Dünya

Dünya
bilgisayar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
bilgisayar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

4/03/2013

Hackerler'ların yeni kanun maddeli korku salan virüsü

"Yasadışı indirme işlemi yaptınız" diyerek bilgisayarınızı kullanım dışı bırakan hackerlar, yasal sürecin başlaması durumunda 250 bin TL ceza alacağınızı ancak 72 saat içinde 100 avro yatırılması durumunda kurtulabileceğinizi belirtiyor.

Kendini polis olarak tanıtan ve telefonunuzdan terör örgütleri ile görüşmeler yapıldığını bildirerek vatandaşları dolandıran çetelerin ardından, Türkiye'deki bilgisayar kullanıcılarına şimdi de uluslararası suç şebekesi dadandı. Bilgisayara özel olarak atılan bir virüs sayesinde bilgisayarı kullanım dışı bırakan dolandırıcılar, Emniyet Genel Müdürlüğünün, Uluslararası Siber Güvenlik Koruma İttifakı (ICSPA) ve Uluslararası Polis Teşkilatı'nın da (interpol) konudan bilgisi olduğunu aktarıyor. Bilgisayarınızın IP numarasının altında yaşadığınız şehir yazıyor ve polisin kimliğinizi tespit etmek için çalışma başlattığı belirtiliyor. Bilgisayarınızın bloke edildiğini aktaran sözde uyarı yazısında şu ifadeler yer alıyor:


"Sizin PC'niz aşağıdaki belirtilen nedenlerden en az biri nedeni ile bloke edilmiştir. Telif hakları kanunun (video müzik yazılım) ihlal etmiş oldunuz ve telif haklı içeriği yasa dışı kullanmış veya dağıtmış oldunuz. Bu Türkiye Cumhuriyeti Ceza Kanununun 128. maddesinin ihlali demektir. Ceza Kanununun 128. maddesi 200 ile 500 maksimum maaş veya 2 ile 8 yıl arası özgürlükten men sağlar. Siz yasaklı pornografik içeriği seyretmiş veya dağıtmış oldunuz. Bu Türkiye Cumhuriyeti Ceza Kanunu'nun 202. maddesinin ihlalidir. 202. madde, 4 ile 12 yıl özgürlükten meni sağlar. Bilgisayar verisine yasa dışı erişim sizin PC'nizden başlatılmıştır. Türk Ceza Kanunu'nun 208. maddesi 250 bin (YTL) para cezası veya 4 ile 9 yıl özgürlükten meni sağlar. Kişiliğiniz ve adresiniz şu anda tespit ediliyor. 72 saat içinde yukarıda belirtilen bir veya birden fazla madde kapsamında size karşı ceza davası başlatılmış olacak."

Metnin en sonunda ise 72 saat içerisinde dolandırıcıların hazırladığı ödeme sistemi aracılığı ile 100 avro yatırılması talep ediliyor. Bu paranın yatırılması ile bilgisayarın düzeleceği ve davanın açılmayacağı aktarılıyor. Öte yandan bilgisayara atılan virüsün bilgisayarın dil seçeneğini test ettiği ve geçerli olan dilin bağlı olduğu kolluk gücünün logosu ve adı ile kandırmaya teşebbüs ettiği belirtiliyor. Bilgisayarı İngilizce olarak kullanan kullanıcıların bilgisayarında Amerikan Merkezi Haber Alma Teşkilatı (CIA) logosu ve İngilizce metin çıktığı, Türkiye'de yeni ortaya çıkan bu dolandırıcılık olayının ise uluslararası bir suç örgütü tarafından organize edildiği iddia ediliyor.

Son zamanlarda ortaya çıkan dolandırıcılık olayının çözümünün ise bilgisayara format atılmasını sağlamak olduğu bildirildi. (İHA)mynet

9/26/2011

samsung ve apple yine mahkemelik bu seferki dava 3G patenti benim davası

Samsung ile Apple arasındaki patent hakkı savaşları kızışıyor.

Elektronik devlerinin birbirlerine ardı ardına açtıkları davaların sonuncusu bugün Hollanda'da görülecek.
Davacı Samsung, Apple'ı kendisine ait 3G teknolojisini izin almadan ve ücret ödemeden kullanmakla suçluyor.

3G, cep telefonları ve bilgisayarların internete kablosuz bağlanmasını sağlayan, son derece hızlı bir teknoloji.

Samsung izin alınmadan kullanıldığı için 3G teknolojisi içeren tüm Apple ürünlerinin raflardan indirilmesini istiyor.

Apple'ın iPhone 3GS, iPhone4 ve iPad'ler gibi en popüler ürünleri internete 3G üzerinden bağlanıyor.

Davanın görüleceği Lahey'deki muhabirimiz Anna Holligan, sektördeki pekçok uzmanın bu davayı bir misilleme olarak gördüğünü belirtiyor.

Apple'ın açtığı patent hakkı davası yüzünden Samsung'un Galaxy akıllı telefonlarının bazı modellerini Avrupa'da satması yasaklanmıştı.

Samsung ve Apple halen 20 ülkede birbirlerine patent hakkı davaları açmış durumda.

8/08/2011

10 yaşındaki bilgisayar dahisi mobil oyunlardaki güvenlik açıklarını yakaladı parayı kaptı

CyFi adıyla bilinen genç sanal korsan, bulgularını ABD'nin Las Vegas kentinde düzenlenen dünyaca ünlü uluslararası bilgisayar güvenliği konferansı DefCon'da ilan etti.
CyFi'ın bildirdiğine göre tablet bilgisayar ya da cep telefonlarında saati ileri almak, bir çok oyundan istifade edilmesini sağlayan bir güvenlik boşluğu yaratıyor. Genç hacker, bu güvenlik açığını oynadığı çiftçilik oyunlarının hızından sıkılıp bunları daha da hızlandırmanın yollarını ararken keşfetmiş. Bul ve onar Çiftlikte geçen bir çok oyunda oyuncuların sanal tohumlardan büyüyen ürünlerinin hasadı için saatlerce beklemeleri gerekiyor. Gerçek ismini açıklamayan CyFi, bu nedenle ürünlerini daha çabuk alıp alamayacağını görmek için cep telefonunda saatinin ayarlarıyla oynadığını itiraf ediyor. Bir çok oyunda saat ayarlarıyla oynandığı anlaşılsa da CyFi, bu güvenlik önlemlerini atlatmayı başarıyor. Cep telefonunun Wi-Fi bağlantısını kestikten sonra saati kısa sürelerle ileriye alan genç korsan, bu sayede oyunda boşluk yaratabiliyor. Zira böyle bir güvenlik açığı, oyunun yaratıcıları tarafından test edilmediğinden CyFi da ürünlerinin hasadını daha çabuk yapabildiğini görüyor. Böyle bir açığın ne tür sorunlar yaratabileceği açıklanmadı ancak bulgular, bağımsız güvenlik uzmanlarınca onaylandı. Bu açığın oyunun hem Apple hem de Android ürünlerinde olduğu belirlendi. Ancak sorunun hangi oyunlarda olduğu, üreticilerine bu oyunları tamir etme fırsatı verebilmek için henüz gizli tutuluyor. Genç hacker ise konferansta bulguları nedeniyle özel bir para ödülünün sahibi oldu. Def-Con, dünyanın bir çok yerinden bilgisayar uzmanları, hükümet yetkilileri, gazeteciler, meşru ya da gayrı meşru yollardan bilgisayar kodu kırmakta uzmanlaşmış kişileri bir araya getiriyor. Konferans bir süredir bu konularla ilgilenen genç nesillere de kapılarını açmış durumda.

8/03/2011

beş yıldır aralıklarla devam eden tarihin en büyük siber saldırıların arkasındaki ülke

Bilgisayar güvenliği şirketi McAfee, tarihin bilinen en büyük seri siber saldırısında korsanların aralarında Amerika Birleşik Devletleri, Birleşmiş Milletler ve Uluslararası Olimpiyat Komitesi'nin de bulunduğu 70'den fazla ülke, örgüt ve şirketin veritabanlarına sızdığını açıkladı.
McAfee, siber saldırıların aralıklarla beş yıldır devam etmekte olduğunu ve hedef alınan kurumların 49'unun Amerika Birleşik Devletleri'nde bulunduğunu belirtti.

McAfee'ye göre, bu ülke ve kurumların bilgisayarlarına sızan kişiler askeri sistemler ve uydu iletişimi gibi hassas verilerin peşinde.

Şirket bu saldırıların ardında bir "devletin" bulunduğuna inandığını açıkladı ancak isim vermedi.
'Saldırının arkasında Çin olabilir'

Washington Post gazetesine konuşan uzmanlar ise siber saldırılarının kaynağının Çin gibi göründüğünü söylediler.

Ancak McAfee bunu doğrulamadı.

Korsanların hedefleri arasında ABD, Tayvan, Hindistan, Güney Kore, Vietnam ve Kanada'nın yanı sıra, Güneydoğu Asya Ülkeleri Örgütü ASEAN, DÜnya Dopingle Mücadele Örgütü ve bir dizi savunma ve yüksek teknoloji şirketi de bulunuyor.

McAfee'nin yayımladığı 14 sayfalık rapora göre korsanlar 2008'de Cenevre'deki Birleşmiş Milletler Merkezi'nin bilgisayarlarına sızıp, iki yıl boyunca buradaki verileri taradılar.

7/03/2011

usb flash bellekle bilgisayara dosya transfer ederken yapmamanız gerekenler

Bu haberde USB hafızalarda bulunan virüs tehlikesinden bahsetmeyeceğiz. Aksine, kullanıcının ufak bir hatasının son kullanıcıyı nasıl zor durumda bıraktığına dikkat çekmek istiyoruz.

USB hafıza veya harici diskler, genel olarak USB portunu kullanarak bilgisayarlara bağlanır. Kullanıcılar film, müzik veya özel dosyalarını bu depolama birimlerinde saklar. Ancak bu saklama işleminin gerçekleşebilmesi için bu disklere verilerin taşınması veya kopyalanması gerekir.
Ancak bu kopyalama işlemi sırasında yapılacak bir hata, kopyalanan dosyanın bozulmasına sebep olabilir. Şöyle ki, bilgisayarların büyük bölümünde bulunan Windows işletim sistemi altında USB biriminize dosya transfer ederken kesinlikle cihazı bilgisayarınızdan ayırmayın. Kopyalama işlemi bitse ve kopyalama penceresi kapansa dahi transfer edilen dosya tam olarak kopyalanamamış olabilir.

Bu hatayı yapan kullanıcıların büyük bir bölümü maalesef önemli dosyalarını yitiriyor; zira kopyalanan dosyalar normalde sağlam olmasına rağmen bozuk olabiliyor.

Bu tip bir sorunun yaşanmaması için veri transfer işleminin bitmesinin ardından USB hafızayı "Güvenli kaldır" özelliğini kullanarak kaldırmanız gerekiyor. Zaten USB birimini bilgisayarınıza taktığınızda, sağ alt köşede, Windows saatinin olduğu bölümde bu özelliği kolayca görebilirsiniz.

Bunun dışında dosyaları herhangi bir soruna karşı kesmek yerine kaynağından kopyalamayı tercih etmenizde fayda var. Böylece ana kaynaktaki dosyalar taşınmadığından dolayı herhangi bir aksilikte verileriniz zarar görmemiş olur.

6/27/2011

hakkariye tayini çıkan bilgisayar eğitmeninin kurduğu okey sitesinin cazibe merkezi olması

Bilgisayar eğitmeni İhsan Karagülle’nin tayini Hakkari’ye çıktığında ilk işi, yeni göreceği bu kent ile ilgili internetten araştırma yapmak oldu.
Ne de olsa bilgisayar ve sanal ortam onun oyun alanıydı ve bu güne değin yazdığı elliden fazla kitap rüştünün ispatıydı.
Ancak beklediği gibi olmadı ve popüler arama motorlarının Hakkari ile ilgili veri tabanı, "teröre", çatışmaya ve trajedilere işaret ediyordu bir tek.

Ne tarih, ne kültür ne de doğal güzelliklere dair tek maddeye rastlayamadı.

Gördükleri karşısında gitmemeyi düşündüyse de idealleri daha ikna ediciydi. Yola çıktı.

Kente ayak bastığında sanal ortamın, bakir güzelliğiyle nefes kesen Hakkari’ye haksızlık ettiğini anladı.

İlk iş olarak bir alan adı satın alıp hakkarim.net adlı internet sitesini kurdu.

Sonradan bir fenomene döneceğini bilemeden.

Mütevazı ve kenti tanıtmayı amaçlayan sitesi kayda değer bir izleyici kitlesine sahip olmasa da arama motorlarında farklı bir renk olmuştu.

Sonra 101’i keşfetti. Masal da o andan itibaren başladı.
Sosyal ağa dönüştü

İhsan Karagülle’nin de hakkarim.net’in de kaderi kısa sürede değişti.

Masa oyunlarının vazgeçilmezi olan okeyin farklı ve daha iyi bir versiyonu olan 101, doğu illerinde en popüler oyunların başında gelir.

Yirmi bir taşın dağıtıldığı dört oyuncunun, toplamda 101 sayıya ulaşarak ellerini açması mantığına dayanan oyun, tüm kahvehanelerin müşteri kaynağıydı.

Sigara dumanı altında ve geç saatlere kadar oynanan oyun, sorumlulukları unutturacak kadar cazip olabiliyordu.

Bu nedenle müptelalarının ısrarına dayanamayarak, oyunu, yeni kurduğu sitesine taşımaya karar verdi.

Uzun ve zahmetli bir çalışmanın ardından 101 oyunu, sanal ortama taşındı.

O güne kadar ziyaretçi açısından kısır bir ortalamaya sahip hakkarim.net sitesi, bir anda cazibe merkezi oldu.

Kahvehaneler büyük oranda müşteri kaybederken, evlerin vazgeçilmez "beyaz eşyası" da bilgisayar oldu.

Beş yıl önce kurulan site, şimdilerde 1,5 milyonu aşkın üyeye sahip, dev bir portal.

Günlük altı yüz bine yakın ziyaretçisi ve Almanya’dan kiralanan dört ayrı sunucudan yayın yapan hakkarim.net, sanal ortamdaki fırsat eşitliğinin önemli bir örneği.
Uykusuz geceler

Siteye kayıt yaptırdığınızda bin beş yüz puanla başlıyorsunuz.

Oyun kazandıkça puanınız artıyor kaybederseniz eksiliyor.

"Nick name" yada namıdiğer kod isim ile girilen oyunlarda puanın yüksekliği prestij nedeni.

Kahvehanelerden kopup bilgisayarın başına geçen müdavimler için uykusuz geceler de başlamış haliyle.

Puanlama sistemi cazibeyi arttıran bir faktör, ancak sosyal iletişim de çok önemli.

Site üzerinden tanışmalar dostluklara, şehir ziyaretlerine, evlenmelere hatta kavgalara ve cinayete bile yol açmış.

Sitenin tahmin edilemeyecek kadar büyümesi sonucu, görevinden istifa edip doğum yeri olan Erzurum’a taşınan İhsan Karagülle’nin şimdilerde tek meşgalesi hakkarim.net.

Sitede gerçek hayatta yan yana gelmeyi akıllarından bile geçirmeyen birçok karşıt görüşlü insanın, kimlik ve görüşlerinden önce insan olduklarını fark ederek dostluklar kurduğunu ve moda tabirle "açılımın sanal ayağının" 2005’ten beri icra edildiğini belirtiyor Karagülle.

Hakkarim.net ile fenomene dönüşen 101 oyununu, belki de gereğinden fazla ciddiye alanlar da var.

Öyle ki bunu yaşam biçimi haline getirip kendi isminden çok nick name’iyle tanınanların sayısı hiç de az değil.
'Yuva yıkan oyun'

Kimse 'admin'in sözünden çıkamaz. 100 kişilik tebanız olduğunu düşünün. İstediğin kişiyi o köyden atabiliyorsun, istediğin kişiyi 'op' yapıp daha çok yetkilendirebiliyorsun.

İsmail Kılıç, İnternette okey oynanan bir sitede yönetici

Oyunun tüm cazibesine karşın olumsuz taraflarının da çok olduğunu belirten Nurettin Demir, pek çok insanın site nedeniyle tanışıp kaynaştığını, dostlukların yanı sıra düşmanlıkların da kurulduğunu belirtiyor.

Sanal ortamdaki tartışmaların kavgaya dönüşmesi nedeniyle, gerçek dünyaya taşınan husumetlerin can aldığını da ifade ediyor.

Batman’da oyunda tartıştıkları başka bir oyuncu için kalkıp Van’a giden ve bir daha kendisinden haber alınamayan site müdavimini anlatarak, pek çok kavganın yaşandığını, yine Mardin’de iki kişinin tartıştıktan sonra buluşarak birbirlerine silah sıktıklarını belirtiyor ve pek çok yuvanın yıkıldığını ifade ediyor.

Zeyni Elbir’e göre gerçek dünyada rüştünü ispat edememiş kişilerin yaşama alanı olmuş hakkarim.net.

Herkes bir nick name’in ardında ve insanlar rahatlıkla yalan atabiliyorlar.

Evinden kaçan kızlar, eşini terk eden kocalar ve sitede salon kiralamak için varını yoğunu kaybeden insanlar gibi pek çok trajedi ve olumsuzluğun olduğunu belirtiyor.

Çiftçilik yapan İsmail Kılıç ise sitede salon kiralayıp admin olmayı köy ağalığına benzetiyor.

"Kimse admin'in sözünden çıkamaz. 100 kişilik tebanız olduğunu düşünün, istediğin kişiyi o köyden atabiliyorsun, istediğin kişiyi op yapıp daha çok yetkilendirebiliyorsun" diyor Kılıç.

Murat Sezer, salon sahibi. Kendisi şoförlük yapıyor.

Ancak çok eğlendiği için salon kiraladığını ve buradan tanıştığı arkadaşlarıyla buluşup çevresini genişlettiğini belirtiyor.
Masal devam ediyor

Sitede salon kiralayanların ve çeşitli ayrıcalıkların sunulduğu gold üyelerden kazanılan gelirle Karagülle, Erzurum’da vergi rekortmenlerinin başında geliyor.

Ellisi üst yönetim olmak üzere on bini aşkın yönetici kadroyu bünyesinde barındıran hakkarim.net’in Erzurum’da silikon vadisindekileri kıskandıracak bir ofisi bulunuyor.

Türkiye’de oyun portallarının başında gelen hakkarim.net uluslararası şirketlerin de dikkatini çekmiş durumda.

Yakın bir zamanda Türkiye’nin masa oyunları dünyasına kazandırdığı 101 oyununun, uluslararası bir sıfata bürünmesi de olası.

Artık bir fenomene dönüşen hakkarim.net’in masalsı varoluşu, büyüyerek devam ediyor seveniyle sevmeyeniyle.

1001 Gece olmasa bile 101 Gece masalı, nereye kadar sürer bilinmez.

Ancak daha uzun süre elmaların düşmeyeceği muhakkak.

Kadir Konuksever

Diyarbakır

6/21/2011

microsoft'tan önemli uyarı bilgisayar kullanıcılarının kandığı eski teknoloji tuzağı

Microsoft'un ortaya koyduğu araştırma bilgisayar kullanıcılarının halen tarihteki en eski teknoloji dolandırıcılığına kandığını ortaya çıkarttı. Microsoft teknik destekten aradıklarını söyleyen bir telefon alan kullanıcıların beş tanesinden biri bu telefonlara inanıyor.


İngiltere, Amerika, İrlanda ve Kanada'da yapılan araştırmalara göre, 7 bin kullanıcının yüzde 16'sına bu şekilde sahte aramalar gelirken, kullanıcılardan bazıları bu aramalara inanıyor ve telefonla arayan kişilerin dediklerini yapıyor. Çoğu zaman virüs temizlemek adı altında bilgisayarlarına uzaktan bağlanılmasını sağlayan programlar indiren kullanıcılar, kredi kartı numaralarını da kaptırıyorlar.

Microsoft kullanıcıları için şu uyarıda bulunuyor; "Herhangi bir hizmet ya da yazılım satın almayın. Hizmete bağlı olan bir ödeme ya da abonelik olup olmadığını sorun ve varsa telefonu kapatın." Araştırma bu şekildeki maddi kayıpların 82 dolarla 1,560 dolar arasında değiştiğini söylüyor.
hürriyet

5/06/2011

kanadalı bilim adamları elektronik kağıttan akıllı telefon ürettiler adı paper phone

Kanadalı bilimadamları elektronik kağıttan esnek bir akıllı telefon ürettiklerini duyurdu.


PaperPhone (KağıtFon) adı verilen telefon, 'cüsseli rakiplerinin" yaptığı arama, mesaj alıp yollama, müzik çalma, e-kitap görüntüleme gibi tüm işlemleri yapabiliyor.

Cihaz kıvrılması, katlanması köşe ya da kenarlarından esnetilmesi durumunda farklı işlevleri devreye sokuyor.

PaperPhone'un yaratıcısı Dr. Roel Vertegaal "Beş yıl içinde her şey böyle görünüp işleyecek" dedi.

Cihaz, Kanada Queen's Üniversitesi'ndeki "Human Media Lab" (İnsan Medya Laboratuvarı) merkezi uzmanları ile Arizona Eyalet Üniversitesi'nin "Motivational Environments Research" (Motivasyonel Ortam Araştırmaları) grubunun eseri.
Şekil değiştikçe işlev değişiyor

Dr Vertegaal yayınladığı açıklamada, "Bu bilgisayar ufak bir interaktif kağıt parçası gibi görünüyor ve işliyor" dedi.

"Etkileşim için isterseniz kıvırıp cep tep telefonu yapıyorsunuz; köşesini kıvırınca sayfalarını çeviriyorsunuz; ya da isterseniz üzerine kalemle yazabiliyorsunuz."

Bir kaç milimetre kalınlığındaki prototip Amazon'un Kindle e-kitap uygulamasında da kullanılan e-mürekkep teknolojisine dayanıyor.

Bu sisteme, esnetilmeye duyarlı alıcılar ve üzerindeki yazı ya da resimleri algılayabilen bir dokunmatik yüzey ekleniyor.

Prototip aslında insanların bu gibi bir cihazı kıvırıp esneterek yönetmesinin kolay olup olmadığını incelemek üzere geliştirildi.

İlk aşamalarında deneklerin hangi hareketlere meyilli olduğunu belirlemek için bir dizüstü bilgisayara bağlanmıştı.

Dr Vertegaal, PaperPhone'un daha büyük versiyonlarının yaygınlaşması ile "kağıtsız ofis" fikrinin gerçek olabileceğini düşünüyor.

PaperPhone prototipi 10 Mayıs'ta Vancouver'da düzenlenen Bilgisayar İnsan Etkileşimleri Konferansı'nda tanıtılacak.

Aynı etkinlik kapsamında, araştırma ekibi bir başka yeni ürünlerini de sunacak.

Snaplet adı verilen cihaz da nasıl giyildiğine ve takıldığına bağlı olarak farklı işlevler üstleniyor.

Bileklik şeklindeki cihaz dışbükeyken saat, içbükeyken cep telefonu oluyor; düzleştirildiğinde ise avuçiçi bilgisayar haline geliyor.

5/01/2011

türkiyede ipad2 fiyatları amerikadan düşük avrupa ile aynı olacak

Merakla beklenen iPad 2'nin Türkiye'ye geliş tarihi ve fiyatları belli oldu. Steve Jobs'un son mucizesi Türkiye'de; ABD'den pahalı, Avrupa'yla ise hemen hemen aynı fiyatlardan satılacak. Herkesin merak ettiği konu ise yurtdışından alınacak iPad'lerin Türkiye'de uyumlu çalışıp çalışmadığı.

Radikal Gazetesi'nin haberine göre yetkililer, yurtdışından gelen iPad'lerde birkaç noktaya dikkat edilmesi halinde hiçbir sorunun yaşanmayacağını belirtiyor. 3G özelliğinin kullanılabilmesi için 37 kuruşa pasaporta IMEI kaydının yapılması lazım. Ayrıca ABD ve İngiltere'den alacakları şarja dikkat edilmeli. Çünkü şarjlar Türkiye ile uyumlu değil. ABD'de Verizon'dan alınanlarda ise Micro SIM yuvası yok.


Türkiye bu kez hızlı çıktı

Apple Türkiye distribütörü olan Bilkom'un Satış Direktörü Fikret Ballıkaya ise Türkiye'den satın almanın daha avantajlı olacağını söyledi. Ballıkaya, "Cihaz 27 Mart'ta Avrupa'da satışa çıktı. Bu sefer daha hızlı davranıp 1 ay sonra Türkiye'ye getirdik. Tüketiciler iPad 2'ye 100 lira taksitler ile sahip olabilecek. Taksit seçeneklerinde vade farkı da çoğu yerde uygulanmıyor" dedi.

Ballıkaya ayrıca aynı cihazı Türkiye'den 2 yıl garantili alabileceğini belirterek, "Yurtdışından alınan iPad 2'ler sadece 1 yıl garanti kapsamında olacak. Bunun yanı sıra tüketicilerin satış noktalarında uzman yardımı alabilecek olması onlara ayrı bir avantaj sağlayacak" diye konuştu.


iPAD 2 alacaklar bunlara dikkat edin


Yurtdışından alınan;

- SIM kilidi olmadığından iPhone gibi kırılmasına gerek yok.
- 3G'yi kullanabilmek için pasaporta IMEI kaydı şart.
- Dışarıdan gelenlerin Türkiye'de 1 yıl garantisi bulunuyor
- ABD'de Verizon'dan alınan iPad'de "micro SIM" bulunmuyor.
- ABD ve İngiltere'deki şarjlar uyumlu değil. Ayrıca almak gerekiyor.

Türkiye'den alınan

- Fiyatlar ABD'den daha pahalı, Avrupa ile aynı düzeyde.
- Satış noktalarının çoğunda taksite vade farkı konulmuyor.
- İki yıl Türkiye garantisi Bilkom tarafından sağlanıyor.
- Cihaz alındığında herhangi bir yere kayda gerek yok.
- Türkiye'ye uygun aparatlar kutunun içerisinden çıkıyor.

2/17/2011

yapay zekalı bilgisayar programı watson en büyük zaferini kazandı

IBM'in hazırladığı Watson adlı yapay zeka ve insanlar arasındaki bilgi yarışması dün sonuçlandı. Tüm uzmanların beklentisinin tersine Jeopardy adlı yarışmayı Watson kazandı.

MTV'de yayınlanan Jeopardy yarışmasını benzerlerinden ayıran en büyük özellik, tamamen, nükte, kinaye üzerine kurulu kelime oyunlarıyla hazırlanmış sorulara sahip olmasıydı.

Şimdiye kadar bu yarışmada en yüksek puana sahip olmuş Ken Jennigs ve Brad Rutter adlı yarışmacılar IBM'in geliştirdiği bilgisayar Watson'a karşı 3 gün süren bir meydan okumada bulunacaktı.

Dün sonuçlanan yarışmayla birlikte Watson insanlara karşı büyük bir zafer kazandı. Üst üste üç şovun da galibi olan Watson'ı zafere taşıyan soru ise Dracula'nın yazarı Bram Stoker ile ilgiliydi.

Zaferin en şaşırtıcı yanı ise, kinaye ve kelime oyunları gibi insan beyninin başarılı olduğu konuları artık makinelerin de gerçekleştirebilmesi. Uzmanları şaşırtan sonuç şimdiye kadar makinelerin insanlara karşı kazandığı en büyük zafer oldu.
trt türk

11/21/2010

internet alışverişinde yeni dönem başlıyor denemesi bedava

Sanal alışverişte elektronik cihazların ardından kitap, giyim ve ev ürünlerinin satışları da artış gösteriyor.

yeni dönem başlıyor

İnternet alışverişlerinde ‘bariyerler’in kalktığını ancak giyimde ‘dokunma’ ihtiyacından dolayı bunun devam ettiğini söyleyen Hepsiburada.com Genel Müdürü Aytuğ İğneli, “Bu ihtiyacı karşılamak için ‘denemesi bedava’ uygulamasını başlattık” dedi.

SANAL alışveriş sektöründe en fazla ilgiyi elektronik ve elektrikli ürünler görüyor. Online alışveriş içerisindeki payı yüzde 25’lere ulaşan bu ürünlerin ardından son dönemde giyim, kitap ve ev ürünleri alışverişlerdeki payını artırmaya başladı.

İnternet üzerinden yapılan alışverişlerde ‘bariyerlerin’ ortadan kalktığını ancak tekstil ürünlerinde devam ettiğini belirten Hepsiburada.com Genel Müdürü Aytuğ İğneli, “Herkes yoğun süreçler geçiriyor ve zaman kazandırmasından dolayı internet üzerinden giyim alışverişi de hız kazandı. Tekstil ürünlerinde dokunma ihtiyacı nedeniyle ‘bariyerler’ var. Ayrıca yaptığımız araştırmalarda giyim, ayakkabı ve diğer tekstil ürünlerinde dokunma ve deneme ihtiyacının çok belirgin olduğunu gördük. Biz de bu ihtiyacı karşılamak için ‘denemesi bedava’ uygulamasını başlattık” dedi.

Ayakkabı geri geliyor


Artan internet kullanımı, online alışveriş şirketlerinin bu platformdaki güveni artıracak uygulamaları, tüketicileri bilinçlendirme çalışmaları ve değişen alışveriş alışkanlıklarının online alışverişin artışında önemli bir yere sahip olduğunu belirten Aytuğ İğneli, şunları söyledi: “Giyim alışverişlerinde özellikle kadınlar ürünü denemek, dokunmak istiyor.

denemsi bedava

Bu nedenle giyimdeki bariyerler devam ediyor. Bu sorunu aşmak için ‘denemesi bedeva’ uygulamasına başladık. Artık ürünü evinin koltuğunda deneme olanağı var. Üstüne olmayanı ücretsiz olarak geri gönderiyor. Denemesi bedava kampanyasıyla ilgili olarak ürün iadelerinde önemli bir değişiklikle de karşılaşmadık. Yalnızca ayakkabıların iade oranlarında 1 puanlık artış oldu.”

Online müşteri desteği

Müşterinin çok kolay ulaştığı bi firma olmayı hedeflediklerini ifade eden Aytuğ İğneli, şöyle konuştu: “Bunun için yıllık 600 bin lira tutarında call center yatırımı yaptık. Müşterilerin sorularına çok hızlı cevap verebilmek için 18 saat çalışıyor. Bizim burada gelmek istediğimiz nokta, hepsiburada.com üzerinden müşteri temsilcileriyle online-chat yapılabilmesi. Alışveriş sırasında hemen sorular cevaplanabilecek. Bunun için bir proje başlattık. Uzman kadro oluşturup online chati 2011 yılının ilk aylarında uygulamaya sokmayı planlıyoruz. Bunun yurtdışında bir kaç örneği var ancak Türkiye’de bu uygulama bir ilk özelliği taşıyacak.”

2011’de sıçrama olacak

BKM verilerine göre sanal POS hareketlerinin ağustos sonu itibariyle 8.36 milyar liraya ulaştığını hatırlatan İğneli, “Bu rakamın içinde turizm, bilet, kontör gibi sanal poslarla yapılan tüm ticari işlemler yer alıyor. BKM verileri 2010 yılının ilk 6 ayında kredi kartlarıyla yapılan her 100 liralık harcamanın yaklaşık 7 lirasının internetteki sanal mağazalarda gerçekleştiğini gösteriyor. Sanal ticaret Türkiye’de hızla büyüyor. İnternette gerçekleşen işlem adetleri 2005 yılından 2010 yılına yüzde 230 oranında artarak 16.9 milyondan 56 milyona ulaştı. 2006-2007 yılları arasında gerçekleşen büyük ivmelenmenin önümüzdeki 2011-2012 yılları içinde de gerçekleşmesini bekliyoruz.”

17 milyon ürün teslim etti, 594 bin yorum aldı

Hepsiburada bugüne kadar 17 milyona yakın ürün teslimatı gerçekleştirdi.

ürün teslimatı gerçekleştirdi.

Aylık 11 milyon ziyaret alan Hepsiburada.com’un, 5.5 milyon tekil ziyaretçi ve 2.5 milyonu aşkın kayıtlı üyesi bulunuyor.

Günde ortalama 20 binin üzerinde ürün siparişi alınıyor.

2009 yılında bir önceki yıla göre sipariş sayısı yüzde 50 büyüyen Hepsiburada.cum’un cirosu yüzde 36, ürün sayısı ise yüzde 30 olarak gerçekleşti.

Hepsiburada.com 36 farklı kategori 350 binin üzerinde farklı ürün sayısı ile hizmet veriyor.

Sitede 594 bin ürün yorumu bulunuyor.

Doğudan spor ve bebek ürünlerine ilgi var

ALIŞVERİŞ alışkanlıklarını bölgelere göre de değerlendiren Aytuğ İğneli, “Birçok bölgede en çok bilgisayar ürünü satılırken Doğu Anadolu’da ilk sırayı oto aksesuarları alıyor. Tüm bölgeler içinde spor ürünlerinin satış payının en yüksek olduğu bölge, Güney Doğu Anadolu bölgesi oluyor. Bunun dışında Türkiye genelinde tercih edilen kategoriler dışında sağlık-güzellik, spor ve anne bebek ürünleri bu bölgeden verilen sipariş adedi olarak öne çıkıyor” dedi.

Kadın kitap erkekler oto aksesuvarı alıyor

ALIŞVERİŞ alışkanlıklarında kadın-erkek farklılığını anlatan Aytuğ İğneli, “Kadınlar daha çok kitap, spor ve sağlık-güzellik ürünü alırken erkekler tercihini oto aksesuar, hırdavat & bahçe ürünlerinden yana yapıyor. Bunun yanı sıra kadınlar erkeklerden daha fazla spor ve petshop ürünü satın alıyor. Kadın ve erkek üyelerin alışveriş eğilimleri bilgisayar, telefon, fotoğraf kamera ve ev elektroniği ürünleri satın alımında benzerlik gösteriyor. Kadın tüketiciler İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyük şehirlerin hemen ardından Bursa, Antalya, Kocaeli, Muğla, Balıkesir, Tekirdağ, Manisa’da ağırlık gösteriyor” diye konuştu. hürriyet ekonomi




11/01/2010

bilgisayar çalacaklardı kısmetlerine dört milyon dolar çıktı

Bilgisayar çalmak için girdiler, 4 milyon doları görünce neye uğradıklarını şaşırdılar.

milyon dolar çıktı

BURSA (A.A) - Bursa'da bilgisayar çalmak için girdikleri fabrikada çelik kasadan 4 milyon dolar çaldığı ileri sürülen zanlıların parayı ilk gördüklerinde çok şaşırarak birbirlerini tokatladığı bildirildi.

Alınan bilgiye göre, Demirtaş Organize Sanayi Bölgesi'ndeki Seçkin S'ye ait tekstil fabrikasına giren Alparslan Gökhan D. (20) ve E.D. (17), arkadaşları M.K'yi (25) dışarda gözcü olarak bırakıp depodan yönetim katına geçti.

Fabrika sahibinin odasındaki çekmeceleri karıştırırken çelik kasanın anahtarını ele geçiren zanlılar, televizyon dolabına gizlenmiş kasayı buldu. Kasayı anahtarla açtıklarında 4 milyon doları gören zanlılar, ne yapacağını şaşırdı.

DOLARLARI AĞACIN ALTINA GÖMDÜLER

Kendilerini toparladıktan sonra paraları poşetlere dolduran zanlılar, paranın yaklaşık 1,5 milyon dolarını fabrikanın 200 metre ilerisindeki zeytin ağaçlarının altına gömerek, M.K'nin yanına gitti.

gizlenmiş kasayı buldu

M.K. ile birlikte tekrar yönetim katına çıkan zanlılar, paranın geri kalanını koydukları poşetleri alarak kaçtı.
Sabah iş yerine gelen çalışanların ihbarı üzerine olay yerine gelen 30 kişilik polis ekibi arama yaptı.

HIRSIZLARI AYAK İZLERİ ELE VERDİ

Zanlıların istinat duvarını atladıkları sırada yere 10 bin dolar düşürdüğünü fark eden polis memurları, bölgedeki ayak izlerini takip ederek zeytin ağaçları ve sazlıklar arasında poşetlerle gömülü 1,5 milyon dolara ulaştı.
Bu kişilerin tekrar dönüp toprak altına sakladıkları parayı almaya gelme ihtimali üzerine polisler, eski bir araçta, kendilerini alkol alan kişiler gibi göstermek için ellerinde boş bira şişeleriyle nöbet tuttu.

Aynı akşam saat 22.00 sıralarında E.D. ve yanındaki 3 arkadaşı, ellerinde bavulla gelip toprağı kazmaya başladıkları sırada yakalandı.
E.D'nin, polise verdiği ifadede, yanındaki 3 arkadaşının olaydan haberi olmadığını, soygunu kendisi ile 2 ay önce hırsızlık suçundan yattığı cezaevinden tahliye olan Alparslan Gökhan D. ve M.K. ile yaptıklarını itiraf ettiği öğrenildi.

Bilgisayar çalmak için girdikleri iş yerinde çelik kasayı açtıklarında şok geçirip birbirlerini tokatladıklarını anlattığı öğrenilen E.D'nin ifadeleri doğrultusunda Alparslan Gökhan D. evinde yakalandı, 800 bin dolarla kaçan M.K'nin arandığı bildirildi.
Ele geçirilen paranın fabrika sahibi Seçkin S'ye teslim edildiği belirtildi.

mynet

10/25/2010

interneti bırak sözü intihar ettirdi

Kırıkkale Anadolu Mehmet Akif Ersoy Lisesi 2. sınıf öğrencisi 15 yaşındaki Elif Nur Yılmazer, polis memuru olan babasına ait tabancanın namlusunu göğsüne dayayıp tetiğe dokunarak intihar etti.

intihar ettirdi

İddiaya göre interneti bırak dersine çalış' diyen polis babasının bu sözüne kızan liseli Elif, ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılırkan yolda hayatını kaybetti.

İntihar olayı, Kırıkkale'nin Bağlarbaşı Mahallesi Cengiz Topel Caddesi 956'ncı Sokak, Can Apartmanı Kat 4'te önceki akşam akşam saatlerinde meydana geldi. Yılmazer ailesinin 6 kızından 2'ncisi olan liseli Elif Nur Yılmazer, akşam saatlerinde evlerinde bilgisayar başında internete girdi. Elmadağ ilçe Emniyet Müdürlüğü'nde polis memuru olarak görev yapan baba Harun Yılmazer bu sırada evde bulunduğu sırada iddiaya göre kızına, "Bırak interneti, dersine çalış" dedi.

Bir süre sonra baba Harun Yılmazer çarşıya çıkarken, anne Gülcan ise bakkala ekmek almaya gitti. Babasının sözüne içerleyen Elif, kardeşlerinin odada bulunduğu sırada bir süre sonra evde bulunan babasına ait ruhsatlı tabancayı göğsüne dayayıp tetiğe dokundu. Apartman sakinleri, silah sesleri üzerine girdikleri dairede, liseli Elif'i yerde kanlar içinde yatarken buldu. Olayı duyan ailesi de hemen eve gelirken, ambulansa alınan Elif, Kırıkkale Yüksek İhtisas Hastanesi'ne kaldırılırken yolda yaşamını kaybetti.

Liseli Elif'in intiharı, ailesini göz yaşlarına boğarken, intiharını duyan Bağlarbaşı mahallesi halkı ile Anadolu Mehmet Akif Ersoy Lisesi'ndeki öğrenci arkadaşları ve öğretmenleri büyük üzüntü yaşadı. Elif'in intiharı, okuduğu 10/D sınıfında matem havası yarattı. Okul arkadaşları, Elif'in masasına fotoğrafı ile birlikte çiçek bırakırken göz yaşlarını tutamadılar. Öğrenci arkadaşları toplu halde intihar eden arkadaşları Elif Nur'un evlerinin önüne giderek, ailesinin acısını paylaştılar. Bu sırada bazı öğrenci arkadaşları göz yaşlarını tutamayıp, sinir krizi geçirdiler.

Kızını kaybeden gözü yaşlı anne Gülcan Yılmazer de evlerinin balkonundan feryat ederken öğrenci arkadaşlarına, ôElifimi niye getirmediniz?" diye ağıtlar yaktı.

Lise Elif Nur Yılmazer'in cenazesi, otopsi yapılmak için gönderildiği Ankara Adli Tıp Kurumu'ndan getirilerek din akşam kılınan ikindi namazından sonra Yenimahalle mezarlığında toprağa verilecek.

DHA

9/23/2010

Anne ve kızı grup seks yapmış, oğlu çekmiş

Anne ve kızı grup seks yapmış, oğlu çekmiş Antalya'da cinsel ilişkiye girdikleri işadamlarının görüntülerini kayıt edip şantaj yapan aynı aileden 2'si kadın 4 kişinin sorgusu sürerken...

 grup seks yapmış

Antalya'da cinsel ilişkiye girdikleri işadamlarının görüntülerini kayıt edip şantaj yapan aynı aileden 2'si kadın 4 kişinin sorgusu sürerken, anne ve kızının birlikte grup seks yaptığı, kalem kamera düzeneğini yatak odasına oğlunun yerleştirdiği belirlendi.

Manavgat'ta oturan bir doktorun 70 yaşındaki babası, Antalya Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerine başvurarak, cinsel ilişki görüntülerini çeken kişilerin kendisine şantajla para istediğini söyledi.

Yaşlı adam, E.F. ile birlikte annesi G.B. ile grup seks yaptığını, bu görüntülerin oğlu tarafından kurulan kalem kamerayla yatağı gören yerden kayıt edildiğini öne sürdü. Daha sonra bu görüntüleri bilgisayara aktaran ailenin kendisine ve doktor oğluna birer kopya CD göndererek 500 bin dolar para istediğini belirten yaşlı adam, şikayetçi oldu.

İhbar üzerine harekete geçen polis, Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı ile koordineli çalışmada operasyon için düğmeye bastı.

Yine Manavgat'ta oto galeri sahibi bir kişinin daha kalem kamerayla görüntülerinin çekildiğini ve 300 bin TL para istendiğini belirleyen polis, eşinden boşanan G.B., kızı E.F., 17 yaşındaki oğlu E.F. ve erkek kardeşi A.B.'yi gözaltına aldı. Şüphelilerin evleri ve kaldıkları yerlerde yapılan aramalarda, gizli kamerayla çekildiği bildirilen işadamlarına ait çok sayıda cinsel ilişki görüntüleri, bilgisayar ve kamera düzenekleri ele geçirildi.

Hacker polisler, ele geçirilen bilgisayarlarda inceleme yaparken silinmiş çok sayıda görüntü elde edildi. Bu sabah Manavgat'ta bir inşaatın kolonları arasına saklanmış 20 CD daha bulundu. Şüphelilerin sorgusu çok yönlü olarak sürdürülürken polis, CD incelemeleri ve ifade alımlarının devam ettiğini bildirdi.

Kalem kamerayı odaya kurup görüntüleri önce bilgisayara ardından da CD'lere kayıt eden E.F.'nin yaşının küçük olması nedeniyle Çocuk Şube Müdürlüğü'nde ‘misafir' edildiği, ifadesinin de ‘şüpheli' olarak savcılık tarafından alınacağı belirtildi.Polis ayrıca telefon kayıtları incelemesinde şantaj ailesinin tuzağa düşürdüğü kişilerle daha önceden tanıştığını ve para isterken ankesörlü telefon kullandıklarını belirledi.
mynet