenle bunu da benzer bir ifade zannederek fark etmediklerini” bildirdi.

THY yetkilileri, şirketi bu tür bir olayın tekrar yaşanmaması için gerekli özeni göstermeleri konusunda uyardı. e-kolay

5/11/2012

belediye seçimlerinde arkadaşına rakip aday olmasını rica etti seçimi kaybetti

İtalya'nın kuzeyindeki Cimolais kasabasında arkadaşına iyilik yapmak için seçime giren Fabio Borsatti yeni belediye başkanı seçildi.

Borsatti'nin yakın arkadaşı olan kasabanın belediye başkanı Gino Bertolo, seçime tek aday olarak girmesi nedeniyle, yeterli sayıda seçmenin oy kullanmayacağından kaygı duyuyordu.

Bu yüzden Borsatti, arkadaşına iyilik yapmak için son dakikada belediye başkanlığına aday oldu.

Ama Borsatti'nin kendi ailesinin bile rakibine oy vermesine karşın, seçimi kazandı.

Fabio Borsatti belediye başkanı olduğunu, futbol maçı seyrettiği sırada kasaba halkının kendisini tebrik etmek için aramasıyla öğrendi.

Borsatti, "Hiç istemediğim halde kendimi belediye başkanı olmuş buldum. Ben Gino'nun kazanmasını istiyordum. Akrabalarım bile ona oy verdi. Kızım, kızkardeşim, annem, babam, hepsi ona oy verdi" dedi.

Ancak, oylamada Borsatti 160 oy, bir başka deyişle oyların yüzde 58'ini aldı, arkadaşı Bertolo ise 117 oy alabildi.

Borsatti kazayla seçilmesine karşın, görevi bırakmayı düşünmüyor ve kasabada turizmi teşvik etmek içirn çalışacağını söylüyor.

Arkadaşı Bertolo ise, oylamaya katılmanın bir gurur olduğunu belirtiyor.

Bertolo "Kızgın değilim. Sıradışı birşey oldu, ama şakası yapılacak bir durum da değil" dedi.bbc türkçe

11/17/2011

öpüşen papa ve imam fotoğrafı için hukuki işlem başlatılıyor

Vatikan, Papa 16'ıncı Benediktus'la Kahire El Ezher Camii'nin imamı Ahmed el Tayyib'i dudaktan öpüşürken gösteren reklam afişinin kullanımına karşı hukuki işlem başlattığını duyurdu.
İşlemler, İtalyan giyim firması Benetton'un reklam afişini kaldırmasına rağmen başlatılıyor.

Yapılan açıklamada Vatikan'ın avukatlarından İtalya'da, dünyanın diğer ülkelerinde ve basında bu fotoğrafların kullanılmasına karşın gerekli önlemleri almalarının istediği belirtildi.

Ancak açıklamadan Vatikan'ın Benetton firmasına dava açıp açmayacağı anlaşılmıyor.

Vatikan sözcüsü Federico Lomabardi, "Benetton'un, ticari amaçlarla yürüttüğü bir reklam kampanyasında, Papa'nın görüntüsünü asla kabul edilemez bir şekilde, üzerinde istediği gibi oynayarak ve istismar ederek kullandığını" kaydetti.

Vatikan açıklamasında, "Bu, Papa'ya karşı derin bir saygısızlıktır; inanç sahibi insanların duygularına hakarettir ve reklamların, toplumu kışkırtarak dikkat çekme yolunda temel saygı kurallarını nasıl ihlal edebildiğini göstermektedir." denildi.

Papa ve İmam öpüşmesiyle, diğer önde gelen siyasi ve dini liderleri öpüşürken görüntüleyen fotomontaj afişler, Benetton'un dünya çapında başlattığı reklam kampanyasının bir parçası.

Kampanya çerçevesinde ABD Başkanı Barack Obama, Çin Cumhurbaşkanı Hu Cintao ile Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy ve Almanya Başbakanı Angela Merkel'in dudaktan dudağa öpüşmeleri fotomontajlanarak afişlere yansıdı.

Dün sabah Vatikan yakınlarında asılan ve Papa ile Kahire'deki el-Ezher Camii İmamı Ahmed el Tayyib'i dudaktan öpüşürken gösteren dev reklam afişi daha sonra kaldırıldı.

Benetton, "Papa ile İmam'ın görüntülerinin kullanılmasının inanç sahibi kişileri kızdırmış olmasından dolayı üzgünüz." dedi.

Benetton, reklam kampanyasının amacının "her türdeki nefret akımlarıyla mücadele etmek olduğunu" kaydetti.

Daha önce de kamuoyunda büyük tepki toplayan reklam kampanyalarıyla ünlenen Benetton, idam cezası için bekleyen mahkumlar, bir rahibi öpen rahibe, AIDS'den ölmekte olan adam gibi görüntüler kullanmıştı.

11/08/2011

13.yüzyılda yapılmış freskodaki şeytanın yüzü 21.yüzyılda keşfedilebildi

İtalyan rönesans resminin büyük ustalarından Giotto'ya ait bir freskoda yüzyıllardır saklı halde duran şeytanın yüz tasviri keşfedildi.
Assisi kentindeki San Francesco Basilikası'nda yerden bir hayli yukarıda duran freskodaki şeytan tasviri, İtalyan sanat tarihçisi Chiara Frugoni tarafından tespit edildi.

Freskodaki bulut kümelerinin arasına gizlenmiş olan çengel burunlu şeytan profili, yerden bakıldığı zaman çok zor seçilebiliyor.

Assisi'li Aziz Francesco'nun ölümünü konu alan fresko, 13'üncü yüzyıldan kalma.

Ressam Giotto di Bondone, erken rönesans döneminin en parlak sanatçılarından biri olarak tanınıyor.

Bugüne değin, bulutların arasına insan portresi gizleme geleneğinin ilk defa ressam Andrea Mantegna tarafından başlatıldığı düşünülüyordu.

Sanat tarihçisi Chiara Frugoni, Mantegna'nın 1460 yılından kalma San Sebastian konulu eserinde, bulutların içinde esrarlı bir şövalye figürünün belirdiğini söylüyor.

Fakat Giotto'da keşfedilen şeytan, İtalyan sanatında bu göz oyununa çok daha erken bir dönemde -hem de büyük bir ustanın fırçasıyla- başlandığına işaret ediyor.

Assisi'deki basilika 1997 yılında meydana gelen depremde ciddi hasar gördüğü için kapsamlı bir restorasyondan geçti.

Şeytanı andıran bu yüzün freskoda ne aradığına dair görüşler muhtelif.

Restorasyon çalışmalarının başkanı Sergio Fusetti, Giotto'nun arasının bozuk olduğu bir kişiden şeytan tasviriyle şaka yollu intikam almış olabileceğini düşünüyor.

9/05/2011

tarihi eserlerden anı almak için eserleri kıran öğrenci güvenlik kameralarına yakalandı

İtalya'nın başkenti Roma'da üç önemli tarihi anıt tahrip edildi.
Saldırıların ilkinde Navona Meydanı'ndaki fıskıyeli bir havuzu süsleyen mermer heykel hedef alındı.
Güvenlik kameraları, bir erkeğin iki parça mermeri kırıp alırken kaydetti.
Bu saldırıdan bir kaç saat sonra, kentin simgelerinden Trevi Çeşmesi'ne bir parça taş fırlatıldı, ancak taş çeşmeyi süsleyen heykellere isabet etmedi. Polis daha sonra Amerikalı bir öğrenciyi anı için mermer parçaları koparmak üzere Kolezyum'un duvarlarına tırmanırken yakaladıklarını duyurdu.

8/04/2011

1910 doğumlu en yaşlı olimpiyat şampiyonu attilio pavesi yaşamını yitirdi

Yüz yaşında ölen İtalyan bisiklet sporcusu Pavesi, 1932 Los Angeles olimpiyatlarında bireysel bisiklet ve takım yarışında birinci gelerek altın madalya kazanmıştı.
Pavesi İtalya'nın 2. Dünya Savaşı'na girmesinin ardından Arjantin'e göçetmiş, ve Arjantin'de bisiklet sporunun gelişimine katkıda bulunmuştu.

İtalyan sporcunun ailesi, Pavesi'nin Arjantin'in başkenti Buenos Aires'teki bir huzur evinde hayatını kaybettiğini belirttiler.

Attilio Pavesi, ailesinin on birinci çocuğu olarak İtalya'nın kuzeyindeki Emilia-Romagna bölgesinde doğmuştu.

1910 doğumlu İtalyan sporcunun ölümüyle, yüz yaşının üzerinde olimpiyat şampiyonu kalmamamış oldu.

Pavesi geçtiğimiz Ekim ayında yüzüncü yaşını doldurmuştu.

7/19/2011

borç krizindeki italyanın başbakanı berlusconi titanic pozu verirse ne olur?

Avrupa’nın borç krizinde sıradaki ülke olmasından korkulan İtalya’da, Başbakan Silvio Berlusconi’nin batan Titanic gemisini hatırlatmak üzere konu ile ilgili filmdeki ünlü ‘Titanic Pozu’na gönderme yapılan kolaj çalışması internette tıklanma rekoru kırdı.
berlusconi titanic
İtalya Ekonomi Bakanı Giulio Tremonti’nin geçen hafta 79 milyar Euro’luk kemer sıkma paketinin parlamentodaki oylanması sırasında yaptığı konuşmada, “Tıpkı ‘Titanic’teyiz. Ya tam yol seyredeceğiz yada bir buzdağına çarpıp batacağız. Lüks ve 1’inci mevkide kimse kurtulamayacak” demişti. Tremonti’nin bu sözlerine ve Başbakan Berlusconi’nin de lüks harcamalarına gönderme yapılan kolaj çalışmasında bu iki isme, ‘Titanic’ filmindeki Kate Winslet ve Leonardo Di Caprio pozu verdirildi. Filmdeki gibi ellerini açıp rüzgara karşı duran oyuncuların görüntüsünün üstüne Berlusconi ve Tremonti’nin yüzleri yerleştirildi. Kelime oyunu yapılarak Titanic yerine ‘Titalic’ yapılarak resim İtalya’ya atfedildi.

4/03/2011

düşünce kuruluşu ecfr'nin avrupa birliğine türkiye için kırıklarla dolu karnesi

Brüksel merkezli Avrupa Dış İlişkiler Konseyi (European Council on Foreign Relations) adlı etkin düşünce kuruluşu, Avrupa Birliği'nin dünya sahnesindeki politikalarının bir karnesini çıkardı.

Avrupa Dış İlişkiler Konseyi (ECFR), üye ülkelerin ve AB kurumlarının uluslararası politikada geride bıraktığımız 2010 yılı boyunca hangi alanlarda başarılı olduğunu ve hangi alanlarda yetersiz kaldığını derecelendiriyor.

ECFR'nin karnesinde AB'nin başarısızlıkları arasında Türkiye'ye ilişkin politikaların sıkça adı geçiyor.

Düşünce kuruluşu, AB'yi 2010 yılında en çok bölen konunun Türkiye olduğu tespitinde bulunuyor.

A'dan F'ye doğru inen bir not çizelgesine göre AB politikalarını değerlendiren ECFR, Türkiye ile ikili ilişkilerde AB'nin performansını D+ olarak bir hayli başarısız bir haneye yerleştiriyor.

ECFR, Fransa ve Almanya'nın Türkiye'nin AB üyeliğine açıkça karşı çıktığı, Kıbrıs'ın görüşmelerde veto tehdidini sürdürdüğü ve Yunanistan'ın hevesli bir Türkiye destekçisiyken şu an sürece seyirci kaldığı bir ortamda, Türkiye'nin üyeliğini destekleyen kampı İngiltere, İspanya, Finlandiya, İsveç ve İtalya'nın yanısıra Orta ve Doğu Avrupa ülkelerinin çoğunluğu olarak tarif ediyor.

Örgüt, AB içindeki bu bölünmenin birliğin Türkiye üzerindeki nüfuzunu olumsuz etkilediği kanısında.
'Türkiye uzaklaşıyor'

ECFR, insan hakları ve hukukun üstünlüğü konusunda AB'nin bilhassa 2002-2006 döneminde Türkiye üzerinde sahip olduğu etkinliğini artık önemli ölçüde yitirmiş olduğunu kaydediyor ve AB'nin insan hakları açısından Türk iç siyasetini etkileme gücüne C- notunu uygun görüyor.

Türkiye ile AB arasında bölgesel konulardaki ilişkilere verilen not da gene C- olarak belirlenmiş.

ECFR, 2010 yılında Türkiye'nin özellikle Orta Doğu'daki komşularıyla izlediği politikalarının, AB'nin öncelikli politikalarından uzaklaştığına dikkat çekiyor. Bu hususta en çarpıcı iki örnek Türkiye'nin İran'a yönelik yeni yaptırımlara koyduğu muhalefet ve İsrail ile arasının açılması olarak değerlendiriliyor.

ECFR, Kıbrıs konusunda AB'nin Türkiye ile ilişkisine ise D+ notunu vererek başarısız sayıyor.

Dış politika karnesinde AB'nin en başarısız bulunduğu konular arasında Türkiye'ye ilişkin politikaların ağırlıkta olduğu gözleniyor.

Buna karşılık ECFR'nin A notunu layık gördüğü AB politikaları da var.

Terörle mücadele konusunda ABD ile oluşturulan işbirliği ve bilgi paylaşımı, AB'nin etkinliğini kanıtladığı kayda değer başarılarından biri olarak anılıyor.

ECFR, 2010'da İran'ın nükleer tesislerine verilen uluslararası tepkinin koordine edilmesinde de AB'nin başarılı bir dış politika sergilediğine hükmediyor.
bbc türkçe

1/01/2011

kotaya rağmen türkiye makarna ihracatında italya ile yarışıyor

Türkiye, yıllık 700 bin tonla dünyanın sayılı makarna üreticilerinden biri...

Üretici Firma Temsilcisi Levent Kavak, "Dünya'daki 5 büyük üreticiden biriyiz... Tabii ki İtalya yüzde 32'lik pazar payıyla 3 milyon tonluk üretimle birinci sırada." dedi.

Üretim, Türkiye'yi, ihracatta da üst sıralara taşıdı.

Dünya piyasasının önemli aktörü haline gelen Türkiye, 300 bin ton ihracatıyla, İtalya'dan sonra ikinci sıraya yükseldi.

Levent Kavak, "Yanlış hatırlamıyorsam bir milyon ton ihracatı var İtalya'nın. Bizde bu senenin sonlarına doğru Türkiye'de 3 yüz bin ton ihracatı öngörüyoruz. Bu rakamla da ikinci sıraya oturmuş olacağız." dedi.

4/03/2010

Türkiye'deki 90 atom bombası gidiyor


İngiliz The Times gazetesi, Obama yönetiminin aralarında Türkiye’nin de bulunduğu NATO ülkelerinde bulunan nükleer silahları geri çekmek için harekete geçtiğini bildirdi.


silahları geri çekmek

Gazete, 8 Nisan’da Rusya ile stratejik nükleer silahların indirimine ilişkin anlaşmaya imza atmaya hazırlanan Başkan Barack Obama’nın, ABD’nin nükleer politikasını da yeniden yazacağını belirtti. 
  
The Times’a göre Amerikan yönetimi, George W. Bush yönetimi tarafından 11 Eylül sonrasında değiştirilen ve “nükleer silah sahibi olmayan ülkelere karşı” dahi nükleer silah kullanımını öngören nükleer siyaset belgesini yeniden yazacak.

Halen yürürlükte olan nükleer politika, Amerikan kuvvetlerine karşı biyolojik veya kimyasal silahla saldıran ülkelere karşı nükleer silah kullanılabileceğini öngörüyor.


Yeni politika çerçevesinde ise, var olan nükleer silahlarda yeni indirimlere gidileceği gibi, yeni nükleer silah geliştirilmemesi için de karar alınacak.

Bunun önemli ayaklarından biri de, Türkiye, Belçika, İtalya, Almanya ve Hollanda’da bulunan ve uçaklardan atılan 200’e yakın B61 tipi nükleer bombanın geri çekilmesi olacak.

Türkiye’de, İncirlik Üssü’nde halen 90’a yakın taktik nükleer bomba olduğu tahmin ediliyor. 



Bunların 50’sinin Amerikan, 40’ının da Türkiye’nin kontrolünde olduğu kaydediliyor.
The Times, söz konusu bombaların geri çekilmesiyle ilgili bir kararın ancak NATO çerçevesinde alınabileceğini belirtti. Belçika, Hollanda, Almanya gibi NATO ülkelerinin, “bunları gerekli kılan şartların ortadan kalkması nedeniyle” bombaları artık istemediğini bildirdi.
MYNET